Fakirime kredi verin...
Başkent Üniversitesi Uluslararası Finans ve Bankacılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şenol Babuşcu sosyal medyadan paylaşımda bulunmasaydı görmeyecektim.
Neyi mi görmeyecektim? Fakirliğimizin geldiği noktayı...
Türkiye Bankalar Birliği Haziran 2021 sonu itibari ile “Tüketici Kredileri ve Konut Kredileri” bilgilerini açıklıyor.
Kredi kullanan kişi sayısı 25 milyon 529 bin kişi. (Sadece tüketici kredisi)
Kredi tutarı ise 656 milyar TL.
Sadece Nisan-Haziran 2021’de 3 milyon 453 bin kişi 88 milyar lira daha kredi kullanmış. (Not: geçen yıl ile karşılaştırma yapılması sağlıklı değil, çünkü geçen yıl uçan kuşa bile kredi kullandırıldı)
İşin ilginç yanı ise bu kredilerden sadece 12 milyar lirasının takipte olmasıdır. Ödenme oranı oldukça yüksek...
Neden şaşırdığımıza şimdi geliyoruz.
A- Son 3 ayda kullanılan 88 milyar liralık tüketici kredisinin 63,6 milyar lirasını ücretliler almış. 12,1 milyar lirasını ise serbest meslek grubu alırken, 12,4 milyar lirayı da diğer gruplar almış.
B- Son 3 ayda kaç kişi kredi kullanmış? Toplam 3 milyon 453 bin kişi. Ama bu kredi kullananların 2 milyon 594 bin kişisi ücretiler. Buradan ücretlilerin kişi başına 24,500 TL kredi kullanmış olduğunu anlıyoruz. Serbest meslek sahipleri ise kişi başına 36,600 TL kredi kullanmış oldu.
C- Gelir gruplarına bakınca en fazla krediyi geliri 5 bin liranın üzerinde olanların kullandığı görülüyor (48 milyar TL). Lakin burada asıl önemli nokta alt gelir grupları. Geliri 1000 liranın altında olanların toplam kredi kullanımı 16 milyar 068 milyon TL.
D- Geliri 1000 liranın altında 16 milyar lira kredi kullanan kaç kişi var? İşte o sayı da 766 bin 569 kişi.
Şimdi şaşırdığımız noktayı söyleyelim: Bu insanlar bu derece zor şartlarda olmasına rağmen borç ödeme isteklerini hala devam ettiriyorlar. Borcuna sadıklık oldukça önemli...
İŞ YOK...
Şimdi bir başka noktadan bakalım:
Bu ülkede insanlar neden kredi kullanıyor?
Bugün cari gelirleri yetmediği için taksitli ürün mü alıyorlar? Ya da konut ve araba mı almak istiyorlar?
Kredilerin dağılımına baktığımızda yüzde 3’lük kesimin araba almak için kredi kullandığını;
kalan yüzde 14,16’lık kesimin de konut kredisi kullandığını görüyoruz.
Ya geride kalanlar?
İşte onlar, yani ihtiyaç için kredi kullanım tutarı da toplam tutarın yüzde 71,81’ini oluşturuyor.
İnsanlar gelire dayalı bir kredi kullanımdan ziyade ihtiyaca dayalı kredi kullanımında bulunmuşlar.
İşte bunu gösteren bir başka veri de istihdam, yani çalışan sayısında buluyoruz.
2017/II. çeyrek ila 4 yıl sonrası olan 2021/II. çeyrek:
15+ yaş nüfus artışı (çalışabilir nüfus) 3 milyon 798 bin kişi
ama bu nüfusun sadece ama sadece 103 bin kişisi iş bulmuş. Geriye kalan 3 milyon 695 bin kişi hala işsiz...
Aradan 4 yıl geçiyor ve koca ülke sadece 103 bin kişiye iş bulunuyor.
4 yıl 12 aydan 48 ay yapıyor.
Bu ülke 1 ayda sadece 2100 kişiye mi iş yaratarak büyüyecek?
Bu insanlar çalışmaz ise nasıl gelir elde edecek ve nasıl yaşayacaklar?
İşte bu temel soruna da çözümü kredi vererek bulmuşuz... İş veremiyorsak kredi verelim diyoruz.
Verin benim fakirime kredi... Rahat etsin.
Bakalım bu anlayış ile nereye kadar gideceğiz.