Soğuk hava şartlarında çamaşırları kurutmak çoğu zaman zorlu bir süreç haline geliyor ve bu durumda pek çok kişi radyatörlerin sıcaklığından faydalanmayı tercih ediyor. Ancak enerji uzmanları, bu yaygın ev pratiği konusunda ciddi uyarılarda bulunuyor. İngiliz tüketici dergisi Kış aylarında yaygın olarak kullanılan o çamaşır kurutma tekniği uzmanların radarına takıldı. Pratik ve ucuz görünüyor ama tehlike ben buradayım diye bağırıyor. Hem enerji faturasını artırıyor hem de evde nem ve küf oluşumu gibi ciddi sağlık sorunlarına davetiye çıkarıyor. İşte tüm detaylar…
RADYATÖRÜN ÜZERİ ISLAK BARİYERE DÖNÜŞÜYOR
Uzmanlar, radyatörlerin temel amacının odaya yayılan sıcak hava ile oda sıcaklığını ayarlanmış bir seviyede sabit tutmak olduğunu hatırlatıyor. Islak çamaşırların bu süreçteki rolü ise son derece olumsuz. Radyatörün üzerine asılan ıslak giysiler, ısı kaynağı ile oda arasına kalın ve nemli bir bariyer oluşturuyor. Bu bariyer, sıcak havanın odaya etkili bir şekilde yayılmasını engelliyor.
ENERJİ FATURALARI TAVAN YAPIYOR
Radyatörün termostat ayarı (örneğin 20 derece) ne olursa olsun, oda bu sıcaklığa ulaşana kadar sistem sürekli çalışmaya devam eder. Uzmanlar, ıslak kıyafetlerin sıcaklığı kesmesi nedeniyle, ısıtma sisteminin odayı istenen dereceye getirebilmek için çok daha uzun süre ve daha fazla eforla çalışmak zorunda kaldığını vurguluyor. Islak giysilerin yarattığı bu engel, kazanın gereğinden fazla enerji harcamasına neden oluyor. Sonuç olarak, bu "bedava" kurutma yöntemi, haneye daha yüksek enerji faturaları, tam olarak ısınamamış bir ev ve beraberinde başka sorunları getiriyor.
NEM VE KÜF OLUŞUMU RİSKİNE DİKKAT
Radyatörde kurutma yönteminin getirdiği en büyük risklerden biri de ev içi nem artışı ve buna bağlı küf oluşumu sorunudur. Islak çamaşırların nemi odaya salması, hava akışının engellenmesiyle birleşince özellikle iyi havalandırılmayan kış evlerinde ciddi bir yoğunlaşma (yoğuşma) yaratıyor. Uzmanlar, bu durumun duvarlarda ve tavanlarda küf lekelerinin oluşmasına yol açabileceği konusunda uyarıyor. Küf, özellikle solunum yolu hassasiyeti olan kişiler ve çocuklar için sağlık riskleri taşımaktadır.
