Amerika Ahmet Hulusi Bey’i keşfetti

Amerika Ahmet Hulusi Bey’i keşfetti

ABD merkezli müzik arşivi Excavated Shellac’ın kurucusu Jonathan Ward’un koleksiyonundaki 100 eser ‘Dünya Müziğinin Alternatif Tarihi’ adıyla yayımlandı. Albüm kitapta, Göreleli kemençe üstadı Picoğlu Osman’ın ‘Sıksara Horon Havası’ eseri de yer aldı. Çalışmada bir de ilk olması dikkat çekti. Ahmet Hulusi Bey’in Milli Kütüphane taş plak arşivinde bile bulunmayan ‘Hacı Yarim’ plak kayıtları okuyucu ve dinleyicilerle buluşturuldu.

SALİHA SULTAN | KARAR

ABD’de yer alan ücretsiz müzik arşivi Excavated Shellac’ın kurucusu Jonathan Ward’un koleksiyonunda yer alan 100 eser ‘Dünya Müziğinin Alternatif Tarihi’ adıyla albüm kitap olarak yayımlandı.

‘Excavated Shellac’ adıyla yayımlanan albümde Türkiye’den Göreleli kemençe üstadı Picoğlu Osman’ın ‘Sıksara Horon Havası’ ve ‘Kozanoğlu’ eseriyle meşhur Ahmet Hulusi Bey’in Milli Kütüphane taş plak arşivinde bulunmayan ‘Hacı Yarim’ plak kayıtları da yer alıyor. 

ABD’de yer alan ücretsiz müzik arşivi Excavated Shellac’ın kurucusu Jonathan Ward’un koleksiyonunda yer alan, günümüz dünyasında ‘görülmeyen’ 100 eser ‘Dünya Müziğinin Alternatif Tarihi’ adıyla albüm kitap olarak yayımlandı.

Albüm, müzik dünyasında gözden kaçan, pop, rock, caz, klasik müzik gibi batı kanonunu reddeden müzik türlerinin ve müzisyenlerin 78’lik plaklarını, kayıt endüstrisinin başlangıcı hakkında ayrıntılı, bağlamsal mini tarihleri de içeriyor.

Küresel müzik dünyasına alternatif bir müzik evreninin kapısını aralayan albümün yabancı basındaki haberleri gördüğümde, ilk olarak acaba bizden bir çalışma var mı merakıyla 100 parçalık eser listesini inceledim ve Türkiye’den iki plak kaydı ile karşılaştım. İlk plak, 1946 yılında vefat eden Göreleli meşhur kemençe sanatçımız Picoğlu Osman’ın ‘Sıksara Horon Havası’. Meşhur kemençeci bir dönem TRT’de çalıştığı için bu eser kayıt altına alınmış durumda ve hala müzik dünyamızda icra ediliyor.

haber-icine.jpg

Türkiye’den ikinci plak ise ‘Ahmet Hulûsi Bey-‘Hacı Yarim’ adlı çalışma. Ahmet Hulûsi Bey ismini ilk olarak internet üzerinden eseri araştırdım ve biyografisi hakkında bir bilgiye ulaşamadım ne yazık ki, ancak ‘Niğde Ceylan Türküsü’, ‘Pencereden Bakan Güzeli’ adlı eserleri YouTube gibi dijital kanallarda dolaşımda. Araştırmalarım sırasında Ahmet Hulûsi Bey’den bahsedilen derli toplu tek makalede ise müzik Folkloru Araştırmacısı, İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musıkisi Devlet Konservatuarı Sanatçı Öğretim Görevlisi Dr. Süleyman Şenel imzası yer alıyor.

Şenel, Dergipark’ta yayımlanan makalesinde, bugün İstanbul Üniversitesi’ne bağlı Devlet Konservatuvarı olarak bildiğimiz, 1920’lerde ‘Dâru’l-Elhân’ olarak bilinen kurumun, Türkiye’ye fonografın gelişinin ardından halk müziğimizi kayıt altına almak için başlattıkları çalışmada ilk notaya aldıkları türkünün saz sanatçısı Niğdeli Ahmet Hulûsi’nin icra ettiği ‘Kozanoğlu Avdan Gelir’ türküsü olduğunu aktarıyor ve yıllar sonra bu taş plağı arşivde nasıl bulduğunu anlatıyor.

Bilgilere göre o dönem Ahmet Hulûsi Bey’den yalnız ‘Kozanoğlu’ türküsü değil, birkaç parça daha kayıt ediliyor fakat detayları yer almıyor.  Makalede bahsi geçen Niğdeli Ahmet Hulûsi ile, ABD’de yayımlanan ‘Dünya Müziğinin Alternatif Tarihi’ albümündeki Ahmet Hulûsi Bey aynı kişi mi sormak üzere Dr. Şenel’i aradım. 

‘SES TARİHİMİZİN ARŞİVİ YOK’ 

Müzik araştırmacısı Dr. Süleyman Şenel, konuyu aktardığımda iki ismin aynı kişi olduğunu, albümdeki ismin de Niğdeli Ahmet Hulûsi Bey olduğunu doğrulayarak, taş plağın Amerika’ya nasıl ulaşmış olabileceği soruma ise şu cevabı verdi: “İki ihtimal var, birincisi bu kayıtlar Columbia tarafından yapılmış o dönemde, daha sonra bu plakları piyasaya sürdükleri için dünyanın her yerine ulaşmış olabilir. İkincisi de gayrimüslim toplayıcılar da var aynı dönemde, onların koleksiyonları üzerinden birilerine intikal etmiş olabilir.”

