Kâhin, Münneccim, İktisatçı

İstanbullu akademisyen Dimitri Gutas YUNANCA DÜŞÜNCE ARAPÇA KÜLTÜR adlı kitabında, Abbasiler döneminde Yunancadan Arapçaya yapılan çevirilerin “başlangıç sebebi”ni sorgularken bulduğu cevap çok enteresan: Devletin geleceğiyle ilgi müneccimlik ihtiyacı. 

Keza, Bertold Spuler, İRAN MOĞOLLARI (Türk Tarih Vakfı) adlı kitabında, İlhanlılar Devletinin Tebriz yakınlarında MERAGA denilen bir yerde o güne kadar görülmüş en büyük rasathane ve medresesinin kuruluş gerekçesini müneccimliğe bağlar. 

Rivayete göre,  büyük filozof ve astronom Nasuriddin Tusi, Meraga Rasathanesini kurmak için Moğol Hükümdarı Hülagü’yü “Han’ın ve devletin geleceği hakkında yıldızlardan bilgi toplamak” için, temeli medrese olan bir rasathanenin şart olduğu konusunda ikna eder ve büyük bir bütçe koparır.  

Astronomlar rasathanelerde yaptıkları ölçümlemeler hakkında monarkların hoşuna gideceğini tahmin ettikleri konularda kehanetimsi açıklamalar yaparlarken; iktisatçılar da, geçmiş dönem verilerini işleyerek tahminler yaparlar yani kehanette bulunurlar. 

Sorsanız, eldeki verilere göre gerçekleşmesi muhtemel iktisadi olgular hakkında uyarılar yapan, tavsiyelerde bulunan, öneriler paylaşan ve tahminler yaparak karar alma mekanizmalarını etkilemeye çalışan kişidir iktisatçı. 

En ünlümüz de, iktisatçı Nouriel Roubini’dir. 2008 krizini önceden bildiği için piyasalar tarafından “Kriz Kahini” unvanıyla ödüllendirilmiştir. 

Günümüzde, bir bakıma, “müneccimlik görevi iktisatçılara kalmış” yani geçmişte tercüme hareketleri ve rasathanelerin yaptığı müneccimliği, kâhinliği, bugünlerde iktisatçılar yapıyor. 

Albaraka’nın rahmetli Genel Müdürü, iktisatçı Adnan Büyükdeniz; önceki gün yaptığı tahmin, dün tutmayınca, tutmama gerekçelerini bugün anlatan kişiye iktisatçı denir, derdi gülümseyerek. 

Zavallı siyasilerin müneccimlik ihtiyacı biz iktisatçılara kaldıysa, işleri zor. 

Sadede gelirsek… 

Hükümetin ve muhaliflerinin şimdi cevabını merak ettikleri iki soru var: Birincisi “ekonomi önümüzdeki iki yıl nasıl gidecek” ve ikincisi “önümüzdeki seçimleri kazanabilecek miyiz?”  

İktidarın ve muhalefetin bu iki cevaba ihtiyacı var çünkü Cumhur İttifakının seçim kazanacak kudreti her geçen gün azalıyor ve Millet İttifakının seçim kazanacak yeteneği bir türlü artmıyor. 

Denilebilir ki seçime iki ittifak katılırsa mutlaka biri seçimi kazanır. 

İki doğru cümlecikten yanlış bir çıkarıma ulaşıldığı doğrudur, hayat böyle. Bazen iki yanlışın toplamından bir doğru elde edildiği de görülmüştür. 

Gönüllü bir müneccim olarak biz de işe girişelim. 

Yurtdışından 450 milyar dolar dolar borç almış Türkiye’nin bankalar ve TCMB’deki rezervleri, Katar’dan ilave 10 milyar dolar destek gelmesine rağmen, Kasım sonunda 104 milyar dolara inmişti. (Burada Katar’ın, Türkiye’ye çok büyük bir iyilik yapmış olduğunu belirteyim, borç batağında kıvranan bir şahıs veya şirkete yüklü bir finansal destek vermek, hangi anlama geliyorsa bir ülkeye yapılan da aynıdır)   

Sıcak para akımının başlamasıyla, bu 104 milyar dolar Aralık sonunda 113,5 milyar dolara ve Ocak sonunda da 124 milyar dolara yükseldi. Kurların düşmesiyle, son iki haftadır sıcak para akımı durdu fakat biz yine de en az 25 milyar dolar daha gelebileceğini varsayalım. 

Bazı varsayımlar yapalım 

Büyüme 2021’de % 6 ve 2022’de % 5 olsun, 

Enflasyon da öngörüldüğü gibi % 7 olarak gerçekleşsin, 

Tabi enflasyon % 7’ye inince faizler de % 9’a inmiş olsun, 

TCMB rezervleri artmayacak fakat her yıl % 3 civarında verilecek cari açık kadar fon girişi gerçekleşsin, 

CDS primleri 250 civarında yani Türkiye’nin kolay ve % 4’le borçlanabileceği bir ortam oluşsun, 

Dolar da 6,5 - 7,0 TL arasında dalgalanıyor olsun, 

İki milyon yeni iş imkânı yani her ay satın alımlara yönlendirilebilecek ilave iki milyon ilave maaş bordrosu oluşsun, 

Konut kredileri aylık faiz/kâr payı oranı 0,75 ve kredi faizleri de % 10 civarında olsun. 

Sonuçta ne olur? 

Başarırken bile kaybetmeye mahkûm bir ekonomi olmanın ne demek olduğunu gelecek yazıda irdeleyeceğiz. Merak edenler bir gazete daha almak zorunda, müneccimlik hizmeti pahalıdır. 

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum