Batarya maliyeti

EPDK 19 Kasım, 2022 gece yarısı bir yönetmelik değişikliği yaptı.

İktisat, mühendislik ve finans aklına aykırı bir ön lisans tahsisi yaptı.

Bu köşeyi düzenli okuyanlar konuyu biliyor aslında.

Ama tekrar pahasına bir daha açıklayayım.

Temmuz 2022 tarihinde çıkarılan bir kanunla batarya yatırımlarına EPDK’nın lisans verme yetkisi verildi.
Yanı sıra verilen batarya kapasitesi kadar üretim lisansı verebilme yetkisi de verildi.

EPDK bu batarya lisanslarını yenilenebilir elektrik üretimi yapan mevcut işletmelere de verebilirdi.
TEİAŞ’tan iletim ve dağıtım yatırımlarındaki boş kapasite konusunda görüş de alabilirdi.

Onun yerine bir gecede çıkardığı yönetmelikle 33 bin 251 MW kapasite için ön lisans dağıttığı.
Yönetmelik değişikliğiyle üç yenilik getirildi.

Mevcut durumda ön lisans başvurusu yapılabilmesi için asgari sermaye ve teminat mektubu şartı bulunmaktaydı.

Birincisi bu şartları geçici olarak kaldırdı.

Böylece çantacılara yol verdi.

Normalde Bakanlık kapasite tahsisini ihaleyle yapar.

İkincisi EPDK ihale sistemi yerine ve “önce gelen oturur” sistemini getirdi.

Üçüncüsü yönetmelik değişikliği resmi gazete yayımlanır yayımlanmaz, depolamalı elektrik ön lisansı için elektronik başvuru yapılabilmesi için sistemi açıtı.

Bunları önceden bilen çantacılar gerekli hazırlıkları yaptılar.

Yatırım yapılacak alanları haritadan da çizdiler.

Çantacılar o gece bilgisayarlarının başında nöbet tuttular.

Kap kaçı gerçekleştirdiler.

Kap kaç gerçekleşti ama sanayiye, tarıma ve sektöre büyük zarar verildi.

Nasıl mı?

Gelin bir bakalım.

TAHRİBAT

Güneş panelleri için geniş arazilere ihtiyaç duyulmaktadır.

Rüzgâr tribünleri için de yüksek tepelerde arazi gerekmektedir.

Güneş panelleri için mera arazileri ve rüzgâr tribünleri için de ormanlık tepeler seçildi.

Böylece hayvancılığa ve orman ürünlerine ve hülasa çevreye zarar verildi.

Çantacılar ön lisansları aldıktan sonra, nihai lisansları alabilmeleri için belirli izinleri almaları gerekiyor.

Haliyle çevreye, ormana ve hayvancılığa değer veren kurumlar bu izinleri vermemek için direniyorlar.

EPDK Başkanı enerji yatırımlarına hız kazandıracak “süper izin” sürecinin yatırımcıların önünü açarak, sektör için devrim niteliğinde bir adım olacağını belirtti. (26/2/2025)

Galiba EPDK bütün bu izinleri tek başına kendisi vermek istiyor.

Yönetmelik değişikliği sanayiciyi de vurdu.

Sanayiciye öztüketim için yenilenebilir enerji kapasitesi verilseydi, sanayicinin enerji maliyetleri de düşecekti.

Verilmedi.

İhracatçılar için 2026 veya 2027 yılında yeni bir dönem başlıyor.

“Karbon vergisi.”

Sanayici, Avrupa Birliği (AB) ülkelerine ihracatında tüm ürünlerini “karbon nötr sertifikası” sunmak zorunda.

İhracatçılar RES/GES gibi bir modelden enerji üretmedi ise bu sertifikayı temin etmek zorunda. Bunu da ancak karbon borsasından satın alabilecek.

Bu sertifikanın şu anki fiyatı 69 $/ton’dur.

Çantacılara verilen ön lisansların tamamı sanayicilere verilseydi, ihracatta yılda 2,5 milyar dolar civarında karbon sertifikası ödemesi yapılmayacaktı. Şimdi ihracatçıya 2,5 milyar civarında ek maliyet gelecek.
İki buçuk milyar dolar diyorum.

Ancak, EPDK tarım, sanayi ve ihracat yerine çantacıları tercih etti.

Bu arada piyasayı da bozdu.

Nasıl mı?

Devam edelim.

