İşsizlikte mucizevi düşüş!
Biz beyanı esas alalım.
Gerçi daha önceki birçok beyanlar karşılıksız çıksa da biz yine bakalım.
Olay şu: Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda konuşma yaptı. İşte bazı satır başları.
A-) “Türkiye yüzde 5 küçüldü, ihracatta 130 milyar dolardan, 100 milyar dolara küçüldü buna rağmen ‘cari fazla’ vermedi. (2008-09 küresel kriz dönemini söylüyor)
B-) Kurumlarımız çok iyi kar açıklayacak. Merkez Bankası, kamu bankaları çok büyük kar açıklayacaklar. Hazine olarak, Maliye olarak mutluyuz.
C-) Elektriğe ve doğalgaza yüzde 60 zam var diyorsunuz. İnsaf ya, İnsan Allah’tan korkar. Hem elektrikte hem doğalgazda 2019 Ocak ayında yüzde 10 indirim oldu. 2019 Kasım itibariyle yüzde 19 bir artış var. Toplam nette yüzde 19 artış var, rakamlar ortada.
D-) Albayrak “2019 yılında işsizlik oranının yüzde 12,9 olarak gerçeklemesi tahmin edilmektedir. Ekonomideki toparlanma süreci ile istihdam artışını desteklemeye yönelik tedbirler neticesinde işsizlik oranı 2020 yılında yüzde 11,8 seviyesinde gerçeklemesi, program dönemi sonunda yüzde 9,8’e gerilemesi hedeflenmektedir’’ diye konuştu.” (IHA)
***
Konuları isterseniz sırası ile açıklayalım. Merkez Bankası ‘Ödemeler Dengesi’ verilerine göre 2008 yılında -39.425 milyon dolar olan cari işlemler açığı, 2009 yılında -11.358 milyon dolara geriliyor. Ama yıllık olarak yine bir cari açık olmuştur. İhracat ise 141 milyar dolardan 110 milyar dolara gerilerken, ithalat 194 milyar dolardan 134 milyar dolara düşüyor. Buna rağmen cari işlemler açık veriyor.
Hatta krizin en sert estiği 2008 son çeyrek ila 2009 ilk çeyrekte bile toplamda -7,2 milyar dolar cari açık vermişiz. Bu dönem ise (2018-IV ve 2019-I dönem) cari işlemler 551 milyon dolar fazla veriyor.
Bakan Berat Bey sonuç olarak bu veride gayet haklı!
Ama başka noktalara da bakmak gerekmiyor mu? Mesela 2008-09 krizi bir küresel krizdi ve dış pazarlar da kapanmıştı. Bu nedenle ihracat 141 milyar dolardan 110 milyar dolara geriledi. Oysa şimdi sadece kendi krizimizi yaşıyoruz. Yani dünyada kriz kelimesi okunmazken bir tek biz krizdeyiz. Kısaca dış pazarlar sonuna kadar açık...
İşte bu nedenle bu kriz 1994 ve 2001 krizi ile karşılaştırılabilir. O krizlerde de sadece Türkiye krize girmiş ve büyük kur şoku yaşamıştı.
Ya da şöyle söyleyelim: 2008-09 krizinde yerli paramız olan TL pul olmamıştı. 1994 başında TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksi 100,58 iken Nisan 94’de 67,24’e geriledi.
2001 Ocak ayında aynı endeks 116,67 seviyesindeyken, mart ayında 79,54’e geriliyor. Bugün (Ekim 2019) reel efektif kur endeksi 76,90 seviyesinde. Eylül 2018’de ise 62,50’ye kadar düşmüştü. Yani TL ne 94 ne de 2001 krizinde bu kadar değer kaybetmemişti.
Bu ne demek? Yabancı mal alma imkanımız tarihi düşük seviyede. Oysa 2008-2009 krizinde TL’nin değeri 100 seviyesinin bile altına hiç düşmedi. TL o krizde istikrarını ve değerini korumuştu.
***
Gelelim ikinci maddeye: Kamu Bankaları büyük kar açıklayacak...BDDK verilerine göre Kamu Bankaları bu yılın ilk 9 ayında 6 milyar 445 milyon lira net kar yapmış. Bankacılık sektörünün net karı ise 36 milyar 152 milyon TL.
Oysa geçen yılın ilk 9 ayında Kamu Bankalarını net karı 10 milyar 994 milyon liraymış. Sektörün net karı ise 41 milyar 323 milyon lira. Kamu Bankalarının net karı 4 milyar 549 milyon lira düşerken, sektörün net karı 5 milyar 171 milyon lira gerilemiş. Kısaca bankacılık sektöründe yaşanan kar kaybının nerede ise tamamı KAMU BANKALARI üzerinden olmuş.
***
-C maddesinde söylediği elektrik ve doğalgaz zamlarında ise Bakan Berat Bey haklı denecek düzeyde. Bu yılın başında seçimler nedeniyle elektrik ve doğalgaz fiyatlarında yüzde 10 indirim olmuştu. O nedenle biz elimizdeki Ekim 2019-Kasım 2018 fiyatlarını karşılaştırıyoruz.
Elektrik fiyatı %18,9, doğalgaz fiyatı ise %21,4 artış gösteriyor.
***
Gelelim 2019 yılı işsizlik oranına. Bakan Berat Bey %12,9 olacak diyor. Gerçi bu açıklamasını AA’da göremedim.
Şu anda (Ağustos 2019) işsizlik %14,0. Yılın ilk 8 aylık ortalama işsizlik oranı ise %13,8. Mevsim etkilerinden arındırılmış son işsizlik oranı ise %14,2.
Burada şu mesele var: Yıllık işsizlik 12,9 olacak diyorsa, yılın ilk 8 aylık işsizliği de bu orana katılacak.
Yani yılın kalan son 4 ayında ortalama işsizlik oranı %11,5’e gerileyecek ve aylık ortalama işsiz sayısı da 3,7 milyon civarında olacak.
Ağustos ayında işsiz sayısının 4 milyon 650 bin olduğu düşünüldüğünde, kalan aylarda en azından 1 milyon kişi iş bulmuş olacaktır.
Zaten Sn Bakan Berat Bey 2019 yılında 2,5 milyon istihdam yaratacağız açıklamasına karşılık geçen yılın Ağustos ayına göre 789 bin kişi işini kaybetmiştir. Umarım yüzde 12,9 işsizlik açıklaması da benzer akıbetle sonuçlanmaz.