Türkiye'nin en büyük, dünyanın ise en büyük sodalı gölü olan Van Gölü'nde son yıllarda görülen kuraklık, göl seviyesinde ciddi düşüşlere yol açtı. Göl sularının çekilmesiyle birlikte birçok tarihi kalıntı ve dünyanın en büyük mikrobiyalitleri (biyolojik kökenli kaya oluşumları) gün yüzüne çıktı.
Çekilmenin en fazla hissedildiği bölgelerden biri olan Erciş kıyıları, durumun vahametini gözler önüne seriyor. Bölgede yaşayan doğa fotoğrafçısı Ferzende Coşar, yaklaşık 17 yıl önce çektiği fotoğraflarla güncel durumu karşılaştırarak, çekilmenin artık sadece yıllarla değil, son iki yıl içinde bile hızla ilerlediğini gösterdi.
Hâlâ neyi bekliyoruz, suyun tamamen bitmesini mi!
Sapanca Gölü’nde çifte gündem! Manzara büyülüyor ama su seviyesi alarm veriyor
SULAR ALTINDA OLAN İSKELE KARAYA ÇIKTI
İlk fotoğraflarda sular altında olan bir iskelenin, güncel fotoğraflarda tamamen karaya çıktığı ve daha önce göl suları ile kaplı olan alanlarda otların yetişmeye başladığı görüldü. Coşar, çekilmeyi yakından izlediklerini belirterek şu açıklamayı yaptı:
"Yaklaşık 17 yıl önce çektiğim fotoğraf ile şimdiki arasında büyük fark var. Ancak artık sadece yıllar değil, son 2 yıl içinde bile gölün daha fazla çekildiğini görüyoruz. Van Gölü giderek geriliyor biz de bunu gözlerimizle ve fotoğraflarımızla net bir şekilde izliyoruz."

VATANDAŞLARIN PLAJ OLARAK KULLANDIĞI ALAN KAYBOLDU
Coşar, göldeki çekilmenin vahim bir düzeyde olduğunu vurgulayarak, geçmişte aktif olarak kullanılan alanların nasıl kaybolduğunu anlattı:
"Yıllar önce herkes buralara gelip balık tutar ve balıkçılık yapardı. Hatta sahil koruma ekipleri de botlarını bu görmüş olduğunuz iskeleye bağlardı. Küresel ısınmadan dolayı gölün çekilmesiyle birlikte şu an gördüğümüz alanda daha önce çektiğimiz fotoğraflara baktığımızda müthiş bir fark var arada. Önümüzdeki yıllarda yeterince yağış yağmazsa daha kötü bir manzarayla karşı karşıya kalmamız kaçınılmazdır. Göldeki çekilmeyi artık herkes bariz bir şekilde görebiliyor. 2 yıl önce çektiğimiz fotoğraflar ve bugün çektiğimiz fotoğraflar arasında bile büyük bir fark var. Göldeki çekilme çok vahim bir durumdadır. Bunu herkes görüyor ve biliyor. Burası geçmiş yıllarda gölün en gözde yerlerinden biriydi. Vatandaşlar burayı plaj olarak kullanıyordu."

BUHARLAŞMA YAĞIŞI KATLADI
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş, yaşanan kuraklık ve artan sıcaklıkların gölde ciddi su kaybına neden olduğunu doğruladı. Türkiye’nin 3 bin 712 kilometrekarelik yüzey alanına sahip en büyük gölünün hızla küçüldüğünü belirten Dr. Akkuş, gölün hidrografik özelliklerine dikkat çekti:
"Van Gölü kapalı bir havza olduğu için dışarıdan hiçbir su girişi yok. Göle sadece kar ve yağmur sularıyla su girişi oluyor, gölden su çıkışı ise yalnızca buharlaşmayla gerçekleşiyor. Ancak geçtiğimiz yıl kış aylarında yağışlar mevsim normallerinin çok altında kaldı. Özellikle şubat ayında yağışlarda yüzde 60 oranında azalma yaşandı."
Dr. Akkuş, düşen yağışlara ek olarak yaz aylarındaki mevsim normallerinin üzerindeki sıcaklıkların buharlaşmayı katladığını vurguladı:
"Adeta göle giren her bir damla suya karşılık gölden 5-6 altı damla su buharlaşarak uzaklaştı. Hal böyle olunca maalesef geçmişte sular altında kalan yerler bugün tamamen karaya çıkmış bir vaziyette. Gölün çekilmesinin en iyi göstergesi aslında göl kenarında kurulu olan iskeleler. Fazla değil 5- 10 sene önce tamamen suyun içerisinde olan iskeleler geçmiş yıllarda tamamen karaya çıktı. Bu yıl ise artık göle olan uzaklığı artık kilometrelerce uzakta karada kaldı. Bu durum Van Gölü’ndeki çekilmenin boyutlarını açıkça gösteriyor."