BATARYA MALİYETİ

AB Komisyonu, Mart 2023’te enerji depolamanın daha geniş bir şekilde yaygınlaştırılmasını sağlamak için bir tavsiye belgesi yayımladı.

Belgede, AB’nin enerji depolama teknolojileri için güçlü, sürdürülebilir ve dayanıklı bir endüstriyel değer zincirine ihtiyacı bulunduğu belirtildi.

AB diyor ki “ağ tıkanıklığı, yenilenebilir enerji kısıtlaması, piyasa fiyatları, sera gazı emisyon içeriği ve kurulu enerji depolama tesisleri dahil olmak üzere daha fazla veriye ve şeffaflığa ihtiyaç bulunmaktadır.”
Bu ihtiyaç, yeni enerji depolama tesislerine yatırım yapma, yer seçme ve değerlendirme kararları için daha önemli hale geliyormuş.

Komisyon elektrik depolaması için çok sayıda öneri geliştiriyor, ancak ben sadece ikisini ele alacağım:

  • İlgili enerji depolama teknolojileri için kapasite ihtiyaçları ve potansiyel finansman açıkları belirlenmelidir.
  • Rekabetçi ihale ve uygun şekilde tasarlanmış kapasite mekanizmaları gibi maliyet etkin süreçler oluşturulmalıdır.

EPDK bunların hiç birisini yapmadı.

Ne ihale yaptı ne kapasite mekanizmalarını yönetti ne de maliyet etkin süreçler oluşturdu ne de finansman açıklarını göz önünde bulundurdu.

Maliyet etkinliği ve finansman açıkları demişken, gelin bu konuya biraz daha yakından bakalım.

ABD Enerji Bakanlığı Ulusal Yenilenebilir Enerji Laboratuarı’nın 2023 yılında yayımladığı bir çalışması var.

Çalışmada pil maliyetleri hakkında kestirimde bulunuluyor.

Şekil 1’de bu kestirimleri gösteriyorum.

Çalışmada düşük, orta ve yüksek maliyet değişiklikleri için ayrı ayrı tahminlerde bulunuluyor.

2030 yılına kadar düşük, orta ve yüksek vakalarda sırasıyla %47, %32 ve %16 oranında maliyet düşüşü, 2050 yılına kadar ise sırasıyla %67, %51 ve %21 oranında maliyet düşüşü öngörülüyor.

Maliyet projeksiyonlarında malzeme fiyatları ve bulunabilirliği, teknolojideki ilerleme, işletme ve bakım maliyetleri, kullanım ömürleri, piyasa talebi ve tedarik zinciri gelişmeleri gibi unsurlar dikkate alınıyor.
Bu tahminlerden hareketle ben de EPDK’nın bir gecede dağıttığı depolama lisanslarındaki maliyetleri hesapladım.

Dağıtılan kapasite toplamda 33 bin 251 megavat demiştim.

Ön lisansların dağıtıldığı 2022 yılındaki orta fiyat üzerinden toplam batarya maliyeti yaklaşık 16 milyar dolardır.

Fiyat düşüşleri nedeniyle 2025 yılındaki toplam batarya maliyeti ise yaklaşık 13 milyar dolar (Şekil, 2).
Düşüş oranı % 20.

2030 yılındaki düşüş ise % 32.

EPDK’da bir akıl olsaydı, “33 bin 251 MW kapasiteyi aniden tahsis etmeyelim, Bakanlığın yaptığı gibi yıllar içerisinde belirli miktarlarda dağıtalım ki piyasadaki yatırım maliyetlerini düşürelim” derdi.
“Yatırım maliyeti düşerse finansman ihtiyacı ve maliyeti de düşer” diye ilave ederdi.

Ama yazının başında dedim ya iktisat, mühendislik ve finans aklını dinlemek yerine, çantacıların çıkarları gözetildi maalesef.

İyi pazarlar.

screenshot-2.jpg

YORUMLAR (14)
14 Yorum
YORUM YAZ
İÇERİK VE ONAY KURALLARI: KARAR Gazetesi yorum sütunları ifade hürriyetinin kullanımı için vardır. Sayfalarımız, temel insan haklarına, hukuka, inanca ve farklı fikirlere saygı temelinde ve demokratik değerler çerçevesinde yazılan yorumlara açıktır. Yorumların içerik ve imla kalitesi gazete kadar okurların da sorumluluğundadır. Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır. Özensizce belirlenmiş kullanıcı adlarıyla gönderilen veya haber ve yazının bağlamının dışında yazılan yorumlar da içeriğine bakılmaksızın onaylanmamaktadır.