Erdoğan: Batıyor mu? Çıkıyor mu?

Hareketli gündemde kimi sorular öne çıkıyor. Ekonomik kriz karşısında hükümetin aldığı tedbirler ikna edici olur mu, en önemlisi en azından seçimlere kadar sürdürülebilir mi? Büyük sonuç ne olur? Kriz Erdoğan’ın inişini hızlandırır mı, yoksa beklenin tersine iniş yavaşlar ve Cumhur ittifakına iktidarda kalma olanakları sağlar mı? Yanıtları elbet zaman verecek.

Bir uçta çöküş senaryoları var. Ekonomi uzmanları çöküş mekanizmalarını her gün tarif ediyorlar, yeni kriz, infilak için vade verenleri bile var. Bu tespitler, mevcut gidişin Erdoğan’ın sonunu getireceği, geri dönüşün çok zor olduğu tahminleriyle iç içe giriyor. Bireysel faydanın esas hale geldiğinin, tepkinin kaçınılmaz olduğunun altı çiziliyor. Bu bakışın bir mantığı ve bir iç tutarlığı var.
Buna karşılık, Erdoğan’ın ekonomik, yargısal, hukuki benzer krizler karşısında sahaya sürdüğü, iktidar bloğunun ana yapıştırıcısını oluşturan, Erdoğan ve AK Parti’nin hâlâ önde koşmasına imkan veren, “gelecek-varoluş-güç-başarı-bağımsızlık mücadelesi” unsurlarına dayanan yeni Türkiye, yeni milliyetçilik söylemi var.

Erdoğan, son ekonomik krizi ve yeni ekonomik politikasını da bu çerçeveye yerleştiriyor, Bahçeli, MGK, ona yakın basın, kuruluşlar bu söylemi tam destekliyor. Sonuç olarak, diğer uçta, enflasyonist politikalar-kısa vadeli ücret artışları döngüsüyle en azından seçimlere kadar sürdürülebilir bir ekonomik politika, buna ek olarak iktidar bloğunun desteğinde, toplumu direnmeye ve tahammüle davet eden ekonomik kurtuluş savaşı ve milli mücadele söylemi olduğu söylenebilir.

Nitekim, Etyen Mahçupyan arka arka yazdığı yazılarla, -belki zorunlu ama kendi içinde tutarlı- bir tercihin altını çiziyor, yeni bir devlet ideolojisinden söz ediyor. Özeti şu satırlarda yatıyor: “Siyasi iktidarın ve devletin ortak bir dünya, Türkiye ve gelecek tasavvuru var. Geliştirilen ekonomik modeli de somut koşullarla ülke hedeflerini buluşturan akıllı bir çıkış yolu olarak görüyorlar. Söz konusu modeli akıl dışı gören biziz” … “Ortada bir devlet politikası var (…) Ekonomideki tercih siyasi ve ideolojik olanın içine oturuyor. Ekonomi güvenlikle bütünleşiyor ve dış politikanın, ülkenin küresel sistemdeki yerinin kaldıracı olarak işlev kazanıyor…”

Mahçupyan’a birçok bakımdan katılıyorum. İster bir tedbir, ister planlanmış hedef olsun, bu politikayla ortaya çıkan görüntünün altı çizilen gerçeği yansıttığı açıktır. Ve bu denge Türkiye’yi seçimlere kuvvetlenmiş Erdoğan faktörüyle taşıyabilir. Ancak unutmamak gerekir ki, bu konuda da belirleyici unsur, her şeye rağmen, ekonomik gidişat olacaktır. Palyatif tedbirlerin kısa vadede iflas etmesi halinde, müttefikler arasındaki (devlet-MHP-AK Parti) arasındaki söylem ve hedef birliği kırılganlaşabilir, üçlü ittifak büyük bir kriz ve başarısızlık karşısında sarsılma, dağılma riskiyle karşılaşabilir.

Cari siyaset de bu iki uç arasında akıyor. 23 Aralık Perşembe günü Karar Gazetesi’nde Osman Sert, “Erken Hesaplar, mevcut gerçekler” başlıklı, Erdoğan ve muhalefet bakımından önemli tespitler ve sorular içeren bir yazı kaleme aldı.

Şöyle diyordu: (Tedbir ve hamleler) “ekonomik olarak işe yarar mı yaramaz mı ayrı mesele ama siyaseten Erdoğan uzun süredir kaybettiği gündem belirleme gücünü olumlu anlamda tahkim etti (…) Muhalefetin yeni uygulanan politikaya tepkisi ise kurların sert düşüşü arasında kayboldu (…) Daha ortada net bir seçim galibiyeti gözükmezken, hiçbir parti AK Parti’ye yüzde beşten fazla yaklaşamamışken bile hemen cumhurbaşkanlığı adaylığı senaryolarına kafa yoranların bu hesaplar için ne kadar acele ettikleri görülmüş oldu (…) Günün sonunda Türkiye’de bir yönetim değişikliği olursa muhalefet kazanmış değil, Erdoğan kaybetmiş olacak…”

Siyasi denge tartışması ekonomik gelişmeler paralelinde, kuvvetli iktidar söylemleri devam edecek. Sert’in dediği gibi muhalefet ise “bekleniyor”.

YORUMLAR (38)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
38 Yorum