Necip Fazıl Kısakürek kimdir, eserleri neler? Necip Fazıl ölümünün yıl dönümünde anılıyor

Necip Fazıl Kısakürek kimdir, eserleri neler? Necip Fazıl ölümünün yıl dönümünde anılıyor

Bugün ölüm yıl dönümü olan Necip Fazıl Kısakürek’in kim olduğu, eserleri ve detayları araştırılıyor. 26 Mayıs 1904’te doğup, 25 Mayıs 1983 tarihinde vefat eden Necip Fazıl Kısakürek, ölümünün 36’ncı yılında hasretle yâd ediliyor. Peki Necip Fazıl Kısakürek kimdir, eserleri neler? İşte Necip Fazıl Kısakürek sözleri ve hikâyeleri…

78 yaşında hayata gözlerini yuman Usta Şair Necip Fazıl Kısakürek, ölümünün 36’ncı yılında anılıyor. Twitter’da da Necip Fazıl ile ilgili binlerce tweet atılırken, Necip Fazıl Kısakürek etiketi Türkiye gündeminde en üst sıralardaki yerini aldı. Peki Necip Fazıl Kısakürek kimdir, eserleri nelerdir? İşte Necip Fazıl Kısakürek’in anlamlı sözleri…

Necip Fazıl Kısakürek kimdir?

24 yaşındayken yayımladığı ikinci şiir kitabı Kaldırımlar ile tanınan Usta Şair Necip Fazıl Kısakürek,1934'de dek yalnızca şair olarak bilinmiş ve o dönemlerde Türk basınının merkezi olan Bâb-ı Âli'nin önde gelen isimleri arasında bulunmuştur. 1934'te Abdülhakîm Arvâsî ile tanışmasının ardından büyük bir değişim yaşayan Necip Fazıl Kısakürek, 1943-1978 arasında 512 sayı yayımlanan Büyük Doğu dergisi yoluyla İslamcı görüşlerini kamuoyuna paylaşan ve Büyük Doğu Hareketi'ne önderlik eden bir şair olarak yaşamıştır. Söz konusu dergi, Türkiye'de antisemitizmin yayılmasında öncü bir rol oynamıştır.

Necip Fazıl Kısakürek'in çalışmaları

Necip Fazıl Kısakürek, 12 yaşında şiire başlamış ve ilk eseri Fazıl'ın ilk şiir kitabı 17 yaşındayken yayınlandı ve şiirleri Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı'nın ders kitaplarında okutuldu. Necip Fazıl Kısakürek'in genç yaşta yazdığı tiyatro eserleri, dönemin tiyatrolarında aylarca kapalı gişe sahnelendi. Necip Fazıl 1934 yılında Nakşî şeyhi Abdülhakim Arvasi ile tanıştıktan sonra İslami kimliği ile öne çıkmaya başladı. Bu dönemde hemen tümünde üstün bir ahlak felsefesinin savunulduğu tiyatro eserlerini birbiri ardına kaleme aldı. Tohum, Para, Bir Adam Yaratmak, Nam-ı Diğer Parmaksız Salih gibi piyesleri büyük ilgi gördü. Cinnet Mustatili adlı eserinde hapishane anıları yer alır. Paris dönüşü yayımladığı Örümcek Ağı ve Kaldırımlar adlı şiir kitapları onu çok genç yaşta ünlü yaptı. Henüz otuz yaşına basmadan çıkardığı yeni şiir kitabı Ben ve Ötesi (1932) ile takdir toplamayı sürdürdü. Birçok kişi tarafından da çok sevilen şair, "Üstad Necip Fazıl Kısakürek" olarak anılmaya başlandı. Sık sık kapatılan veya toplatılan Büyük Doğu'nun çıkmadığı sürelerde günlük fıkra ve yazılarını Yeni İstanbul, Son Posta, Babıalide Sabah, Bugün, Millî Gazete, Her Gün ve Tercüman gazetelerinde yayımladı.

