Demokrasi liginden amatör kümeye mi?

Galiba bu ülkenin makus talihi hiç değişmeyecek. Böylesine çok umutsuz bir cümle ile başlamaktan hiç mutlu değilim ama ne yazık ki bu ülkede yaşananlar karşısında iç açıcı cümleler kurmak da o kadar zor ki…

Gençlik yıllarımdan bu yana farklı zamanlarda Türkiye’deki demokrasi açığı ve özgürlükler konusundaki fukaralığımızı konuşuyor olmaktan da çok yorulduk. Klasik ve postmodern darbe dönemlerini, ara rejim dönemlerini yaşadık ve her seferinde normalleşme hayalleri kurduk.

Bütün bu olağanüstü dönemlerin yarattığı fırtınaların ardından Avrupa ölçeğinde bir demokratik sistemi inşa etmeyi başaramasak da bir şekilde demokratik kuralların işlediği normalleşmeyi yakalamayı başarmıştık. Ve 2002 sonrası AK Parti iktidarıyla birlikte anayasal bir demokrasiye geçiş konusunda çok önemli bir fırsat yakaladık. Bugün birilerinin o dönemle ilgili burun kıvırdığının farkındayım, ama gerçek şu ki AK Parti iktidarı 2011 yılına kadar attığı demokratikleşme adımlarıyla, kendisine karşı olan çevrelerde bile Türkiye’nin geleceğine ilişkin müthiş umut fırtınaları estirmişti.

Denebilir ki, peki bugün ne haldeyiz?

İşte esas soru da bu… Maalesef bugün Türkiye AK Parti iktidarıyla birlikte bütün liglerde kaybederek hızla amatör kümeye doğru düşüyor.

Her eleştiriyi “AK Parti karşıtlığı” ile izah etmeye çalışanlara hatırlatmakta yarar var. Eğer bugün iktidarın, hayatımızı yasaklar manzumesi ile örtmesini birileri demokratik bir anlayışla nasıl bağdaştırdıklarını açıklayabilirse memnun oluruz.

İşte en son örnek, AK Parti ve MHP’nin Meclis’e sunduğu Sosyal Medya Yasası Teklifi… Teklifin 29. Maddesinde yer alan şu ifadeyi nasıl anlamamız gerekiyor: “Sırf halk arasında endişe, korku ve panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır.”

Bu öylesine muğlak bir madde ki teklif Meclis’te aynen yasalaştığı taktirde, iktidara yönelik her eleştiri bu madde kapsamında değerlendirilerek kişilerin ve kurumların cezalandırılması kaçınılmaz olacaktır. Zira bu maddeye göre, suçun oluşması için hiçbir kanıt ve belgeye ihtiyaç yok. Halen hukukun üzerindeki siyaset gölgesi dikkate alındığında, bu yasanın nasıl işleyeceğini bilmek için kahin olmaya gerek yok, binlerce insan rahatlıkla yargılanıp mahkum edilebilir.

Oysa geçmişte 312. Maddenin bu ülkede ne tür mağduriyetler yarattığını en iyi bilecek olan AK Partililerdir. Herkesin hafızalarını tazelemesinde yarar var. Bilindiği gibi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu dönemde Siirt’te yaptığı bir konuşmada okuduğu şiir yüzünden Diyarbakır DGM Savcılığı’nın açtığı davada, Türk Ceza Kanunu’nun 312. Maddesi kapsamında “halkı kin ve tahrike sevk etmek, bu amaçla bölücülük yapmak suçuyla” yargılanıp mahkum olmuştu.

Şimdi dönüp dolaşıp yine aynı yere gelmiş bulunuyoruz… Kısacası, tarifi doğru yapılmamış “halk arasında endişe, korku ve panik yaratmak saikiyle…” şeklindeki muğlak ifadelerle konuşanları, yazanları susturmanın AK Parti modeli yeni bir yasaklar manzumesine hazırlanıyoruz.

İyi güzel de, madem içimizde sakladığımız gerçek niyetimiz topluma yeni yasaklar armağan etmekti, neden 28 Şubat’ın yasakçı ve dayatmacı zihniyetine itiraz ettik ki…

AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal’ın “İfade hakkı, eleştiri ve basın özgürlüğü kısıtlanmasın diye böyle bir çalışma yapıyoruz” şeklindeki ifadelerini okuyunca, geçmiş iktidarlar döneminde Türkiye’nin başına gelenleri yeniden hatırlama ihtiyacı hissettim. O dönemde de ‘yasaklar’, ya devletin ‘bekası’ ile açıklanıyor ya da ‘yeni özgürlükler getiriyoruz’ benzeri yalanlarla topluma sunuluyordu.

Kaderin cilvesine bakın ki demokrasi, özgürlükler, hukukun üstünlüğü ve insan hakları gibi teme insani değerler vaadiyle yola çıkan ve bu konuda da ciddi mesafeler alan AK Parti iktidarı, geçmişin yasakçı zihniyetiyle adeta yarışır bir noktaya gelmiş bulunuyor.

Galiba ne desek boş, ekonomik gerçekliklere itibar etmeyen, bu yüzden de halkın yaşadığı fukaralığı sadece seyreden iktidar, bu hale itiraz edenleri, eleştirenleri susturmak için yeni yasaklarla Türkiye’yi her gün demokrasi liginden koşar adım amatör kümeye götürmekte son derece kararlı…

YORUMLAR (140)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
140 Yorum