Cumartesi günü Birleşik Krallık’ın farklı şehir ve kasabalarında toplanan göstericiler, Başbakan Keir Starmer hükümetinin sığınmacıları otellere yerleştirme uygulamasını durdurmasını talep etti. Mitinglere, ırkçılık karşıtı aktivistlerin karşı-gösterileri eşlik etti. İki grup arasında çıkan arbedeler, polis müdahalesiyle sonlandırıldı.
İngiliz medyasına göre protestolar, İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’daki şehir ve kasabalarda, aralarında Bristol, Liverpool, Londra, Mold, Perth ve County Antrim’in de bulunduğu birçok yerde gerçekleşti. BBC ve Sky News’in aktardığına göre Bristol’da çevik kuvvet ve atlı polisler, onlarca göçmen karşıtı gösterici ile yüzlerce karşı-göstericiyi ayırdı.
Merseyside polisinin The Guardian’a verdiği bilgiye göre Liverpool’da yapılan mitinglere yüzlerce kişi katıldı. Sarhoşluk, düzeni bozma, saldırı ve kavga gibi suçlar nedeniyle yaklaşık 11 kişi gözaltına alındı.
YÜKSEK MAHKEME KARARI VE HÜKÜMETİN YANITI
Ülke genelindeki protestolar, Yüksek Mahkeme’nin Essex’teki Epping’de bir otelin sığınmacıları geçici olarak barındırmasını engelleyen kararı sonrasında gerçekleşti. Karar, otelde kalan bir sığınmacının 14 yaşındaki bir kıza cinsel saldırıda bulunmakla suçlanmasının ardından Bell Otel’de haftalar süren protestoların ardından geldi.
Güvenlikten Sorumlu Devlet Bakanı Dan Jarvis, hükümetin Yüksek Mahkeme kararına itiraz edeceğini belirterek, “Bu parlamento dönemi sonuna kadar [2029’da] tüm sığınmacı otellerini kapatma taahhüdünde bulunduk, ancak bunu kontrollü ve düzenli bir şekilde yapmamız gerekiyor” dedi.
GÖÇ POLİTİKALARI VE RESMİ RAKAMLAR
Starmer hükümeti, başbakanlık döneminde rekor sayıda göçmen ve sığınmacının geldiğini gösteren resmi veriler ışığında göç politikaları nedeniyle eleştiriliyor. İçişleri Bakanlığı verilerine göre, Starmer’ın başbakanlığından bu yana 50.000’den fazla göçmen ve sığınmacı İngiliz Kanalı’nı küçük teknelerle geçti. Bu yolculuklar, çoğunlukla dayanıksız şişme botlarla yapılıyor ve bazıları ölümle sonuçlanıyor.
Mart ayı sonu itibarıyla Birleşik Krallık’ta yaklaşık 32.345 sığınmacı geçici olarak otellerde barındırılıyor. Bu yılın haziran ayı sonunda sığınma başvurusu sayısı 111.084’e ulaştı ve rekor kırdı.
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne (UNHCR) göre, Birleşik Krallık hükümeti sığınmacılara çoğunlukla çalışma hakkı tanımıyor, bu da onları barınma ve destek için hükümete veya ailelerine bağımlı hale getiriyor.
AŞIRI SAĞ VE REFORM UK’IN PLANLARI
Aşırı sağcı Reform UK partisinin lideri Nigel Farage, cumartesi günü düzensiz göçle mücadele planlarını açıkladı. Farage, The Times’a verdiği demeçte, “İnsanlara nazik olabiliriz, diğer ülkelere nazik olabiliriz ya da diğer ülkelere karşı çok sert olabiliriz... Yani [ABD Başkanı Donald] Trump bu noktayı oldukça kapsamlı bir şekilde kanıtladı” ifadelerini kullandı.
Farage, ayrıca ülkeye varanların tutuklanacağını, kullanılmayan askeri üslerde gözaltına alınacağını ve bazı ülkelerle yapılan ikili anlaşmalar çerçevesinde Afganistan, Eritre ve diğer menşe ülkelere geri gönderileceğini belirtti. Siyasetçi, Birleşik Krallık’ı hem Mülteci Sözleşmesi’nden hem de BM İşkenceye Karşı Sözleşmesi’nden çekme planını da dile getirdi.
GÖÇ VERİLERİ VE KANAL GEÇİŞLERİ
Oxford Üniversitesi Göç Gözlemevi verilerine göre, 2018–2024 arasında küçük teknelerle gelenlerin yüzde 70’i sadece altı ülkeden: İran, Afganistan, Irak, Arnavutluk, Suriye ve Eritre. Geçen yıl, İngiliz Kanalı’nı geçmeye çalışırken 73 kişi hayatını kaybetti; bu sayı önceki altı yılın toplamından fazla.
Yine de Birleşik Krallık, 2024’te en çok mülteciye ev sahipliği yapan ülkeler arasında (İran 3,8 milyon, Türkiye 3,3 milyon, Kolombiya 2,9 milyon) daha düşük rakamlara sahip.
