BÜŞRA CEBECİ
Son dönemde kötü muamele iddialarıyla gündeme gelen Geri Gönderme Merkezleri bu kez de bir başka çarpıcı suçlamayla karşı karşıya. İki Türkmenistan vatandaşı Alishar Sahatov ve Abdylla Orusov, 24 Temmuz’dan bu yana kayıp. Uluslararası koruma başvurusuyla ülkemize sığınan iki kişi, yaklaşık üç ay önce Sinop’taki Göç İdaresi’ne oradan Edirne Geri Gönderme Merkezine (GGM) sevk edildi. Sehatov’un avukatı Gülden Sönmez’in aktardığına göre; Edirne GGM, şahısları serbest bıraktı ancak Sehatov ve Orusov’dan haber alınamıyor. Üstelik Anayasa Mahkemesi, 14 Temmuz 2025’te Alisher Sahatov’un sınır dışı edilmesi halinde yaşam hakkı ve maddi-manevi bütünlüğüne yönelik ciddi tehlike bulunduğu gerekçesiyle işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar verdi. Mahkeme, bu kararın kaldırılmasına veya davanın düşmesine kadar sınır dışı işleminin uygulanmamasını hükme bağladı.
OLAĞANÜSTÜ SÜREÇ
KARAR’a konuşan Gülden Sönmez “Müvekkilimin serbest bırakıldığını belgeleyen hiçbir resmi evrak bize gösterilmedi. Hayati tehlikesi olan iki insan ortada yok” dedi. Sahatov’un eşi, kocasının bulunması amacıyla savcılığa başvurdu. Savcılık, soruşturma açtı ancak kısa sürede “takipsizlik” kararı vererek dosyayı kapattı. Avukat Sönmez, sürecin olağanüstü hızlı ilerlediğine dikkat çekerek müvekkilinin nerede olduğuna dair hâlâ hiçbir bilginin paylaşılmadığını vurguladı. Sönmez, durumu Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na da bildirdiğini sözlerine ekledi. Başvuruda “Alishar Sahatov, Türkmenistan’a gönderilmesi halinde işkence, keyfi gözaltı ve ölüm riski altında” denildi.
BENZER VAKA ENDİŞESİ
Aynı süreçte kaybolan Orusov’un da benzer bir akıbetle karşılaşabileceğine dair endişeler dile getirildi. Sahatov, 2021’den bu yana Türkmenistan hükümetini eleştiren açıklamalar yapmış; protesto ve çevrim içi yayınlarla halkın yaşadığı sorunları gündeme taşımıştı. Bu nedenle hem kendisi hem ailesi defalarca tehdit edildi, konsolosluk işlemleri engellendi ve fiziki saldırıya uğradı.
2023’te Türkiye’den sınır dışı edilen Türkmenistan uyruklu Farhad Durdyyew’dan da bir daha haber alınamamıştı. Sahatov ve Orusov’un kaybolması, benzer bir sürecin tekrarlanabileceği kaygısını artırıyor. İki ismin, Türkmenistan istihbaratına yasa dışı şekilde teslim edildiği de iddialar arasında.
