Yıla 2 bin 623 dolardan başlayan altın, bu güne kadar yüzde 33,36, parasal olarak da 870 dolar değer kazandı. Rekorlar serisine 2 bin 850 dolardan itibaren başlayan ve bazen gün içi birkaç kez rekor tazeleyen ons altında sayabildiğimiz rekor sayısı 25'e ulaştı. Analistler Trump ve küresel piyasalardaki belirsizlik ortamı oldukça satışların alımlarla karşılık bulacağını belirtti.
MİNE AÇAR
ABD’nin kredibilitesinin sorgulanması, dolardaki hızlı değer kaybı ve ticaret savaşları endişeleri belirsizlik ortamının artmasına neden oldu. Bu durum ons altındaki yükselişin devamını sağlayarak dün sabah saatlerinde ons fiyatını tarihi zirve olan 3 bin 498 dolar seviyelerine kadar taşıdı. Aynı dakikalarda gram altın fiyatları da 4 bin 304 liraya kadar çıktı. ABD Başkanı Donald Trump'ın arka arkaya yaptığı agresif açıklamalarla sene sonuna doğru beklenen hedef fiyatların öne çekilmesini sağladı. Altın, Merkez bankalarının altın alımlarını sürdürmesi ve tüm dünyada kurumsal yatırımcıların yanı sıra bireysel yatırımcıların da altın talebini artırmasıyla 3,5 ayda yüzde 33,36 artarak dün sabah itibariyle 3 bin 498 dolara kadar çıktı. Söz konusu süre içerisinde parasal artış ise 875 dolar oldu. 2 bin 850 dolardan itibaren seriye bağlanan rekorların sayısı da takip edebildiğimiz kadarıyla 25'e ulaştı. Son dönemlerde rekor sayılarında gün içi arka arkaya yeni rekorların kırılması da etkili oldu.
TRUMP-POWELL GERGİNLİĞİ ETKİLİ
Altın fiyatlarının son iki günde yoğun bir sıçrama kaydetmesinin bir diğer güçlü nedeni de Amerika Merkez Bankası'nın (FED) bağımsızlığının tartışılması oldu. Trump, faiz oranlarını düşürmediği için FED Başkanı Jeremy Powell'ı "büyük bir kaybeden" olarak tanımladı. Trump'ın Powell’e yönelik faiz eleştirilerine devam etmesi ülkenin kredibilitesine dair tartışmaları ön plana çıkardı. Trump, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, Powell'a "Büyük bir kaybeden olan Bay Çok Geç, faiz oranlarını ŞİMDİ düşürmezse ekonomide bir YAVAŞLAMA olabilir" diye seslendi. Bu yaşananlar da altına güç verirken ABD'de hisse senetleri ve doların değeri yeniden düşüşe geçti. Konu ile ilgili sosyal medya üzerinden de birçok yorum yapıldı. Ekonomistlerin yorumlarında Trump'ın uzun süredir Powell'ı görevden almak istediği, ancak ihmal ya da görevi kötüye kullanma durumları haricinde bağımsız kurumların kurul üyelerini görevden alma yetkisini sınırlayan 90 yıllık yüksek mahkeme içtihadı bulunduğu hatırlatıldı. Buna rağmen Trump'ın doğrudan bir meydan okuma gerçekleştirdiğine de dikkat çekildi.
ABD-ÇİN GERİLİMİ BİR DİĞER NEDEN
Rekorların seriye bağlanmasında ABD ve Çin arasındaki ticaret politikasına ilişkin müzakerelerde herhangi bir ilerleme kaydedilememesi de etkin rol oynadı. Bu durum risk iştahını olumsuz yönde etkiledi. Şu ana kadar olan açıklamalarda her iki ülkenin de uygulamada olan gümrük vergilerinden geri adım atmaması küresel ekonomilerde resesyon riskinin tartışılmaya devam etmesine neden oldu.
Çin Merkez Bankası Nisan ayı toplantısında kredi faiz oranlarını altıncı ay üst üste sabit tuttu. Bu adım da Çin Merkez Bankası'nın, para politikasında ek gevşeme adımlarından önce ABD ve Çin arasındaki ticaret anlaşmazlığının ekonomi üzerindeki etkilerini izlemede kalmayı tercih ettiği şeklinde yorumlandı. Merkez bankalarının her gün azar azar da olsa altın alımlarına devam etmesi de yeni rekorların kırılmasında etkili oldu.
YENİ HEDEF 4 BİN DOLAR
Analistler yakın zamanda altının ons fiyatında kar amaçlı düşüşlerin olabileceğini belirtiyor. Ancak bu durumun uzun soluklu olmayacağı ve belirsizlik ortamı devam ettikçe başta merkez bankaları olmak üzere altın fiyatlarının yukarı yönlü seyrini devam ettireceğini dile getiriyor. Yakın vadede aşağı yönlü hareketlerde ilk destek 3 bin 425 olarak hesaplanıyor. Bu seviyelerin kırılması durumunda 3 bin 340 ve ardından da 3 bin 300 dolar seviyeleri olası destek seviyeleri olarak veriliyor. Yukarı yönlü hareketlerde ise ilk direnç 3 bin 500. Bu seviyenin kırılması durumunda ikinci direnç 3 bin 560 ve sonrasında 3 bin 600 seviyeleri olası görünüyor. Analistlerin büyük çoğunluğu belirsizliklerin sürmesi ve risk iştahındaki azalmalarla birlikte 4 bin seviyelerinin de yeni hedef olarak akıllarda olması gerektiğine vurgu yapıyor. Uzmanlar altının yanı sıra İsviçre Frangı ve Japon Yeni'nin piyasalardaki belirsizliğin arttığı dönemlerde yatırımcıların güvenli liman talebinin öne çıktığı dinamiklerde değer kazanma eğiliminde olan iki para birimi olarak izlenebileceğine dikkat çekti.
MERKEZ BANKALARI ALTIN ALIYOR
Merkez bankalarının altına olan talepleri orta ve uzun vadede artmaya devam ediyor. Altın talebi, 2024'te, enflasyon korkusu ya da küresel ticaretin çöküşü gibi süregelen jeopolitik ve ekonomik belirsizliklerin etkisi, merkez bankaları ve özel yatırımcıların ilgisiyle daha önce görülmemiş seviyelere ulaştı. Merkez bankaları 2024'te de agresif alım stratejilerini sürdürerek art arda üçüncü kez 1000 tondan fazla altın satın aldı. 2023'te toplamda 1051 ton altın alan merkez bankaları geçen yıl 1045 ton altını rezervlerine ekledi. Altın rezervi, bir ülkenin para rezervlerinin merkez bankaları tarafından altın külçeleri şeklinde tutulan kısmı olarak tanımlanıyor. Söz konusu rezervler ekonomik belirsizliğe karşı bir koruma görevi görüyor ve kriz zamanlarında bir ödeme aracı olarak kullanılabiliyor. Aralık 2024 itibarıyla, dünya genelinde merkez bankalarının toplam 37 bin 775 ton altın rezervi bulunuyor. En fazla altın rezervine sahip ülke konumunda bulunan ABD'nin yaklaşık 8 bin 133,5 ton altını bulunuyor. Dünyanın en büyük altın üreticisi Çin, resmi olarak portföyün neredeyse yüzde 6'sına denk gelen yaklaşık 2 bin 279,6 ton altın bulunduruyor. ABD ile artan ticaret ve Tayvan gerilimleri nedeniyle Çin merkez bankasının altın alımlarına devam ettiği de biliniyor.
