Açlık...

Enflasyon;

Son bir ayda %7,25

Son dört ayda %31,71

Son bir yılda %69,97

Bunlar genel fiyat artışı. Gelin bir de alt detaya bakalım. Mesela GIDA;

Son bir ayda %13,63

Son dört ayda %43,62

Son bir yılda %90,84

Gıdanın da alt gruplarına bakalım (son 1 yıl): Ekmek ve tahıllar %82,76; et %100,26; Süt, peynir ve yumurta %78,65; katı ve sıvı yağlar %94,67; sebze %125,79.

***

İstanbul Ticaret Odası-İTO İstanbul’da gıda fiyatlarının %84,4 arttığını, Türk-İş ise Türkiye’de gıda fiyatlarının %85,02 yükseldiğini açıklamıştı.

Sosyal Güvenlik Kurumu-SGK verilerine göre Türkiye’de ücretlere sadece ve sadece %42,2 zam yapıldığını gösteriyor.

Ücret artışlarının tam iki katı gıda fiyatlarında yükseliş gerçekleşmiş. Hatta Türk-İş Nisan ayı itibari ile açlık sınırının 5.323 lira ile asgari ücretin çoktan üzerine çıktığını açıkladı. Bu durumda nerede ise ortalama ücretin bile açlık sınırına geldiğini görmüş olduk.

Bu veriler net şekilde çalışmanın bile karın doyurmadığını gösteriyor.

***

4 kişilik bir ailenin tek çalışanı var ve ülkede ortalama bir ücret alıyorsa eline net geçen maaş yaklaşık 6.200 TL. Bu paranın 5.320 lirası ile sadece beslenme harcamalarını karşılayabiliyorlar. Kalan 880 lira kira mı ödeyecekler, elektrik-doğalgaz faturalarını mı ödeyecekler ya da çocuklarını okula mı gönderecekler?

Bu hesaptan gelin siz çıkın. Kimler mi? Ülke yönetiminin ülkeyi kurtardığını düşünenler...

Emeklilerin durumunu hiç söylemiyorum bile. 2.500 lira en düşük maaş ve ortalama 3.300 lira emekli maaşı ile zaten bitmiş noktasınız. Köyde veya köye yakın kırsalda yaşamıyorsanız...

Bu arada şu notu da ekleyelim: Özellikle sosyal medyada “bu ücretlerin iki üç katına eleman bulamıyoruz” diyenlere iki sözümüz olsun: Ya maaş vermiyorsunuz ya da eğitim sistemimiz çöktüğü için aradığınız vasıfta ara elaman bulamıyorsunuz. Hani Cumhurbaşkanımız Erdoğan Merkel’e bizde 8 milyon üniversiteli var dediğinde Merkel bile ‘ufff’ dedi ya; siz de bu tuzağa düştünüz demektir.

O MUHTEŞEM TEORİLERE NE OLDU?

Hatırlayın...

“Faiz sebep-enflasyon sonuç” diyordular. Faiz maliyeti nedeniyle enflasyon artıyor diyordular.

“Ortada Nass var size bize ne oluyor” diyordular.

Ne oldu o teorilere?

“Hele siz bu kardeşinize yetkiyi verin, şu dolar-faiz ne olacak görürsünüz... “ diyorlardı.

Ne oldu şimdi?

Millet aç kaldı... Ücretler perişan, gelirler perişan, geçinmek perişan... Ne oldu da bu duruma geldik? Ne oldu o muhteşem teorilere??? Ne oldu Nass hükmüne?

Yine biz düzeltiriz diyorlar. Yiyene afiyet olsun...

Düzeltemezler... Neden mi? Çünkü hiçbir bilimsel temele dayanmayan bir düşünce tarzı ile piyasalarla inatlaşarak yönetmek istiyorlar.

İktisadın da bir kuralı, bir matematiği var. Ama o matematik şu anki iktidarın kullandığı matematik değil.

Mesela Ulaştırma Bakanı günlük 45 bin araç garantisi verilen Çanakkale Köprüsünden 6 bin aracın geçmesini hesap sapması olarak görmüyor ya... İktidarın kullandığı matematik bu...

Enflasyon yüzde 70 ama MB inatla faizi yüzde 14,00’de tutuyor.

Mesele sadece faiz mi?

Mesela kurları tutmak için 128 milyar dolar akıllara yetmemiş gibi hala arka kapı yöntemi ile döviz satılıyor.

Kur Korumalı Mevduatlarda son durum nedir bilemiyorum ama kimse de bahsetmiyor zaten. Çünkü bundan sonra kurlar hızla artarsa verilen Hazine garantisi nedeniyle Türkiye Cumhuriyeti Merkezi Bütçesi de batma riskiyle karşı karşıya kalacaktır.

***

2015’ten beri;

Önce Arjantin oluruz sonra ise Venezuela diyordum.

Şu anda Arjantin’i bile geçtik.

Sırada Venezuela olmak kaldı. Ona da Millet önümüzdeki seçimde karar verecek. Bu Millet dediğimiz kesimin de yaklaşık 2 milyonu ithal... Unutmayın.

YORUMLAR (53)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
53 Yorum