Cehaletin çölünde kilitli kaldık

Şu günlerde Sezen Aksu’nun beş yıl önceki şarkısında Âdem ve Havva kısmının geçtiği cümlede bir bakıma metafor yaparak söylediği ‘cahil’ kelimesi üzerinden baltalarımızı çıkardık ve sanki bir din savaşına hazırlanıyormuşuz gibi bir hal içindeyiz…

Yıllarca acı tecrübeler yaşamış bu toprakların insanları kinlerine mağlup olan dillerin ürettiği öfkeler yüzünden elbette kavga etmeyecek, buna hepimiz inanıyoruz. Esas talihsizlik bilimde, teknolojide yeni imkanların konuşulduğu bir yüzyılda Türkiye’nin bir takım ideolojik tassuplarla zaman kaybetmesi…

Evet Türkiye siyasi basiretsizlik yüzünden zaman ve enerji kaybediyor. İşte tam da bu yüzden her şeyden önce belki de öncelikle mahkum olduğumuz bu cehalet çölünü tartışmamız gerekiyor. Çünkü Kur’an’da da açıkça belirtildiği gibi insanoğlu cahil ve zalimdir. “Biz emaneti göklere, yerküreye ve dağlara teklif ettik, ama onlar bunu yüklenmek istemediler, ondan korktular ve onu insan yüklendi. Kuşkusuz insan cahil ve zalimdir.” (Ahzap/72)

Peki cehaleti nasıl tanımlayacağız, kimdir cahiller?

-Kur’an açıkça adil olmayı öğütlediği, haksızlığı ve zulmü yasakladığı halde hukuku hiçe sayan, adaletin terazisini bozarak haksızlığı, hukuksuzluğu hakim kılanlar cahillerdir.

-Din, bireyin özgürlüğünü en temel kriter olarak belirlediği halde özgürlükleri askıya alanlar cahillerdir…

-Yolsuzluk ve rüşvet Kur’an’da ve hadislerde açıkça lanetlendiği halde yolsuzlukları görmezden gelen, hatta fetva üretenler cahillerdir….

-İnsan haklarını, kadın ve kız çocuklarının haklarını koruma, ehliyet ve liyakati esas alma, eşitlik, şeffaflık, adaletten sapmama, emaneti ehil olana verme, kim olursa olsun hak sahibini önceleme bizim dini değerler hiyerarşimizde ön sıralarda yer aldığı halde eş-dost-akraba kayırmacılığı ile başkalarının haklarını gasp etmeyi bir yönetim anlayışı haline getirenler cahillerdir…

-Hz. Peygamber’in en önemli vasfı güvenilir olmasıydı, yani Muhammedü’l-emin olmasıydı. Peygamberin doğruluk ve yalan söylememe örnekliğini görmezden gelerek yalana bile fetvalarla meşruiyet kazandırmaya çalışan zihniyet, yalancı bir zihniyettir…

Yaşadığımız bu ağır cehalet ortamı, toplum olarak hepimize ciddi bedeller ödetme tehlikesini de içinde barındırmaktadır. Maalesef dini ideolojiye indirgediğimiz için kucaklayıcı değil, öfkeli bir din dili oluşturduk. Dini değerleri siyasi kavgaya alet ettik ve en vahim olanı da dini adeta kavganın tarafı haline dönüştürdük. Eğer sırf bir siyasal kazanç adına dini siyasallaştırıp öfkeleri tetiklerseniz, hem kutuplaşmayı derinleştirir hem de dine ağır bir yük yüklersiniz. “Çünkü dini bilgiyi siz günlük hayatınızın öfkesinde, kavga ve sempatisinde sıkça kullanırsanız giderek aranızda ortak bağ olan din duygusu da, kutsal duygu da bu ortamda zarar görür. Tıpkı sünnete ittiba ve Hz. Peygamber’e bağlılığın bugün Müslümanları kaynaştırma yerine aralarında bir ayrışmaya ve kavgaya sebep olması gibi. Her iki durum da, hem dışarıdan bakanların hem de bizim çocuklarımız ve torunlarımızın dine karşı daha mesafeli olmasına yol açacağından, aynı zamanda bir Müslümanın üstlenemeyeceği ağır bir vebalin göz göre göre yüklenilmesi demektir.” (Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, Yüzleşme, s.81)

İtiraf edelim ki bugün dindarların iktidarında muhatap olduğumuz uygulamalar, Müslüman bireyler olarak hepimizi derinden yaralamakta, geleceğimize ilişkin bütün umutlarımızı yerle bir etmektedir. Unutmayalım iktidar kaybetmek dünyanın sonu değildir, eğer dine bu kadar haksızlık etmeye devam edersek hem dinle olan bağlarımızı, hem de bu topraklarda kardeşçe yaşama umutlarımızı hepten kaybedeceğiz…

Tarih şahittir ki sadece Batı’nın Ortaçağ’ında değil, Müslüman dünyada iktidar hevesleri dizginlenemeyen sultanların yönetiminde de insanları ve düşünceleri biçen derin engizisyon uygulamaları yaşanmıştır. Dolayısıyla tarih bugün de hepimiz için bir uyarı ve tecrübeler arşivi olmak durumundadır. Aksi taktirde tarih tekerrür etmeye devam eder ki herhalde bunu hiçbirimiz istemeyiz…

YORUMLAR (186)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
186 Yorum