Ünlü tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, Şubat, Mart ve Nisan aylarında ülkeyi vuran zirai don felaketinin boyutlarını gözler önüne serdi. Kayısıdan fındığa, üzümden patatese kadar sayısız üründe büyük hasar olduğunu belirten Yıldırım, "Bunun faturası ağır olur" diyerek hem üreticiyi hem de tüketiciyi bekleyen zorlu sürece işaret etti: Üretim düşecek, gıda fiyatları kaçınılmaz olarak artacak, ihracat darbe alacak.
Türkiye tarımı, son 3 ayda üst üste yaşanan ve nisan ayında zirveye ulaşan zirai don felaketiyle sarsıldı. Tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım'ın detaylı analizi, durumun vehametini ve olası sonuçlarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Ülkenin dört bir yanından üreticilerin "çığlıkları" yükselirken, yaşanan bu doğal afetin faturasının sadece çiftçiye değil, tüm topluma yansıyacağı anlaşılıyor.
ÜÇ AYDA ÜÇ KEZ VURDU, HASAR KATLANDI!
Yıldırım'ın aktardığına göre, felaket tek seferlik değildi. Şubat ayında Adana, Mersin, Hatay'da başlayan don olayları, Mart'ta Ege'deki üzüm bağlarını vurdu. Ancak asıl yıkım, 10-13 Nisan tarihleri arasında ülke genelinde yaşanan ve Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı'nın "Son 30 yılın en düşük sıcaklıkları kaydedildi, 2014'ten bu yana en büyük don felaketi" olarak tanımladığı olayla geldi. Sıcaklığın yer yer -15 dereceye kadar düştüğü bu dönemde, özellikle Mart ayındaki anormal sıcaklar nedeniyle erken uyanan ve çiçek açan meyve ağaçları ile erken ekilen ürünler, dona karşı savunmasız yakalandı ve zarar katlanarak büyüdü.
HANGİ ÜRÜNLER, HANGİ BÖLGELER ETKİLENDİ?
Felaketin coğrafi bir ayrımı yok; doğudan batıya, kuzeyden güneye tüm bölgeler etkilendi. Yıldırım'ın ve gelen bilgilerin işaret ettiği başlıca hasarlar şunlar:
- Malatya: Dünya lideri olduğumuz kayısı üretimi merkezinde hasar çok büyük.
- Manisa/Ege: Yine dünya lideri olduğumuz Sultaniye üzüm bağları ciddi zarar gördü.
- Karadeniz (Ordu, Giresun, Sakarya): Fındıkta %50'ye varan zarar tahminleri yapılıyor.
- İç Anadolu (Amasya, Niğde, Karaman, Konya, Çorum): Elma, kiraz, ceviz, patates, erken ekilen şekerpancarı, kanola, buğday gibi birçok üründe hasar var.
- Akdeniz (Adana, Mersin, Hatay): Limon, narenciye, karpuz, patates ve diğer sebzeler zarar gördü.
- Diğer Bölgeler (Bursa, Kahramanmaraş, Burdur, Elazığ, Tokat, Tekirdağ vb.): Şeftali, nektarin, erik, zeytin, incir, armut, kiraz, ceviz, badem, dut gibi sayısız meyve ve tarla ürününde çeşitli oranlarda hasar tespit edildi.

SONUÇLAR NE OLACAK? FATURA KİME ÇIKACAK?
Ali Ekber Yıldırım'ın "faturası ağır olur" uyarısı, şu acı gerçekleri işaret ediyor:
- Üretim Düşecek: Hasar gören ürünlerde rekolte kaybı yaşanacak.
- Fiyatlar Artacak: Arzın azalması, iç piyasada özellikle meyve ve sebze fiyatlarında ciddi artışlara neden olacak. Bu durum, zaten yüksek olan gıda enflasyonunu daha da körükleyecek. Tüketici, daha pahalı gıdaya ulaşmakta zorlanacak.
- İhracat Etkilenecek: Kayısı, fındık, üzüm gibi geleneksel ihraç ürünlerindeki miktar ve kalite düşüşü, ihracat gelirlerini olumsuz etkileyecek.
- Çiftçi Zor Durumda: Üretim maliyetlerini yapmış ancak ürününü kaybetmiş çiftçi, ciddi bir ekonomik çıkmaza girecek.
ÇİFTÇİNİN TALEPLERİ VE ÇAĞRILAR
Bu ağır tablo karşısında TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, Ziraat Bankası ve TARSİM'e borç erteleme ve hassasiyet çağrısı yaparken, çiftçilerin temel talepleri ise "doğal afet ilanı, zararların karşılanması, borçların faizsiz ertelenmesi ve yeni destekler" olarak öne çıkıyor.
Türkiye, son yılların en büyük zirai don felaketlerinden biriyle yüzleşirken, hem üreticilerin yaralarının sarılması hem de tüketicilerin artan fiyatlar karşısında korunması için atılacak adımlar büyük önem taşıyor. Felaketin tam bilançosu önümüzdeki günlerde daha da netleşecek.