Dr. Şenel, kendisinin arşivde bulduğu plağın o dönem konservatuvarın kendisine özel üretilmiş olduğunu aktararak, daha sonra bu plağın da piyasaya sürüldüğü bilgisini de sözlerine ekledi. Çalışmaları sırasında Ahmet Hulûsi Bey’in ‘Hacı Yarim’ plağına rastladınız mı diye sorduğum Dr. Şenel “Bahsedilen plakların geri kalanları yoktu” cevabını verdi.

Türkiye’de taş plak adına önemli arşivin Milli Kütüphane’de olduğunu dile getiren Dr. Şenel, şu sözleriyle de ses tarihimiz adına önemli bir eksikliğe dikkati çekti: “Türkiye’de bu anlamda çok geniş bir arşiv olduğunu söyleyemeyiz. Özel koleksiyonların kataloglar da pek kataloğa aktarılmıyor. Milli Kütüphane kendi kataloğunu yayımladı, o sayede 15 bin civarında plağın kataloğu elimizde mevcut.

Ahmet Hulûsi Bey’in eserinin yurt dışındaki bir çalışmada yer alması ses tarihimiz açısından, esere kolayca ulaşılabilmek bakımından değerli bir bilgi. Dünyanın çeşitli üniversitelerinde bize ait böyle binlerce eser var, bunların peşine düşmek lazım.

Anadolu’nun çok dilliliğini, sesliliğini ortaya koyacak bir ses tarihidir bu. Bu tarihin peşinden gidebilmek için merkezi bir ele ihtiyaç var, devlet mi, özel sivil toplum kuruluşları mı, bir holding mi yapar bilemiyorum ama Türkiye’nin ses arşivinin bir an önce kurulması gerekiyor.”

Dr. Şenel’in verdiği değerli bilgilerin ardından Milli Kütüphane’nin taş plak arşivini inceledim. Ahmet Hulûsi Bey adına Columbia tarafından kaydedilmiş, ‘Sığırcık’, ‘Pencereden Bakan Güzeli’, ‘Niğde Ceylan Türküsü’ adlı 3 adet 78’lik taş plak kayıtlı görünüyor.

ABD’de yayımlanan albümde yer alan ‘Hacı Yarim’ eseri ise görünen o ki şu an Milli Kütüphane’nin resmi müzik arşivlerinde yer almıyor. Özel bir koleksiyonda yer alıp almadığı ise müzik araştırmacılarının ilgisine muhtaç bir merak konusu. 

KOZANOĞLU TÜRKÜSÜNÜN SAZENDESİ 

Niğdeli Ahmet Hulusi, müzik tarihimizde Dâru’l-Elhân heyeti tarafından, 1926 yılında fonografla derlenmiş ilk kaynak kişi olarak biliniyor. Fonografın İstanbul’a gelerek, Dâru’l-Elhân heyetinin Anadolu’ya hareket etmesini, Yusuf Ziya Bey’in hatıralarından öğreniyoruz: “İlk merhale Adana oldu. Adana’da ilk tespit edilen eser meşhur Kozanoğlu’dur. Kozan’da, evvelce nüfus müdürlüğü eden sazcı Hulûsi Bey’den hem sâz’a, hem de plak’a aldık.”

Yusuf Ziya Bey, Musıkı Ansiklopedisi dergisinde yazdığı bir makalede de “Bu seyahatte ilk merhale Adana ve makine ile ilk tespit edilmiş türkü de meşhur Kozanoğlu türküsüdür. Niğdeli sazcı Hulusi’den plağa geçirilen bu türküde Kozan derebeylerinin, vaktin padişah orduları ile karşılaşması görülür” ifadelerini kullanıyor. 

KIRIM TATARLARI DA VAR, KARABAĞ ŞİKESTESİ DE 

Jonathan Ward’un ‘Dünya Müziğinin Alternatif Tarihi’ olarak sunduğu ve ‘Excavated Shellac’ adıyla yayımlanan albümde 6 kıtadan, 89 farklı ülke ve bölgeden 1907-1967 yılları arasında kaydedilmiş müzikler yer alıyor. Albümün yanında Ward tarafından yazılan makaleleri ve açıklamaları içeren 186 sayfalık bir PDF de mevcut. Ayrıca 100 parçanın tamamı Osiris Studio’da Michael Graves tarafından ustalıkla restore edilmiş.

Albümde dikkati çeken eserler arasında Özbek sanatçı Ne’matjon Qulabdullaev’den ‘Bilmasang Bilgil’, Kırım Tatar Orkestrası’ndan ‘Taksim ve Peşrev’, Kazakistanlı sanatçı Garifulla Kurmangaliyev’in ‘Asylzhan’, Kırgız sanatçı Myskal Omurkanova’dan ‘Oilo Sen’, Dağlık Karabağ’dan Azeri sanatçı Khan Shushinski’den ‘Karabağ Şikestesi’ gibi birçok önemli eser yer alıyor. 

ahmet-hulisi.jpg

TAMBURACI OSMAN’IN KAŞIK HAVASI KOLEKSİYONDA 

Jonathan Ward’un dünyanın dört bir yanından oluşturduğu koleksiyonundaki plaklara detaylı bilgileriyle tanıttığı Excavated Shellac internet sitesinin Türkiye bölümünde Rizeli Sadık’ın ‘Erkek Kadın Oyun Havası’, Ahmet Cevdet’in ‘Taksim Hicaz’, Tamburacı Osman Pehlivan’ın ‘Anadolu Kaşık Havası’, Emin Efendi’nin ‘Hale Makamı’, Kemani Amâ Recep’in ‘Çiftetelli Taksim’ plakları da yer alıyor. 

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN