Kovid aşısını herkes kendi zaviyesine göre değişik bir tarafından tutarak tartışıyor.

“Aşı gelecek dediler, gelmedi. Yirmi milyon dediler, iki milyon geldi. Aralık’ta dediler Mart’ta geldi.”

“Ama biz aşıda dünya altıncısıyız?”

“Aşının gelmesi acaba bir usulsüzlük yüzünden mi gecikip duruyor?”

“Çin aşısına mahkum muyuz?”

“Çin aşısı inaktif, en zararsızı o.”

“Muhalefet Doğu Türkistan’daki asimilasyon politikalarını eleştirdiği için Çin taahhüdünü yerine getirmedi. Bir sussanız!”

Bunlar tartışmaların aşı tedarikiyle ilgili kısmı.

Kolay değil aşı tedariki. Avrupa’da bile ihtilaflar oldu. Astra Zeneca’yı birkaç gün içinde ıskartaya çıkardılar.

Büyük de paralar. Fiyat değişmediyse Çin aşısının dozu 50 dolardı. 10 milyon doz alsanız 500 milyon dolar eder.

Biontech 19,5 dolar. 100 milyon dozluk anlaşma yapıldıysa... Eğer bu para gerçekten ödeniyorsa neredeyse 2 milyar dolar...

Bizim devlette büyük paralar gelip giderken başı dönen adam çok.

İnşallah fiyatlar düşmüştür ya da Biontech’çiler bize tenzilat yapmışlardır da memleketten o kadar para dışarı çıkmamıştır.

Bir de aşının faydası-zararı konusunda tartışmalar var.

İddiaların bir kısmı istisnai vakalara işaret ediyor olabilir.

Bir kısmı da komplo teorisine benziyor.

“Yan etkisi bilinmiyormuş. Bazılarında pıhtı atmasına sebep oluyormuş. Adamın biri aşı olmuş hastalanmış. Bir daha iyileşmemiş.”

“Covid küresel güçlerin icadı. Aşı da... Aşının içinde mikroçip var. 5 G teknolojisi mikroçipi aktive ediyor. Böylece sizi daha kolay izliyorlar.”

“İngilizlerin yeni çıkardığı 20 Poundluk banknotlarda 5 G dalgaları ve corona virüsünü sembolize eden çizimler var.”

Ne kadar uçuk olursa olsun böyle iddialar taraftar buluyor. Belki hastalık muhitlerine henüz isabet etmediği için, belki oldum olası aşıdan çekindikleri için bu teorilerin üzerinde tepiniyorlar.

Hastalığın kendisi dahil, her şey teori olsa, hepsi küresel güçlerin icadı olsa bizim için ne değişecek?

Hasta oluyoruz ve ölüyoruz. Teoriye inanınca hastanede tüplere bağlanmaktan veya ölmekten kurtulabiliyor muyuz?

Mevcut teknolojilere düşkünlüğümüz sayesinde zaten takibe kendimizi açmışız. Cebimizdeki telefondan kafamızın içini görebilirler.

Deseler ki dünya sistemi yaşlıları öldürme ihtimali daha yüksek olan bu hastalığı icat ederek emekli sayısını düşürmek ve emeklilerin bütçeye maliyetini azaltmak istedi, bir dereceye kadar anlaşılır.

Denediler. Aşı vücudumuzda virüse mukavemet edecek antikorlar üretiyor. Böylece hastalığa ya hiç yakalanmıyoruz ya da yakalanırsak hafif atlatıyoruz.

Bu durumda, bahsi geçen teoriler doğru olsa bile aşıya mani değil.

Teoriye inanmanın hastalığa faydası yok, aşının var.

Bir gün eski bir dostumla havadan sudan konuşurken birden bana “Aşı hakkında ne düşünüyorsun” diye sordu.

Baktım, ciddi soruyor. Bayağı, felsefe sorusu gibi.

“Yahu” dedim, “Gazoz bile içiyoruz. Bir şey olmuyor. Bir damlacık aşıdan ne olacak?”

Gülme krizine girdi.

Bir müddet “Aşılar bir an önce gelse de Covid olmadan yaptırsak” dedim. Ocak’tı, Şubat’tı derken... Virüs devletten daha hızlı davrandı ve Mart başında Covid 19’a yakalandım.

Hastalığı ailece ayakta geçirdik.

Biraz ayarlarım bozuldu. Sanki uykusuz kalmışım gibi. Bunu da Covid’e yakalananlara bir kerede 8 tanesini yutturdukları haplara hamlettim.

Yutmasa mıydım hapları?

Ne bileyim, herkes yutuyor belki bir faydası vardır. Yutmayıp pişman olmaktansa yutmak daha mantıklı.

Böylece, aşı olmadan geçti gitti hastalık.

Şimdi lüzum yok mu aşıya?

Doktorlar diyor ki, hastalığı geçirene tek doz aşı yeter.

Öyleyse vursunlar aşıyı?

Vurmuyorlar. 6 ay beklemem gerekiyormuş.

İyi, bekleyelim.

Beklemeye lüzum kalmadı. Biontech’le anlaşma yapılınca aşı bollaştı. Devlet sokakta aşı yapacak vatandaş aramaya başladı.

Bizim 6 ay bekleme süresini de üç aya düşürdüler.

Geçirdiğim Covid’i ikinci doz sayacaklarmış.

Hayırlısı.

Neyse... Aşı sıkıntısı bitti. Unuturuz artık aşı krizlerini.

Diye düşünürken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa’nın gelişmiş ülkelerinde aşının 50 sterline, 100 avroya yapıldığını söyledi.

Bir ara ABD’nin bazı eyaletlerinde aşı yaptırana 100 dolar promosyon verildiğini okumuştum. Yanlış mı okudum?

Hayır. Doğru.

Avrupa’da da parayla aşı yapan yok. Teorisi bile yok.

Etrafındakiler Cumhurbaşkanı’na yanlış bilgi mi verdi?

İnşallah öyledir.

Çünkü, “Yanlış olsun, nasıl olsa inanan bulunur” seçeneği daha kötü.