Haber sunan yapay zeka
İki hafta önceki yazımızda, Çin’in yapay zeka üzerine büyük yatırımlar yaptığını, Amerika-Rusya arasında uzay yarışı neyse, bugün Çin’in yapay zeka üzerine aynı disiplinle çalıştığını söylemiştik. Geçtiğimiz hafta Çarşamba günü Çin’in resmi haber ajansı Xinhua ve yazılım şirketi Sogou haber sunan bir yapay zeka tasarladıklarını duyurdular.
Dilimizde Haber sunan kişiye Türkçe bir isim bulunamamış galiba ki, İngilizce “speaker” kelimesi spiker olarak alınmış. Televizyonda haber sunan kişiye erkek ise “anchorman”, bayan ise “anchorwoman” deniyor. Benim de aklıma hep Will Ferrell’in komedi filmi “anchorman” geliyor. O filmde geçen ilginç bir cümle hep aklıma kalmıştır: “Bir zamanlar herkes televizyonda gördüklerini gerçek sanıyorlardı”... Çin’in resmi haber ajansı Xinhua’nın tasarladığı yapay zeka gerçek insanların işlerini elinden alacak cinsten. Çünkü kendisi insanları taklit edebiliyor. İnsanların sesini, yüz ifadelerini ve jestlerini birebir kopyalayıp konuşabiliyor.. Espri yapıp gülebiliyor. Will Ferrell kadar komik olmasa da gayet güzel haber sunabiliyor.
***
Xinhua’ya göre yapay zeka haber sunucusu gerçek sunucuların videolarını izleyip onlardan cümle kuruluşlarını, yüz hareketlerini, ses tonunu ve doğal davranma şekillerini öğrenebiliyor. Öğrendiklerini saniyesinde uygulamaya aktarırken, kendisini de sürekli geliştirerek her gün daha iyi bir hale geliyor. Yapay zekanın masrafları azaltıp, haber üretim kalitesini artırması bekleniyor. Takım elbise ve kravatla izleyicilerinin karşısına geçen yapay zeka, kendisinin henüz ilk safhalarda olduğunu ve sürekli kendisini geliştirmek ve daha güzel haber sunmak için hiç yorulmadan çalışacağını da söyledi. Şimdilik sadece Çince ve İngilizce bilen yapay zeka haber sunucusu, yakın bir zaman sonra Çin’de devlet tarafından işletilen bütün televizyonlarda kullanılacak.
Yapay zeka haber sunucusu geçen hafta Çin’in Wuzhen şehrinde gerçekleştirilen internet konferansında yoğun ilgi ile karşılaştı. Ancak bazı çinliler yapay zekanın konuşmalar arasında biraz beklediğini ve görüntüsünün gerçek gibi olmadığını da iddia ettiler. Batı dünyasında ise Çinli’lerin aksine haber sunan yapay zekanın insandan ayırt edilemediğini, dolayısı ile Çin’in gerçek bir insanı yapay zeka olarak göstermiş olabileceğini söylediler ve ihtiyatla karşıladılar.
***
Son iki yıldır bütün çalışmalarını yapay zeka ve makine öğrenmesi konularında yoğunlaştırmış biri olarak tarafsız gözle izledim ve Çinli öğrencilerin bu konuda ne kadar ileri eğitimler aldıklarını da bildiğimden gerçekliğine tamamen ikna oldum.
Yapay zeka meslekleri tek tek yok etmeye devam ediyor. Halihazırda pilotlara ihtiyaç kalmadı. Herhangi bir uçak hiçbir müdahale olmadan sadece yazılımla bir noktadan başka bir noktaya uçup rahat bir şekilde hedef havaalanına iniş yapabiliyor. Yolcuların pilotsuz bir uçağa binme konusundaki tereddütleri sebebiyle havayolu şirketleri mecburen bir pilot çalıştırıyorlar. Otonom araçlar da seri üretime geçince, insanların sürücüsüz araçlara binme korkuları ortadan kalkacağı için önümüzdeki on yıl içinde pilotlar işsiz kalabilir.
