Hepsi cinayet mahallinde

Hepsi cinayet mahallinde

Suç örgütü lideri Sedat Peker’in ifşaatlarında, gazeteci Kutlu Adalı’nın KKTC’de öldürülmesine dair çarpıcı iddialar kamuoyunda etki yarattı. 25 yıl karanlıkta kalan cinayete ilişkin işaret edilen eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi’den, Korkut Eken’e kadar tüm isimler “Ada’daydık” dedi. Ancak cinayete ilişkin bilgilerinin olmadığını söyledi. Savcıların, beyanatlarla, ithamlarla devam eden süreci soruşturma dosyasına dönüştürmesi gerektiği belirtildi.

Türkiye’nin gündeminden üç haftadır düşmeyen videolarda Sedat Peker, 1996’da KKTC’de şüpheli şekilde katledilen gazeteci Kutlu Adalı için kendisine gelindiğini ve kardeşi Atilla Peker’i önerdiğini iddia etti.

Bu ifadelerin ardından gözaltına alınan Atilla Peker, cinayete ilişkin iddialarının yer aldığı dilekçeyi savcılığa teslim etti. Sedat Peker’in iddialarında ismi geçen eski Jandarma Genel Komutanı Galip Mendi, eski MİT’çi Korkut Eken ve Atilla Peker’in ziyarete geldiğini doğruladı.

İDDİALAR ORTAYA SAÇILDI, GÖZLER YARGI AŞAMASINA ÇEVRİLDİ

Görüşmede Adalı’nın isminin geçmediğini kaydeden Mendi “Olaydan önce Ada’ya geldi. Beni tanıdığı için yanıma uğradı” dedi.

Atilla Peker’in anlattığı gibi Kıbrıs’a birlikte gittiklerini anlatan Eken de “Öldürülmesiyle alakam yok. PKK’nın oradaki faaliyetlerine ilişkin inceleme yaptım” diye konuştu.

“Adalı olayının faillerini bilenler benim ilgim olmadığını biliyorlardır” ifadesini kullanıp suç duyurusunda bulunacağını söyledi. İki haftada yaşananlar bu aşamada yargı aşamasının başlaması gerektiğini gösterdi.

karar-manset.jpg

Suç örgütü lideri Peker’in 25 yıl önce Kıbrıs’ta katledilen gazeteci Kutlu Adalı cinayetine ilişkin ortaya attığı iddialarda yer alan tüm isimler Ada’daki görüşmeleri doğruladı. Dikkat çeken ifadeler, olaya dair soruşturma başlatılması gerektiğini gösterdi. İlk adım Kıbrıs’ta atıldı, KKTC Meclisi Araştırma Komitesi kurdu.

26 gündür yayımladığı videolarda ortaya attığı iddialarla Türkiye’nin konuştuğu suç örgütü lideri Sedat Peker, 1993’te evinin önünde bombalı saldırı ile ölen Uğur Mumcu ve 1996 Lefkoşa’da öldürülen gazeteci Kutlu Adalı cinayetlerine ilişkin eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar ve eski MİT mensubu emekli Yarbay Korkut Eken’i işaret etmişti. Peker, Adalı cinayeti öncesi Eken’in kendisinden “İki profesyonel” istediğini ileri sürmüş ve kardeşi Atilla Peker’i önerdiğini ifade etmişti. “Allah o insanın kanını bize nasip etmedi” diyen Peker “Denk gelinemedi. Korkut abiyle konuştuk. Dedi, ‘Sonra gideceğiz’. Onlara bağlı başka bir ekip öldürmüş. Karşılaştık Korkut abiyle, ‘Halloldu o iş’ dedi” iddiasını ortaya attı.

Bu itirafın ardından Atilla Peker, önce ruhsatsız silah bulundurmaktan gözaltına alınıp serbest bırakıldı, daha sonra Adalı cinayetine ilişkin ifade verdi. Atilla Peker, Adalı’yı öldürmek için Eken’le Kıbrıs’a gittiklerini itiraf etti. Peker “Kıbrıs’ta Sivil Savunma Daire Başkanlığı’na gittik. Orada Kurmay Albay Galip Mendi ile tanıştım. Sonrasında yan odada Korkut Eken Uzi marka silahı bana verdi, bu silahın nasıl kullanılacağını ve susturucunun nasıl sökülüp takılacağını bana öğretti” ifadelerini kullanmıştı.

Peker, Eken’in İstanbul’da gerçekleşen sonraki bir görüşmede kendisine “Atilla biz Kıbrıs işini hallettik biliyor musun” dediğini aktarmıştı. Suikaste ilişkin itiraflar konuşulurken, olayın tanıkları da Kıbrıs’taki görüşmeleri doğruladı ancak cinayete dair bilgilerinin olmadığını savundu.

15 Temmuz sonrası Jandarma Genel Komutanlığı da yapan Emekli Orgeneral Mendi, Sözcü yazarı İsmail Saymaz’a konuştu. Mendi, Eken ve Peker’in Kıbrıs’ta kendisini ziyaret ettiğini belirterek “Adalı’nın ismi bile geçmedi sohbetimizde. Sadece PKK ile ilgili bilgi verildi” dedi.