19-05/25/necip-fazil-kisakurek-kimdir-eserleri-neler-necip-fazil-olumunun-yil-donumunde-aniliyor

Eserleri

Vatan Şairi Nâmık Kemâl (1944)
Müdafaa (1946)
Halkadan Pırıltılar (Veliler Ordusundan) (1948)
Nam (1949)
Çöle İnen Nur (İzinsiz Baskı) (1950)
101 Hadis (Büyük Doğu'nun 1951'de verdiği ek) (1951)
Maskenizi Yırtıyorum (1953)
Sonsuzluk Kervanı (1955)
Örümcek Ağı (1925)
Kaldırımlar (1928)
Ben ve Ötesi (1932)
Birkaç Hikâye Birkaç Tahlil (1933)
Tohum (1935)
Beklenen (1937)
Bir Adam Yaratmak (1938)
Künye (1938)
Sabır Taşı (1940)
Namık Kemâl (1940)
Çerçeve (1940)
Para (1942)
Cinnet Mustatili (Yılanlı Kuyudan) (1955)
Mektubat'tan Seçmeler (1956)
At'a Senfoni (1958)
Büyük Doğu'ya DOĞRU (İdeolocya Örgüsü) (1959)
Altun Halka (Silsile) (1960)
O ki O Yüzden Varız (Çöle İnen Nur) (1961)
Çile (1962)
Her Cephesiyle Komünizm (1962)
Türkiye'de Komünizm ve Köy Enstitüleri (1962)
Ahşap Konak (Büyük Doğu'nun 1964'te verdiği ek) (1964)
Reis Bey (1964)
Siyah Pelerinli Adam (Büyük Doğu'nun 1964'te verdiği ek)(1964)
Hazret (1964)
İman ve Aksiyon (1964)
Ruh Burkuntularından Hikâyeler (1965)
1001 Çerçeve 1 (1968)
1001 Çerçeve 2 (1968)
1001 Çerçeve 3 (1968)
1001 Çerçeve 4 (1968)
1001 Çerçeve 5 (1968)
Büyük Kapı (O ve Ben) (1965)
Ulu Hakan II. Abdülhamid Han (1965)
Bir Pırıltı Binbir Işık (1965)
Tarih Boyunca Büyük Mazlumlar I (1966)
Tarih Boyunca Büyük Mazlumlar II (1966)
Büyük Kapı'ya ek (Başbuğ Velilerden) (1966)
İki Hitabe: Ayasofya / Mehmetçik (1966)
El Mevahibü'l Ledüniyye (1967)
Vahidüddin (1968)
İdeolocya Örgüsü (1968)
Türkiye'nin Manzarası (1968)
Tanrı Kulundan Dinlediklerim I (1968)
Tanrı Kulundan Dinlediklerim II (1968)
Peygamber Halkası (1968)
Hac (1973)
Çile (Nihaî Tertib) (1974)
Rabıta (1974)
Başbuğ Velilerden 33 (Altun Silsile) (1974)
O ve Ben (1974)
Bâbıâli (1975)
Hitabeler (1975)
Mukaddes Emanet (1976)
İhtilal (1976)
Piyeslerim(Ulu Hakan/Yunus Emre/S. P. Adam) (1969)
Müdafaalarım (1969)
Son Devrin Din Mazlumları (1969)
Sosyalizm Komünizm ve İnsanlık (1969)
Şiirlerim (1969)
Benim Gözümde Menderes (1970)
Yeniçeri (1970)
Kanlı Sarık (1970)
Hikâyelerim (1970)
Nur Harmanı (1970)
Reşahat (1971)
Senaryo Romanları (1972)
Moskof (1973)
Hazret (1973)
Esselâm (1973)
Sahte Kahramanlar (1976)
Veliler Ordusundan 333 (Halkadan Pırıltılar) (1976)
Rapor 1 (1976)
Rapor 2 (1976)
Yolumuz, Halimiz, Çaremiz (1977)
Rapor 3 (1977)
İbrahim Ethem (1978)
DOĞRU Yolun Sapık Kolları (1978)
Rapor 4 (1979)
Rapor 5 (1979)
Rapor 6 (1979)
Aynadaki Yalan (1980)
Rapor 7 (1980)
Rapor 8 (1980)
Rapor 9 (1980)
Rapor 10 (1980)
Rapor 11 (1980)
Rapor 12 (1980)
Rapor 13 (1980)
İman ve İslâm Atlası (1981)
Batı Tefekkürü ve İslâm Tasavvufu (1982)
Tasavvuf Bahçeleri (1983)
Çerçeve 4 (1996)
Edebiyat Mahkemeleri (1997)
Çerçeve 5 (1998)
Hâdiselerin Muhasebesi 1 (1999)
Püf Noktası (2000)
Bekleyen
Bayram
Kafa Kâğıdı (1984)
Hesaplaşma (1985)
Dünya Bir İnkılâp Bekliyor (1985)
Mümin (1986)
Öfke Ve Hiciv (1988)
Çerçeve 2 (1990)
Konuşmalar (1990)
Başmakalelerim 1 (1990)
Çerçeve 3 (1991)
Hücum Ve Polemik (1992)
Başmakalelerim 2 (1995)
Başmakalelerim 3 (1995)

