Büyürken de küçülürken de sorun üreten bir ekonomi

Dün 2021 yılı ikinci çeyrek büyüme oranları açıklandı: %21,70.

Açıklandıktan sonra arayıp bu rakamları değerlendiren iktisatçı olmayan arkadaşlarımın bir kısmı, bu rakamların gerçeği yansıtmadığını; diğer kısmıysa, bu köşede ekonomiye dair yazdığım eleştirilerin isabetsiz olduğunu kinayeli bir şekilde vurguladılar.

Bu iki tip anlayışı da ikna edecek bir açıklamayı deneme yanılma yoluyla buldum. Tepkilerinden, verdiğim örneğin anlaşılır olduğu sonucunu çıkarsadım, paylaşmak istiyorum.

Öncelikle, Türkiye ekonomisinin, tedbir amaçlı çok hızlı kapanma ve tehlike geçince de çok hızlı bir şekilde açılıp kayıplarını telafi etme yeteneği olduğu tecrübelerle sabittir.

Yani bu yüksek büyüme oranı Türkiye ekonomisi için sürpriz değil.

EKONOMİ ASLINDA

% KAÇ BÜYÜDÜ

Varsayalım ki ekonominin büyüklüğü 2018 yılı II. çeyreğinde 100 olsun.

Bir yıl sonra, 2019 II. çeyreğinde, ekonomi %1,6 küçüldü. Yani 100 olan ekonomi 98,4’e düştü.

2020 II. çeyreğinde ekonomi, bu defa, %10,4 küçüldü, yani 98,4 olan ekonomi, kabaca 88’e düştü.

Bu yılın II. çeyreğinde, yani ekonominin açılıp kayıplarını telafi ettiği yılda da %21,70 büyüyerek 107,10’a çıktı.

Toparlayacak olursak, 2018 yılı II. çeyreğinde büyüklüğü 100 olan ekonomi, üç yılın sonunda %7,30 büyüyerek 107,10’a yükseldi.

Yani ekonomi üç yıl içinde, reel olarak sadece %7,10 oranında büyümüş. Bu durumda üç yılın ortalama yıllık büyümesi %2,5 bile olamamıştır.

Rakamlara inanmayan arkadaşım “eğer üç yılda %7,10 artıysa, o zaman, bu rakamlar doğrudur” dedi. Beni eleştiren arkadaşım da hesapları bir daha kontrol etmemi istedi.

EKONOMİ YÖNETİMİ NİÇİN KÖTÜ YÖNETİYOR?

Bir örnek verelim.

Bu yılın ilk yedi ayında 442.550 otomobil satılmıştı. Yılsonuna kadar bu sayının 800.000 civarına çıkacağı tahmin ediliyordu ve herkes, hesabını bu tahmine göre yapmıştı.

Birden bire, sebeb-i hikmetini hiç kimsenin bilmediği bir gelişme yaşandı ve hükümet, otomobildeki ÖTV oranlarını azalttı. ÖTV indirimleri, anahtar teslim fiyatlarını 50.000 TL düşürdü ve talep patladı; fabrikalar böyle bir gelişme beklemedikleri için araba talebine, şimdilik yetişemiyor ve arz sıkıntısı başladı.

Malın kıt olduğu çarşılarda parsayı, tüketiciler değil satıcılar toplar; yaşayıp göreceğiz.

Bu indirimle satılan ürün adedi en az 200.000 adet ve toplam satış adedi bir milyon olabilir.

Bu indirimden dolayı hükümet, 20 milyar TL’ye kadar ÖTV ve KDV kaybı yaşayabilir.

Otomotive, onların yakıtına ve yedek parçalarına da ilave olarak en az üç milyar dolar ödenecektir.

Hükümet niçin hem vergi gelirlerden feragat ediyor hem de dış borçların artmasına göz yumuyor?

Çünkü TCMB başkanı enflasyonu indirme çabalarında “yalnız kaldım” diye şikâyette bulununca, Hazine ve maliye bakanlığına, TCMB’ye yardımcı olma talimatı verildi.

Hazine ve maliye bakanlığı da, ilk tedbir olarak, enflasyon düşük çıksın diye otomobil fiyatlarını düşürecek yukarıdaki kararları aldı.

Bu vergi indirimleri, tüketim harcamalarını en az 70 milyar TL artıracak ve enflasyonu dolaylı olarak yükseltecektir. Yani nereden bakarsanız bakın kendi içinde çelişkiler taşıyan bir karar.

Çelişkiler bununla kalmadı ve bu defa dönüp özel bankalara “çok fazla tüketici kredisi veriyorsunuz, azaltınız” talimatı verildi.

Kamu bankaları zaten çoktandır kredi vermeyi kesmiş durumdadırlar.

Daha bir yıl önce, mantık dışı oranlar ve miktarlarda kredi vermeyen bankalara, aktif rasyosuna uymadıkları için çok büyük cezalar yazan ekonomi yönetimi, şimdi de kredi verenleri tehdit ediyor.

Tüm bu çelişik ve irrasyonel karar ve uygulamaların tek bir hedefi var: Enflasyon düşük gözüksün ve faizleri indirmek için alan açılsın.

Diyelim ki manşet enflasyon %17’ye düştü ne olacak?

Bugün bankalara kredi vermeyin diye baskı yaparken, yarın, kredi verin diye, ters yönde mi baskı yapılacak?

Ekonomi öyle bir hal aldı ki, hem büzülünce hem de büyüyünce, ağır sorunlar üretiyor. Her ferahlamanın ardından, katmanlı sorunlarla uğraşmak adeta kader oldu.

Eğer Türkiye ekonomisinde bir iyilik ve iyileşme varsa bu, özel sektörün dinamizmi sayesinde ve ekonomi yönetimine rağmen olmaktadır.

YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum