Siyasete yerli ve milli montaj

İmralı’ya gidip Öcalan’dan seçime müdahale mektubu getiren Doç. Ali Kemal Özcan, Habertürk’te ne demişti:

“Öcalan, Kürt isyanı lideridir ama yerli ve milli bir şahsiyettir. Türkiye’nin menfaatlerine karşı çalışmadığı için ABD, Türkiye’ye vermiştir.”

Öcalan’a yerli ve milli dedirten mektuptaki siyasi talimatlara uymadığı için HDP, gayrimilliydi. İktidar tarafından “emperyalizmin uşağı” ilan edilmişti.

AK Parti, maruz kaldığı antidemokratik müdahale, baskı ve yasakları dünyaya şikayet ediyordu. İktidarının ilk dönemlerinde bile sürdü, bunda bir sakınca görmüyordu.

Baykal CHP’sinin, “ülkesini karalıyor, dünyaya kötülüyor” suçlamalarına karnı toktu Anadolu irfanının. 28 Şubat vesayetçilerinden alışık, hatta şerbetliydi bu teranelere.

Yakınlarda oldu; AK Partili Özhaseki, kendilerini yerli ve milli saymayan Baykal’ı özlemle, sevgiyle anıyordu. “Atatürkçüydü evet ama Baykal, yerli ve milli bir adamdı” filan diyordu.

Kıymetini bilememişler...

Baykal’ın kızı Aslı Baykal da nihayet yerli ve milli olmaya karar verdi. Belki onun kıymetini bilirler.

Parti parasıyla kurulan televizyonu satarak, babasının malı gibi deve ettiği iddialarına henüz bir açıklık getirmedi. Onun yerine, gayrimilli olan CHP’den ayrılarak tarafını seçtiğini açıkladı.

Aslı Hanım’ın, yerli ve milli iktidar cephesini nasıl mutlu ettiğini, medyasından izleyebilirsiniz. Dünyaları bağışlamış adeta.

Daha önce bir de Baykal’ın kaseti çıktığında bu kadar sevinmişlerdi. “Özel değil genel, genel”di. Yatak odasına kamera koyanları, mahremine girenleri, ana muhalefet liderine şantaj yapanları, siyaseti kasetle dizayn etmeye kalkanları suçlamıyorlardı o zaman. Olaydaki suçlu, Baykal’dı. Suçu, şantajcılarda değil şantaj mağdurunda buluyorlardı. Baykal’ın montaj savunmasına da gülüp geçiyorlardı.

Şimdi birbirlerine monte oldular, cilveleşiyorlar. Aslı Baykal, şöyle şirin tivitler atıyor:

“Türkiye siyasal haritası artık sağ-sol, laik-dindar, Türk-Kürt, Alevi-Sünni diye ayrışmıyor. Türkiye siyasal haritası artık milli ve gayrımilli olarak ayrışıyor. Ben elbette milli saftayım...”

Vaktiyle kaseti olanlar ve olmayanlar diye ayrışıyordu memleket. Değişmiş demek.

Baykal’a karşı kaseti kullananlarla Baykal ve kızı, aynı safta. Yerli ve milliler. Partileri CHP ise ters tarafta kalmış...

O da bir şey mi! Kaset zamanı Baykal’ı mağdur, şantajcıları suçlu gören ben gibiler dahi gayrimilli tarafa düşüyor.

Rol taksimi böyle.

Bu yerli ve milli montajın en sürpriz elementi ise AK Parti’yi, iktidarda 20 yıl tutacak kadar mağdur eden 28 Şubat zihniyeti. Kadere bakın!

Çoğu 80’ini devirmiş asker 28 Şubatçılar, ahir ömürlerinde hapse sokuldu. 28 Şubat 1997’deki MGK kararlarına dayanarak, postmodern darbeyle Refahyol hükümetini devirmekten...

Yalnız, aktörlerinin içeride olması sizi yanıltmasın. Yöntemleri ve milleti, milli-gayrimilli diye bölen ayrıştırıcı söylemleri işbaşında.

Bugünkü iktidar kesimi; 28 Şubat Süreci’nin meşhur medya brifinginde kendilerine ne söylendiyse aynısını, karşıtlarına söylüyor.

Ne söylenmişti onlara:

“Bunları millet olarak kabul etmiyoruz. Bunlar PKK’yı destekliyor. Bunların arkasında İran’ın, Suriye’nin, Yunanistan’ın desteği var.”

Başka ne:

“İç tehdit, dış tehdidin önüne geçti; bunlar teröirst PKK’dan, dış düşmanlardan daha tehlikeli” vesair.

Eski düzencilerin ‘gayrimilli’ dedikleri, yeni düzenin millileri oldu. Doğu Perinçek, aynı safta nasıl buluştuklarını şu şekilde izah etmişti:

“AK Parti, 28 Şubat çizgisine geldi. 97’de Erbakan’ı başbakanlıktan istifaya zorlayan 28 Şubat, 2016’ta da Davutoğlu’nu baskıyla istifa ettirdi. Gül’le Babacan’ı da aynı zihniyet, iktidardan tasfiye etti...”

Twitter’da, Aslı Hanım’a tepki gösterince beni neyin çileden çıkardığını sormuş bir iktidar fedaisi. Laf ettirmeyecek kadar gayrimilli ve CHP’li mi kesilmişim!

Gelin de ikrah etmeyin, gelin de ifrit olmayın!

Serdar Ortaç’a Beyaz Türk unvanı

‘Bozulacaktır bu işe’ dememe kalmadı, Ertuğrul Özkök hemen bozuk çaldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, en Beyaz Türk unvanını ondan alıp Serdar Ortaç’a vermiş; durur mu!

23 yıl önce, magazinciler gecesinde Ahmet Kaya’yı linç eden şarkıcı ve şöhretler, Beyaz Türk’müş.

Başları ise lincin başını çeken Serdar Ortaç oluyor bu durumda.

İYİ Parti’yi, gayrimilli çizgisini değiştirip yerli ve milli duruşa çağırdığı söyleşideydi. Erdoğan, yine es geçmedi, onlara da seslendi:

“Bu Beyaz Türkler var ya, neler yaptılar malum. Normal zamanda Ahmet Kaya şöyle, Ahmet Kaya böyle. Peki o gece yaptığınız ne? Neler demediler ki?”

Serdar Ortaç, kumar borcunu ödemek için kamu bankalarından sağlanan kredi kıyaklarına teşekkür etmekle meşgul şu sıra. Bir ara fırsat bulursa duygularını belki paylaşır bizimle.

İktidarın gözdesi İbrahim Tatlıses ile Cumhurbaşkanlığından büyük sanatçı ödülü alan Ajda Pekkan da linç korosundaydı.

Beyaz Türklüğe terfilerine, memnun olmuşlardır herhalde; ne hissettiler?

YORUMLAR (55)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
55 Yorum