İzmir'de yaşanan ve tüm ülkeyi yasa boğan Hacer Çağla Çetinalp (14) cinayeti davasında verilen 15 yıllık hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı.
Kararda yer alan detaylar, cinayetin anlık bir olay olmadığını, sanık U.E.Y. tarafından aylar öncesinden planlandığını gösteriyor.
Katil zanlısının, cinayeti işleme kararını olaydan yaklaşık iki ay önce aldığı ve bu süreçte internet üzerinden bir dizi ürkütücü arama yaptığı belirlendi.

BİR CİNAYETİN KORKUNÇ SANAL İZLERİ
Sanığın dijital izleri, cinayete giden yolun ne kadar soğukkanlı bir şekilde inşa edildiğini kanıtlar nitelikte. U.E.Y.'nin internet geçmişinde 'kan lekesi çıkan şeyler', 'tabanca fiyatları', 'silah', 'İzmir silah dükkanı' ve 'lateks pudrasız eldiven' gibi aramaların yanı sıra, 'boğarak öldürmek', 'çıplak elle adam öldürme sanatı' gibi kan dondurucu başlıklara sahip forum sayfalarını ziyaret ettiği ortaya çıktı.
Ayrıca, zanlının cinayet için 'balta', 'satır', 'çekiç', 'testere', 'bıçak seti' ve 'elektrikli matkap' gibi araçların yer aldığı bir alışveriş listesi hazırladığı da tespit edildi.

Hacer Çağla Çetinalp ve U.E.Y.
OLAY GÜNÜNÜN KORKUNÇ DETAYLARI
15 Haziran 2024 tarihinde meydana gelen olayda, Hacer Çağla Çetinalp eski erkek arkadaşı U.E.Y. ile babasının evinde buluştu.
İkili arasında kıskançlık nedeniyle çıkan tartışma, cinayetle sonuçlandı.
U.E.Y.'nin, Hacer Çağla Çetinalp'i 100'den fazla bıçak darbesiyle öldürdüğü belirlendi.
Gerekçeli kararda yer alan bilgilere göre, sanığın olay günü de temizlik eldiveni aldığı ve cinayeti planlı bir şekilde gerçekleştirdiği vurgulandı.
Hacer Çağla Çetinalp'in babası, eve döndüğünde kızını kanlar içinde bulmuş, sağlık ekiplerinin tüm çabalarına rağmen genç kız kurtarılamamıştı.

YARGITAY SÜRECİ VE CEZA GEREKÇESİ
İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, soruşturma sonucunda U.E.Y. hakkında 'Çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi tasarlayarak öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep etmişti.
Ancak mahkeme heyeti, sanığın cinayeti tasarlayarak işlediğine hükmetse de, yaşını göz önünde bulundurarak müebbet hapis cezasını en üst sınır olan 15 yıla çevirdi.
Bu karar, adalet arayışında olan kamuoyunda tartışmalara yol açtı.
Cinayetin önceden tasarlanmış olduğu ve soğukkanlılıkla işlendiği gerekçeli kararla sabitlenirken, cezanın yaşı nedeniyle indirilmesi, pek çok kişinin Türkiye'deki çocuk cinayetleri cezaları konusunu yeniden gündeme getirmesine neden oldu.
