Dünya ekonomisinde küresel güç dengesi değişiyor, ekonominin yeni devleri şekilleniyor. Öyle ki bu yeni şampiyonlar Japonya’yı tahtından ettiler. İşte ekonomide yeni 4 numara olan o ülkeler…
Küresel ekonomide dalgalanmaların sürdüğü bir dönemde dikkat çeken bir başarıya imza atan Kaliforniya, 2024 yılında nominal GSYH’si 4,1 trilyon dolara ulaşarak Japonya’yı geçti. IMF ve ABD Ekonomik Analiz Bürosu verilerine göre, Japonya’nın 4,02 trilyon dolarlık ekonomisini geride bırakan eyalet, artık yalnızca ABD, Çin ve Almanya’nın ardından dünyanın en büyük dördüncü ekonomisi konumunda yer alıyor.
“KALİFORNİYA SADECE YARIŞMIYOR, HIZI BELİRLİYOR”
Kaliforniya Valisi Gavin Newsom, ekonomik başarının ardından yaptığı açıklamada şu sözlere yer verdi:
“Kaliforniya sadece dünyayla yarışmıyor, biz hızı belirliyoruz. Ekonomimiz, insanlara yatırım yaptığımız, sürdürülebilirliği önceliklendirdiğimiz ve inovasyona inandığımız için büyüyor.”
KALİFORNİYA, EN HIZLI BÜYÜYEN EKONOMİ OLDU
2024 yılında yüzde 6’lık nominal büyüme oranı yakalayan Kaliforniya, bu oranla ABD (%5,3), Çin (%2,6) ve Almanya (%2,9) gibi dev ekonomilerin önüne geçti. Bu gelişme, eyaletin yalnızca büyüklükte değil, büyüme hızında da öne çıktığını gösteriyor.
KALİFORNİYA EKONOMİSİNİN GÜCÜ NEREDEN GELİYOR?
Vali Newsom, eyaletin bu başarısının arkasındaki temel faktörleri şöyle sıraladı:
- Artan nüfus ve yüksek tüketim gücü
- Rekor düzeyde turizm harcamaları
- Yüksek teknoloji, tarım ve imalat sektörlerindeki üretim artışı
- Girişimcilik ve sermaye yatırımlarındaki yoğunluk
Ayrıca Kaliforniya, sürdürülebilir kalkınmaya odaklanan politikaları ve yeniliğe açık iş ortamı sayesinde yatırımcılar için cazip bir merkez haline geldi.
EN BÜYÜK EKONOMİLER
- Amerika Birleşik Devletleri – 29,18 trilyon dolar
- Çin – 18,74 trilyon dolar
- Almanya – 4,65 trilyon dolar
- Kaliforniya (ABD) – 4,1 trilyon dolar
- Japonya – 4,02 trilyon dolar
KÜRESEL GÜÇ DENGELERİ DEĞİŞİYOR MU?
Kaliforniya'nın ekonomik yükselişi, eyalet düzeyinde dahi ülkeleri geride bırakabilecek güçte ekonomilerin ortaya çıktığını gösteriyor. Bu gelişme, küresel düzeyde yeni bir ekonomik denge oluşabileceğinin sinyalini veriyor.