Tasarruf yapanın günahı ne?
Aslında bilinen bir gerçeği yeniden izah edeceğim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan dün partisinin grup toplantısında “faizi yeniden tek haneye indirmeye kararlıyız” dedi.
Yine aynı konuşmasında “dövizdeki dalgalanmalar ekonomik temelli değil” açıklamasında bulundu.
Kısaca piyasalardaki dengeleri suni olarak görmüş oldu.
***
Faiz nedir? Tasarruf sahibi açısından faiz şudur: Bugün vazgeçilen tüketimi ileride daha cazip halde satın almaktır.
Gelin buna birkaç örnek vererek bakalım.
Mart 2018’de dolar 3,90 tl seviyesinde. O günden bugüne ise genel fiyat düzeyi yüzde 55,6 artış gösterdi. Oysa aynı dönemde dolardaki artış %110.
Kısaca parasını dövize yatıranlar artık iki kat daha fazla ürün alabileceklerdir. Ülkemiz ekonomi yönetimi ülkemizde Amerikan dolarına parasını yatıranları müthiş derecede ödüllendirmiş oldu.
***
Mart 2018’de kısa vadeli tahvil faizleri yüzde 13,0 seviyelerindeydi. O tahvili alan bir yatırımcının bugün aynı tahvil üzerinden kazancı yüzde 45,0’lerde kalıyor. Yani TL yatırımı yapmak alternatif kayıp dışında reel kayba da dönüştü.
Mart 2018’de 1 kg ekmek 4,44 liraydı ama şimdi o ekmek 7,35 liraya yükseldi.
Acaba faiz baskısı ile Mart 2018’de ekmek almayıp parasını yatırıma çeviren vatandaşın durumu ne olacak?
Durumu şöyle izah edelim: Mart 2018’de A kişisi 100 lirası ile 22,5 ekmek alıyor. B kişisi ise ekmek almayıp parasını tahvile yatırıyor. Ama aradan 3 yıl geçince B kişisi elde ettiği kazanç ile 19,7 ekmek alabiliyor.
Şimdi B kişisinin elinden alınan ekmeğin günahı kime yazılacak?
Tasarruf ederek gelir kaybeden yatırımcıları nasıl cazip teklif elde edecekler? Tasarruf olmazsa yatırım nasıl olacak?
Sorular ve sorular tabii...
Ama cevapsız sorular elbette.
MİLLETE YOK KANALA VAR
Yerli ve Milli...
Ülke kaderimiz ile AK Parti kaderi aynı...Yani birinin kaderi ile diğerinin kaderi artık beraberdir ve ayrışamaz.
Bu açıklamayı Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan bizzat yapmıştır.
Ülkenin kaderi bir siyasi partinin kaderi ile nasıl birleşir? Elbette dini ve milli söylemler eşliğinde.
Ve projelerde artık bu açıdan değerlendirilir.
Şimdi Kanal İstanbul yapılacak.
Buna hazır olduğumuzu açıkladı yine Cumhurbaşkanı Erdoğan.
Ülkemizde pandemide dünyada ilk sıralara geldik. Nüfusa oranla ise ilk sıradayız. Yani kovid olma sırasında lideriz.
Neden?
Çünkü kapanamıyoruz.
Kapanamıyoruz çünkü para yok...
Ama Kanal İstanbul’a para var ve hazırız.
Gerisi size kalmış.
Aslında ekonomide de bir sorunumuz yok. Çiftçi gayet memnun ve kazanıyor. Ne ekse altın değerinde satılıyor...
Esnaf zaten kazandığı için yeni yeni dükkanlar açılıyor. Herkes gayet memnun.
İşçi ise paraya para demiyor. Zaten 10 milyonu aşan kişi de çok kazandığı için artık çalışmıyor. İş beğenmediklerinden işsiz durumdalar.
Nihat Özdemir demedi mi: “Gelirimiz de dolar üzerinden”...
Ödeyelim işte... Daha niye şikâyet edeceğiz ki.
Herkes memnunsa sorun yok. KARAR sizindir.