1 cente muhtaç!

Nereden nereye...

70 cente muhtaç ülkeden 1 cente muhtaç ülke haline geldik. Hem de kur korumalı mevduat ile herkesin elindeki dövizi toplamaya çalışmamıza rağmen.

BDDK’nın son verisine göre döviz hesapları 237,7 milyar dolar. Oysa KKM öncesi döviz hesapları 262 milyar dolara kadar çıkmıştı.

KKM ile yaklaşık 25 milyar dolar bozduruldu. Buna rağmen Merkez Bankası’nın döviz rezervleri artmıyor. Hatta swap hariç rezervde eksi 45 milyar dolar ile kasada tek cent olmadığını anlıyoruz.

O kadar döviz bozdurulmasına rağmen neden Merkez Bankası’nın dövizleri artmıyor?

***

Dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu önemli bir isimlendirme yaptı: “Maceracı para politikası”

Ben bunu farklı bir dille ifade etmeye çalışıyordum: Kumar masasında alınmayacak riskleri alıyoruz diyordum.

Evet, KKM aslında büyük bir oyundur. Kur yükselişi yaşandığında bir anda devletin bütçesini de iflasa sürükleyebilir. Bu derece riskli bir tercihi nasıl yapabiliriz?

Aslında bu riskli yönetim tarzını bizler Berat Albayrak döneminden de biliyoruz. Bir taraftan 128 milyar doları satılırken, diğer yandan da dövizle iç borçlanmaya gidilmişti.

Bugün yaşadığımız sıkıntıların önemli bir kısmının o riskli ve karşılığı olmayan ekonomi politikalarından geldiğini görüyoruz.

DÖVİZ YOK AMA...

Bugün bir başka noktaya yeniden dikkat çekmek gerekiyor.

1- Dış borç döviz ve oldukça yüksek seviyede...

2- Artık iç borçlanmayı da dövizle yapılıyor.

Ama bunların yanında asıl mesele şu;

3- Hazine garantili işlerimizi de hep dövizle yapıyoruz

Vee

4- Artık TL bile dövize endeksli

Bakın sadece 4 madde saydım. Kasada net varlık olarak 1 cent bile bulunmazken nasıl oluyor da ülke bu kadar döviz açığı veriyor ve döviz riski üstleniyor?

Bu işte bir terslik olmalı.

PARA KİME?

Plansız - programsız yönetimin bir ayağını da Hazine garantili işler ve tarım sektöründe görüyoruz.

İş Hazine garantili ödemelere gelince pandemide dahi kasada para yok demeden her ödeme yapıldı. Ve şimdi de yapılıyor...

Ama bugün tarım ve gıda tarihi önemde... Çiftçinin çok acil desteklenmesi gerekiyor.

Bu maliyetler altında tarla ekmek, veya tarlaya gübre atmak çok zor.

Mazot ve gübre fiyatları yüzde 150 artış göstermiş. Ama biz hâlâ eski hesapla 25,8 milyar liralık tarım desteğini 29 milyar liraya çıkartmakla övünüyoruz.

Bu çok ama çok vahim bir durum.

KKM’ye şurada 3 aylık geçmişi ile 1 ayda 42 milyar ödemeyi yapacağız ama çiftçiye fazladan destek çıkamıyoruz.

Bugün gıda dünyanın her yerinde en kritik sektör oldu. Gıdaya erişim yakın zamanda daha da önemli hale gelecek. Ama bizlerin önceliğimiz Hazine garantili köprü ve yollar...

Hani iktisatta deriz ya: “Her tercih bir vazgeçiştir”

Bizim tercihimiz halkın geçimi ve gıdası olmuyor. Bizim tercihimiz müteahhitler ve dolar bazlı garantileri oluyor.

Umarım ne yaptığımızı biliyoruzdur.

İşimizin çok zor olacağını şimdiden söylemiş olalım.

YORUMLAR (65)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
65 Yorum