Sıcak yaz günlerinin vazgeçilmezi dondurma, son dönemde sağlık uzmanlarının ve akademisyenlerin odağında.
Özellikle paketli dondurmaların içeriği üzerine yapılan tartışmalar, tüketicilerin kafasını karıştırıyor.
Sosyal medyada yayılan uyarı videoları, geleneksel dondurma tarifinin dışına çıkan ticari ürünlerin olası sağlık risklerini gündeme getiriyor.
UZMANINDAN KRİTİK UYARI: TİCARİ DONDURMALARDAKİ GİZLİ TEHLİKELER
BBC Türkçe'de yer alan habere göre, gastroenteroloji uzmanı Dr. Işıl Tuzcuoğlu, geleneksel dondurmanın süt, şeker ve doğal salep içerdiğini ve ölçülü tüketildiğinde zararsız olduğunu belirtiyor.
Ancak Dr. Işıl Tuzcuoğlu, ticari dondurmalar olarak tanımladığı ürünlerde süt yerine süt tozu, şeker yerine glikoz şurubu veya fruktoz şurubu gibi maddelerin kullanılmasına dikkat çekiyor.
Ayrıca meyve yerine aroma vericiler, kıvam artırıcılar ve bitkisel yağların da bu ürünlerde yaygın olarak kullanıldığını ifade ediyor.
Uzmana göre bu tür içerikler, karaciğer, kalp ve damar sağlığını olumsuz etkileyebilir.
TÜKETİLEN DONDURMALARIN YÜZDE 90'I RİSKLİ Mİ?
Dr. Işıl Tuzcuoğlu'nun açıklamalarına göre, piyasada bulunan dondurmaların yaklaşık yüzde 90-95'i bu şekilde üretiliyor.
Bu durumun hem paketli dondurmalar hem de bazı pastane ve kafelerde satılan ürünler için geçerli olduğunu belirten Dr. Işıl Tuzcuoğlu, doğal yöntemlerle üretim yapan ve bunu belgeleyebilen işletmelerin de varlığına vurgu yapıyor.
Bu bilgiler, tüketicilerin dondurma alırken dikkat etmesi gerekenler konusunda farkındalığı artırıyor.
'PAKETLİ ÜRÜN KÖTÜDÜR' GENELLEMESİNE AKADEMİK İTİRAZ
Orta Doğu Teknik Üniversitesi Gıda Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Hami Alpas ise 'paketli ürün kötüdür' genellemesinin yanlış olduğunu savunuyor.
Prof. Dr. Hami Alpas, paketli ürünlerin yasal zeminde, belirli kodeks ve mevzuatlar dahilinde, üretici sorumluluğunda imal edildiğini belirtiyor.
Türk Gıda Kodeksi Dondurma Tebliği'nin, dondurmanın tanımını, üretim şeklini ve içeriklerini net bir şekilde belirlediğini ifade eden Prof. Dr. Hami Alpas, bu tür ürünlerin 'kimlikli ürün' olduğunu vurguluyor.
AÇIKTA SATILAN DONDURMALARDAKİ GIDA GÜVENLİĞİ RİSKİ
Başkent Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü'nden araştırma görevlisi Feyza Kaya Özçağlar da Prof. Dr. Hami Alpas'ın görüşlerini destekliyor ve paketli dondurmaların izlenebilirliği konusunda avantajlı olduğunu dile getiriyor.
Feyza Kaya Özçağlar, açıkta satılan dondurmalarda gıda güvenliği riskinin daha yüksek olduğunu, zira sütün nereden temin edildiği, nasıl işlendiği, sterilizasyon ve soğuk zincir gibi kritik süreçlerin takibinin zor olduğunu belirtiyor.
Prof. Dr. Hami Alpas da açıkta satılan dondurmalarda çapraz kontaminasyon riskine ve satıcıların kişisel hijyenine dikkat edilmesi gerektiğini vurguluyor.
KATKI MADDELERİ VE ÇOCUK SAĞLIĞI İLİŞKİSİ
Sosyal medyada yayılan bir başka uyarı ise, paketli dondurmalardaki katkı maddelerinin çocuklarda dikkat ve hiperaktivite bozukluğuna yol açabileceği yönünde.
Araştırma görevlisi Feyza Kaya Özçağlar, bu iddiayı sadece dondurmayla sınırlamanın manipülatif olacağını belirtiyor.
Feyza Kaya Özçağlar, içeriği şeffaf olmayan ve sürekli tüketilen herhangi bir ürünün, çikolata gibi diğer gıdaların da benzer sorunlara neden olabileceğini ifade ediyor.
Prof. Dr. Hami Alpas ise, katkı maddelerinde miktarın önemine vurgu yaparak, tüketicilerin ürün etiketlerini okuyarak bilinçli tercihler yapması gerektiğini belirtiyor.
KARLANMIŞ DONDURMA UYARISI VE ÜRETİM KALİTESİ
Prof. Dr. Hami Alpas, dondurma alırken dikkat edilmesi gerekenler arasında donmuş ürünlerdeki mikrobiyolojik bozulmaların duyularla fark edilemeyeceğini ve çözülüp tekrar dondurulmuş ürünlerden kaçınılması gerektiğini belirtiyor.
Özellikle karlanmış dondurmaların tüketilmemesi konusunda uyarıda bulunuyor. Bu durum, dondurma nasıl saklanmalı sorusunu da akıllara getiriyor.
BİR DONDURMA USTASINDAN İDEAL TARİF VE DENETİM VURGUSU
Peki, gerçek dondurma nasıl olmalı? Samsun'da dondurma ustalığı yapan Ahmet Yıldız, ideal dondurmanın inek ve manda sütü karışımıyla, yaklaşık yüzde 20 oranında toz şeker, doğal salep ve isteğe bağlı olarak meyve veya kakao ile hazırlandığını belirtiyor.
Sütün ağır kokusunu almak için vanilya da eklediklerini ifade eden Ahmet Yıldız, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın üretimlerini sıkı bir şekilde denetlediğini vurguluyor.
Düzenli numune alımları ve cezai yaptırımlar sayesinde, dondurma üreticilerinin kaliteden ödün veremediğini dile getiren Ahmet Yıldız, tüketicinin 'gurme' gibi olduğunu ve hile yapıldığında bunu anlayacağını belirtiyor.
Bu bilgiler, ev yapımı dondurma meraklıları için de yol gösterici olabilir.
