The Mask!
Hafızam iyi olmamasına rağmen komik izler bırakan bir filmdi. Jim Carrey başrolde oynamıştı. Filmin ana konusu maske takan kişinin maske sonrası alt duygularını açık etmesiydi.
Kısaca derinlerde yatan duyguları harekete geçiriyormuş maske.
Bugün maske konusu hayli önemli hale geldi.
Ülke olarak son maske postasını ABD’ye yolladık.
İki yüzlü Batı Medeniyetini adeta maskeye boğduk. Önce İtalya, sonra İngiltere... Ve toplamda 36 ülke demişlerdi.
Bizim maskeye ihtiyacımız yok.
Çünkü biz mert ve söylediğinin arkasında duran bir Milletiz.
‘Dün dündür bugün bugündür’ söylevi sadece rahmete ermiş eski bir siyasi liderliğin görüşüydü.
Yoksa bir dava, bir beka sorunu asla değişim göstermez.
“Devlet Millete karşı işlenen suçları affedemez” dediğimizde inancımızdan gelen bu ilkemiz bize maske ihtiyacı oluşturmaz.
O nedenle maskeleri iki yüzlü Batı Medeniyeti ülkelerine postalıyoruz.
Açıklama: “İki yüzlü Batı Medeniyeti” söylemi ülkemizde en çok hangi kesim tarafından kullanıldığı aşikardır.
***
Önceki gün bir vatandaşımız cep telefonunu rehin vermiş.
Rehin verilen cep telefonu karşılığında satın aldığı benzin ile de kendini yakarak intihar etmiş.
Fotoğraf epey yürek yakıyordu.
Fırat’ın kenarındaki koyun bizim inancımız ile ilgili olabilir.
Amma bizim ülkemizde birileri açlıktan, yoksulluktan, işsizlikten intihar ediyorsa işte o zaman bize de maske lazım.
En azından bu dünyada günahımızı örtmek için hepimize birer maske lazım. Çünkü bu tür günahlardan hepimiz toplum olarak sorumluyuz.
***
Uzun bir süredir bahsettiğim bir konu daha var.
Ali-Cengiz oyununu nasıl bu kadar iyi becerebiliyoruz.
Oysa referansında inanç dünyasının çok derin eğitim ve disiplini olduğunu belirtenlerden çıkıyor bu oyunlar.
Nerde öğreniliyor bu yöntemler?
İnanç dünyasının öğretilerinin tam tersi bir bilgi düzeyi.
İnanç dünyasının tam da mücadele ettiği, yasakladığı yöntemler.
Mesela kimin aklına gelirdi dış ticaret açığını düşük göstermek için ithalatın bir ay sonraya ertelenmesi? İthalatın kırmızı kurallarla sıkı denetime alınması...
Pes dedirtecek işler.
İşte maske burada da bize lazım.
Adana’da polis kuruşunu ile ölen vatandaşımızın durumu...
İşte burada bize lazım maske.
Çalışmak için 20 yaş altında olmasına rağmen evden çıkmak zorunda olduğu için polisten kaçan evladımız...
Ama asıl kalbinden vurulan bu evladımız karşısında ahlakının en iğrenç noktasından vurulan davamız.
-Efendim kaçarken ayağından vurulmuş.
-Yok efendim kaçtıysa kurşunu hak etmiş. Vs vs iğrençlikler.
İşte asıl bunun için bize maske lazım.
Asıl bu cahilliği örtmek için maske lazım
Asıl yoksulluğu kader olarak belirlemiş tabana maske lazım.
Kısaca bize maske lazım ama salgın için değil
Bize maske lazım utançlarımızı örtmek için... Oyunlarımızı göstermemek için...
***
Umarım maskesiz günlere en kısa sürede ulaşırız.