Necip Fazıl Kısakürek'ten hikayeler

* Ustad tramvaya biner ve cam kenarında bir koltuğa oturur. Biraz sonra bikaç takım elbiseli adam gelir. bir tanesi:
Oradan kalkar mısınız? ben oturacağım
Necip Fazıl Kısakürek:
Neden? Sizin ne ayrıcalığnız var?
Ben milletvekiliyim!
Necip Fazıl Kısakürek:
Ben de MİLLETİM… der
* Necip Fazıl Kısakürek birgün konferans verirken cezayirli bir öğrenci kalkar ve fransızca olarak Necip Fazıl Kısakürek de
* Neden osmanlı yıllarca bizi sömürdü neden osmanlı yıllarca bizi sömürge olarak kullandı…” der…
* Necip Fazıl Kısakürek hiç durmadan cevabı sille misali yapıştırır…
* Eğer osmanlı sizi sömürmüş olsa idi bugün bu soruyu bana fransızca sormazdın… ” der…
* Necip Fazıl Kısakürek birgün mahkeme salonunda savunma yaparken baktı ki hakim anlayacak gibi değil hakime karşı yüksek sesle: bu salondakilerin yüzde ellisi eşşektir… der buna bozulan hakim çabuk sözünü geri al der… Necip Fazıl Kısakürek bu lafın altında kalır mı?… hemen sözünü geri alır ve ” sözümü geri alıyorum bu salondakilerin yüzde ellisi eşşek değildir.
* Talebeninin biri “hocam, ALLAH deveyi iğne deliğinden geçirebilir mi” diye sorar. “Geçirir evladım” diye cevap verir Necip Fazıl Kısakürek . “ne iğneyi büyütür, ne deveyi küçültür. koca dünyayı senin gözbebeklerine sığdırdığı gibi geçirir”.
* Necip Fazıl Kısakürek Necip Fazıl Kısakürek bir gün konferans verirken salonda bulunanlardan birisi kürsüye salatalık fırlatır. Salatalığı eline alan Necip Fazıl salondakilere dönerek:
* Birisi kimliğini göndermiş, kiminse gelsin alsın” der.
* Necip Fazıl Kısakürek hapishanede koğuşunda iken aynı koğuşa Nazım Hikmet getirilir,
Nazım Hikmet Necip Fazıl Kısakürek'i görünce gülerek ” sendemi buradasın? Şu haline bak maymuna dönmüşsün” der… Üstat, karşısında duran Nazım Hikmet e cevabı yapıştırır… ” Ben de pencereye dönerim… ”
* Bir gün büyük şair Necip Fazıl Kısakürek’e sahilde rastlayan bir hayranı;
* Necip Fazıl Kısakürek , senin bütün mücadelelerin güzel, hizmetlerin eşsiz ama şu tarafın olmasa diye tenkit eder.Bunun üzerine Necip Fazıl tebessüm ederek: ”şu boğaz’dan geçen lüks ve güzel gemiyi görüyor musun? Bak ne kadar lüks ve konforlu değil mi? İşte böylesine lüks geminin tuvaleti de vardır” der
* Bir gün Necip Fazıl, bir üniversitede konferansa katılmış.Çıkıp herzamanki gibi Din ve Allah kavramı hakkında konuşmuş Konuşması bittikten sonra, onunla karşıt görüşlü olan bir Profesör, Necip Fazıl’a