Peker’in Kıbrıs’a bir kez gittiğini söyleyen Mendi, Eken’in de iki kez gittiğini ifade etti. Mendi “Kutlu Bey, birkaç defa ‘Sivil Savunma’nın aracı burada ne arıyor?’ gibi yazılar yazdı. Çocuğumun üstüne yemin ediyorum, kendisini tehdit etmedim. Kendisi bizim halk örgütündeydi. Tatbikatta merhabalaştık. Sadece Kıbrıslı bir kişiden, dediklerinin doğru olmadığını telefonla ona bildirmesini istedim” diye konuştu.

Gazeteci Saygı Öztürk’e konuşan Eken de “O gazeteciyi tanıyorsam, biliyorsam şerefsizim. Öldürülmesiyle de da alakam yok” iddiasında bulundu ve Atilla Peker’le Kıbrıs’a gittiğini doğruladı.

Peker’i Kıbrıs’a çağırdığını bildiren Eken “PKK’nın oradaki faaliyetlerine yönelik 3-5 günlük bir inceleme yaptım. PKK’nın yaralılarını Kıbrıs’a götürdüğünü tespit ettik. Rum Kesimi’nde tedavi edildikten sonra Yunanistan’da bulunan Lavrion kampına teröristler sevk ediliyordu. Bunları ben raporladım ve Kolordu Komutanı Hasan Kundakçı paşama verdim” dedi.

İddialara ilişkin savcıların harekete geçmesi yönündeki çağrılar artarken, konunun günlerdir tartışıldığı KKTC’de ilk adım atıldı. Kıbrıs Postası’nın aktardığına göre Adalı cinayeti ile ilgili ortaya atılan iddiaların ardından Kuzey Kıbrıs’ta Meclis Araştırma Komitesi kuruldu. KKTC’de Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Meclis Grubu’nun sunduğu Meclis Araştırma Komitesi kurulması önergesi, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda görüşülüp oy birliği ile kabul edildi.

KKTC’nin eski başbakanlarından Ferdi Sabit Soyer de Gazete Duvar’a yaptığı açıklamada “Adalı cinayetinin yeni bulgularına dört elle sarılalım” çağrısında bulundu. CTP’nin yayın organı Yeni Düzen gazetesinde köşe yazarlığı yapan Adalı, 6 Temmuz 1996’da gece saatlerinde evinin önünde uğradığı silahlı saldırı sonucu öldürülmüştü.

‘AK PARTİ’DE ÇOĞUNLUK SORUŞTURMA İSTİYOR’

AK Parti içinde birçok ismin ‘Peker’in iddialarından ve MHP ile koalisyondan rahatsız olduğu’, ‘MHP’yle bağlara zarar verse bile’ suçlamalar konusunda soruşturma açılmasını istediği iddia edildi. Amerikan haber kuruluşu Bloomberg’e konuşan üst düzey bir AK Partili yetkili, parti içindeki çoğunluğun iddialara dair soruşturmadan yana olduğunu söyledi.

PEKER HAKKINDA YAKALAMA KARARI: ERDOĞAN KONUŞTU YARGI HAREKETE GEÇTİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Sedat Peker hakkında yakalama kararı çıkardı. Bu adımın, Cumhurbaşkanı’nın yaşananlara ilişkin 24 gün sonra yaptığı açıklamadan sonra gelmesi dikkat çekti. CHP’li Murat Emir “Yargı, olan biteni günlerdir dizi izler gibi izliyordu. Cumhurbaşkanı konuşunca rahatlamış olmalılar ki; ‘Bir şey yapalım’ demişler.

İddialarla ilgili soruşturma açmak yerine en kolay yolu seçip, yurt dışına kaçmış birine yakalama kararı çıkartmışlar” eleştirisinde bulundu. Ayrıca Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre Peker’e koruma kararına ilişkin yazışmaları, sonradan meslekten ihraç edilen dönemin Kadıköy Emniyet Müdürü Nurettin Demir’in 2015 yılında başlattığı belirtilerek “Koruma kararında FETÖ izi tespit edildi” denildi. Koruma kararının 2016, 2017, 2018 ve 2019’da dört kez uzatıldığı belirtildi.

Peker’in, hakkında başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınacağını öğrenince Ocak 2021’de yurtdışına çıktığı, koruma kararının ise Eylül 2020’de kaldırıldığı kaydedildi. 2017’de dönemin İstanbul Emniyet İstihbarat Şube Müdürü Özgür Taşdemir’in İstanbul Valiliği’ne ‘DHKP-C’nin Okmeydanı’nda Peker’e ait kumarhaneye saldırılar düzenleyebileceği’ uyarısının yer aldığı bir tutanak gönderdiği ifade edildi. Kumarhane işletmenin yasak olmasına karşın, koruma kararında bu gerekçenin yer alması dikkat çekti.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (4)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
4 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN