Deprem bölgesindeki anne adaylarında kaygı bozukluğu ve yoğun stres görülebileceği uyarısında bulunan Dr. Hüseyin Erhan Cömert, “Yaşanan yoğun kaygı ve stresle birlikte düşük riski artabilirken; kanama ve erken doğumlar da olabilir. Anne adaylarının kontrollerini yaptırması son derece önemli. Maske kullanımı da hamilelerin salgın hastalıklara karşı alabileceği önlemler arasında” dedi.
Anne adaylarının büyük depremler sonrası kaygı bozukluğu ve yoğun stres yaşayabileceği uyarısında bulunan Medicana International İstanbul Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Dr. Öğretim Üyesi Hüseyin Erhan Cömert “Özellikle depremin etkilediği bölgelerde yaşanan olumsuz durumlar stres ve kaygı oluştururken; deprem sürecinde gebeliği devam eden anne adaylarında da olumsuz birtakım tepkimeler meydana gelebilir. Yaşanan yoğun kaygı ve stresle birlikte düşük riski artabilirken; kanama ve erken doğumlar da olabilir. Bu nedenle imkanlar dahilinde anne adaylarının kontrollerini yaptırması son derece önem taşır. Bu süreçte alınacak olan psikolojik destek de anne adayına gebelik süresince yardımcı olacaktır” dedi.
Dr. Cömert, ayrıca deprem gibi doğal afet dönemlerinde enfeksiyon riskinin de yüksek olabileceğini söyleyerek, “Salgın hastalıklara karşı önlem alınmalıdır. Gebelerin de hijyen konusuna daha fazla özen göstermesi gerekir. Bu noktada vücut hijyeninin sağlanması için temiz suyun bulunmadığı alanlarda dezenfektanlardan faydalanmak önemli. Ayrıca maske kullanımı da yine hamilelerin hastalıklara karşı alabileceği önlemler arasında yer alır” diye konuştu.
YAŞAM ÜÇGENİNDE CENİN POZİSYONU ÖNEMLİ
Deprem sonrası tıbbi ve psikolojik desteğin önemine işaret eden Cömert şu ifadeleri kullandı:
“Deprem gibi ani stres ve korku yaşatacak afetler anne adaylarında erken doğum, düşük riskini de beraberinde getirebilir. Bu dönemde herhangi bir sorunla karşılaşmamak adına yine deprem sonrası hemen tıbbi ve psikolojik destek alınması gerekli. Hamilelik sürecini sağlıklı bir şekilde geçirmeleri ve sağlıklı bir doğumun gerçekleşebilmesi için bu dönemde yaşanılan stres ve kaygının azaltmak adına uzmanlardan destek alınması oldukça önemlidir.
Şu süreçte pek çok kurum ve kuruluş psikolojik destek konusunda yardımcı olmaktadır. Psikolojik destek, gebelerin hem kendi hem de bebeklerinin fizyolojik sağlığı için önem arz etmektedir.”
Cömert, anne adaylarına deprem sırasında hayat kurtaran yaşam üçgeninin nasıl oluşturulacağına dair ise şu tavsiyelerde bulundu:
“Deprem sırasında ise panik yapılmamalı, sarsıntı sırasında kaçmak yerine güvende tutabilecek; kişinin üzerine eşya düşmeyecek şekilde sabitlenmiş eşyalar arasında yaşam üçgeni oluşturulmalı. Gebelerde pozisyon almak zor olacağından güvenli alanda karın bölgesinin büyük bir kısmını koruma altına alarak yere yatıp cenin pozisyonunda kalmak yapılacak en önemli hamlelerden biridir.”
PAKETLİ GIDALARIN SON KULLANIM TARİHİNE DİKKAT
Deprem bölgelerindeki anne adaylarının bu süreçte beslenmelerine de hassasiyet göstermesi gerektiğini ifade eden Cömert, tüketilecek gıdalar konusunda ise şu uyarıları yaptı:
“Açıkta beklemiş suları kesinlikle tüketmemek doğru bir uygulama olacaktır. Suları yerde yüksekte ve güneş ışığı almayacak şekilde muhafaza etmek önem taşımaktadır. Gıda konusunda da aynı önlemler geçerli. Paketli kuru gıdalar da dahil tüm yiyeceklerin son kullanma tarihlerine dikkat etmek gerekir. Deprem sürecinde anne adayları takviyelerini de ihmal edebilir. Anne adaylarının, hekimler tarafından verilen folik asit, vitamin, mineral ve demir ilacı gibi takviyelerini düzenli alması önemlidir. Takviyelerine ulaşamayan anne adaylarının sağlık profesyonellerine bu durumu bildirmesi ve onlardan destek alması gerekir.”