* Siz önceden çıkıp farklı şeyler söylerdiniz, şimdi ise o sözlerinize çelişen şeyler söylüyorsunuz.Yazdığınız şiirler hala ezberimdedir bu ne demek oluyor? ‘ Necip Fazıl’ın cevabı meleklere parmak ısırtacak bir cevap olur ‘Benim geçmişim bir çöplüktür ve çöplükleri sadece köpekler kurcalar’
* Necip Fazıl’ın da içinde bulunduğu uçak, Yeşilköy Havaalanından kalktıktan kısa bir zaman sonra arızalanır ve geri döner Havaalanındakiler merakla, “Ne oldu, nasıl oldu?” diye sorarlar mübareğin cevabı hem teslimiyetçi hem de hikmetli: “Ahirete kabul etmediler, geri döndük”
* Mahkemede hakim, Necip Fazıl’a:
* Bak, der Seni bundan böyle bir daha huzurumda görmeyeceğim, öyle değil mi? Necip Fazıl sorar: * Hakim Bey, yoksa istifa mı ediyorsunuz?
* 1960’lı yıllar, Necip Fazıl Kısakürek'in “Sahte Kahramanlar” konferansı ile Türkiye’yi salladığı yıllar İşte bu “Sahte Kahramanlar” dolayısıyla Ankara’ya gittiği zaman, devrin başbakanı bir adamını göndermiş Necip Fazıl Kısakürek'e adamın getirdiği mesaj şu:
* Muhterem Üstadım, sayın başbakanımızın size çok selamları var
* Aleyküm Selam ,ne diyor?
* Sahte kahramanlar konferansında kendilerinden söz edilmemesini istiyorlar.
Başbakanın adamının sözü bitince şöyle gürlemiş Necip Fazıl Kısakürek:
* Var git söyle ona, sahte kahraman olmak da bir seviye işidir Onda bu seviye de yok, merak etmesin bahsetmeyeceğim.
* Kayseri’deydik, bir adam getirdiler, “şununla iki kelime konuş!” dediler bana Adam geldi Elinde sigara, Ramazan günü Anladım ne tip olduğunu…Hitap ettim:
* Sigaranı at da öyle gel karşıma!”
Gayet ucuz bir formülü vardır bu işin Günün hemen bütün formülleri gibi O da aynı şekilde cevap verdi:
* Allah’ın bildiğini kuldan niye saklıyayım?”Bu umumî formül
Devam ettim:
* Allah senin tenasül aletin olduğunu da biliyor Niye saklıyorsun?”Bozuldu, kala kaldı, hiçbir şeye aklı eremedi
* Senin bu susman mağlûp olman değildir Şimdi seni mağlûp edeyim dedim; Allah’ın bilmediği bir şey olabilir mi? O her şeyi biliyor Yalnız senin, Allah’ın bildiğini, yalnız ondan af dileyerek ona tahsis etmen ve onun bildiği şeyi ortaya açıkça, hayâsızca dökmemeni gerektiren bir fakülteye malik olman lâzım Sen bundan da mahrum bir bedbahtsın!”
* Necip Fazıl Kısakürek Yenilgi ve mağlubiyeti kabul etmezdi Bir gün bir tren istasyonunda onun sinirli sinirli gezdiğini gören bir hayranı sorar:
* Ne oldu Necip Fazıl Kısakürek, treni mi kaçırdınız? Necip Fazıl Kısakürek böyle bir ithamı kabul eder mi? Treni kaçırmak bir eksiklik, bir yenilgidir * Kovdum gitti, der

DİĞER DETAYLAR İÇİN TIKLAYIN

YORUMLAR
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN