Leyla Göksun başrolünde oynadığı ‘Muna’da, Filistin’e gönüllü yardıma giden bir doktor karakteri canlandırıyor. Göksun “Filistinlilerin acısı var, yarası derin. Gözyaşı var ama duyan yok” diyerek dünyanın kanayan yarasına dikkat çekiyor.
[Karar]
ERKUT TEZERDİ
Senaryosunu gerçek bir hikayeden alan ‘Muna’, 24 Haziran’da izleyiciyle buluşuyor. Leyla Göksun filmde ‘Yeryüzü Doktorları’na bağlı doktor Ela’yı oynuyor. Filistin halkına yardım ediyor. Ardından da ailesini kaybetmiş, Muna adındaki küçük kızla tanışıyor. Sonra başlıyor sevgi ve acının hikayesi... Leyla Göksun’la filmin detaylarını, Filistin’i ve yeni projelerini konuştuk.
Senaryoyu okuduğunuzda ne hissettiniz?
Senaryoyu okumadan önce, ilk görüşmede hikayeyi dinledim. Konusu gerçek bir hikayeden. Filistin-İsrail çatışmalarında bir kız çocuğu ailesini kaybediyor ve sonrasında anne ve babasının bedenleriyle aynı evde yaşıyor. Hikayenin üzücü ama gerçek kısmı bu.
İDEALİST BİR KADIN
Sizin rolünüz nedir?
Muna ailesini kaybedince sokaklarda kalıyor. Ben Yeryüzü Doktorları’na bağlı bir doktorum. Ama trajik bir olay sonucu yaşama küsmüş, hayatı adeta enkaz; eşinden de ayrılmış ve kendini mesleğine adamış. Ülkede kalmak yerine gönüllü olarak Filistin’e, savaş kurbanlarına yardım etmeye gidiyor. Muna’yla tanışınca hayata yeniden başlıyor. Fakat yine kötü sürprizlerle karşılaşıyor.
Filme nasıl hazırlandınız?
İsrail ve Filistin arasında yaşananları okuduklarımdan öğrendim. İnsanların orada sıkışmış olması her açıdan bir trajedi. Orada bir savaş var ve savaş her dönemde büyük tahribat meydana getirir. ‘Muna’lar ortaya çıkmaya devam eder. Bunları öğrendikçe ister istemez bu acıya ortak oldum ve çok zorlandım.
Sizi zorlayan tam olarak neydi?
Rolü çıkarırken içselleştirme üzerinde çokça durduğumu söyleyebilirim. Hissetmeseydim, hissettiremezdim. Filistinliler gibiydik. Acıyı bağırarak, çağırarak değil de sessizce verdik. O kabullenişi yansıttık. ‘Muna’ da bütün Filistinliler gibi. Acısı var, yarası derin. Gözyaşı var ama duyan yok. O acıyı hissettim.
Çözüm nedir?
Orada bir sıkışmışlık söz konusu. Ülkelerinden çıkamıyorlar. Topraklarını işleyemiyorlar. Son günlerde bu tarz meseleleri insanlar duydukça ‘E ne yapalım, bizde de terör var. Afrika’da da açlık var’ demeye başladı. Bana hissizleşiyoruz gibi geliyor. Bu filmin de farkındalığı arttırmasını umuyorum. Çözüm ise devletler... Çünkü devletler bu sorunu çözmek istemediği sürece yara kanamaya devam edecek.
YARALAR DEĞİŞİNCE ZORLANDIM
Çekimler sırasında zorlandığınız anlar an oldu mu?
‘Doktorlar’da bir cerrahı oynamıştım. Role hazırlanırken gerçek doktorlarla birçok ameliyatı izle. Ancak ‘Muna’da vakalar gibi ben de değiştim: Bomba sonrası kolu bacağı kopanlar... Mayına basıp parçalananlar... Hepsi ciddi yaralar. Hastane sahneleri çok inandırıcı, etkileyici ve üzücü. Bu sahnelerde zorlandım.
‘ŞAŞKIN DAMAT’TA GAZETECİ
Yakın zamanda bir dizide yer alacak mısınız?
Şahane Damat’ta oynuyorum. Salı akşamları Star TV’de yayınlanacak. Dizide Nükhet Duru, Erhan Yazıcıoğlu, Burcu Özberk, Ali Ersan Duru gibi başarılı oyuncular var. Yapımcı Osman Sınav. Ben de bir magazin gazetesinde genel yayın yönetmeniyim. Adım İlknur Birben. Hırslı, başarılı bir iş kadını. Nişanlım da estetik cerrahı. Ona aşık değilim. Ama mantık evliliği yapmak istiyorum. İlknur karakteri oldukça sıra dışı.