Öte yandan tıp alanında doktorlar, bilim insanları ve yapay zeka biraraya geldiğinde inanılmaz sonuçlar ortaya çıkıyor. Geçenlerde Harvard Üniversitesi Tıp Fakültesi’ne getirilen bir çocuk yürüyemiyor ve konuşamıyordu. Çocuğun verileri bütün hasta verilerinin bulunduğu veritabanına yüklendi ve algoritmalar çalıştırıldı. Yapay zeka çocuk daha doktora gösterilmeden hastalığını buldu ve ilaçlarını yazdı. Bu ilaçları kullanan çocuk yürümeye ve konuşmaya başladı.
Sanal haber sunucusu, sanal pilot, sanal doktor ve daha birçok alanda yapay zekayı karşımızda görmeye devam edeceğiz. Peki biz diğer teknolojileri olduğu gibi bu teknolojileri de başka ülkelerden mi alacağız, yoksa kendimiz mi yapacağız? Mesela Türkçe haber sunan bir yapay zekayı Çin’den mi satın alacağız yoksa kendimiz mi üreteceğiz? Bu arada benzeri bir çalışmayı devletimizin resmi haber ajansı Anadolu Ajansı’ndan da bekliyoruz.
DARPA ne yapmaya çalışıyor?
DARPA ABD ordusunun teknoloji kanadı. Savunma sanayiinde çığır açan teknolojiler üretip ordunun hizmetine sunuyor. Yapay zeka kullanan robot asker yetiştirme projesinin ardından son zamanlarda bilim insanlarının kesinlikle olmaz, momentumun korunumu kanununa aykırı dedikleri “EmDrive” üzerine milyon dolarlık araştırma yatırımı yaptılar. Bu da bilim adamları arasında şaşkınlıkla karşılandı.
Momentumun korunumu kanunu bize bir roketin (ya da başka herhangi bir şeyin), egzozundan bir şeyler geri püskürtmeden ileriye doğru hızlanamayacağını söylüyor. Ama 1998’de, Roger Shawyer adlı bir İngiliz mühendis, görünüşte imkansız olan, ileri itme üretebilecek kapalı bir sistem kurmuştu. Buna göre bir ucu diğerinden daha dar bir koni üretiyorsunuz. İki ucunu da kapatıyorsunuz ve içerisine mikrodalga dolduruyorsunuz. Bu dalgalar yüzeylere çarpıyor ve itme oluşturuyor. Ancak ucu daha dar olan tarafa daha yüksek yoğunlukta çarpıyorlar ve bu da ileri doğru itme oluşturuyor. Bu sayede uzay araçları ve roketler yanlarında yakıt bulunmadan uzayda rahatça yolculuk yapabilecekler ve yük miktarı büyük oranda azalacak. Ancak bilimsel olarak bunun doğruluğu henüz ispat edilebilmiş değil.
Bugün ortaya çıktı ki DARPA 2008 yılında “EmDrive” konferanslarına katılmış ve ciddi ciddi üzerinde çalışıyormuş. Geçen yıl Pentagon’un bir uzaylı birimi kurduğu ve 108 milyon dolar harcayarak uzaylı bulmaya çalıştığı ortaya çıkmıştı. Bilim insanları ve NASA’ya göre Dünya dışı bir hayat için henüz hiçbir delil yok. Ancak Kongre üyesi Harry Reid milyonlarca dolar kaynak aktararak uzaylı arama programına katkıda bulunmuş. Bu kadar bilim adamı ve NASA dünya dışı bir hayat hakkında henüz bir delil bulamamışken Pentagon’un böyle çaba içinde olma nedeni sorulan Reid, kimsenin yapmamış olduğu birşeyi yapmış olmaktan gurur duyduğunu söylemişti. Pentagon’un hava kuvvetlerine rapor edilen ve pilotların karşılaştığı garip görüntüler ve olaylar üzerine bu konuyu araştırma gereği duyduğu, fakat 2007 yılından beridir halktan gizlediği ortaya çıkmıştı.
Bu da bize gösteriyor ki: politikacılar ve bazı ciddi kurumlar her zaman bilim ve teknolojinin söylediğini yapmıyorlar. Bazen hislerine göre de hareket edip, tonlarca parayı Nasreddin Hoca misali ya tutarsa diyerek harcayabiliyorlar.