Dört milyar yıl önce dünyaya bir kuyruklu yıldız çarpmasının simüle edilmesi üzerine yapılan bir çalışma, proteinlerin, dolayısıyla hayatın yapıtaşı olan peptitlerin dünyaya gökcisimleri sayesinde gelmiş olabileceğini gösterdi.
18 Ağustos'ta Prag'da gerçekleştirilen Goldschmidt Konferansı'nda sunulan araştırmanın, doğrusal olarak bağlanmış üç adet molekülden oluşan peptitlerin, dünyaya çarpan göktaşları sayesinde oluştuğu teorisinin bugüne kadar ortaya çıkan en güçlü kanıtı teşkil ettiği belirtildi.
Göktaşı çarpmaları, protein oluşumuna neden oluyor
Simülasyon, göktaşlarının üzerinde bulunan aminoasitlerden oluşan bir karışım, aşırı derecede düşük sıcaklıklarda oluşan buz ve kayalar kullanılarak yapıldı. Göktaşının dünyaya çarpma etkisini canlandırmak içinse "roket yakıtı tabancası" kullanıldı. Deneyden sonra meydana gelen kimyasalları inceleyen araştırmacılar, aminoasit karışımlarının büyük bir kısmının çarpmanın etkisiyle biribirine bağlanarak peptitleri oluşturduğunu tespit etti.
Peptitler tek başına yeterli değil
Bilim insanları buna karşın protein sentezi için peptitlerden daha fazlasının gerekli olduğunu belirtti. Japonya Bilim ve Teknoloji Ajansı'ndan biyokimyacı Haruna Sugahara, DNA'nın protein sentezleyebilmesi için RNA'nın da gerekli olduğunu, fakat RNA'nın göktaşı çarpmasıyla oluşmasının mümkün olmadığını belirtti. Bilim insanları, RNA'ların "hidrotermal ağız"larda oluşmuş olabileceğini tahmin ediyor. Bu durumda, dünyada yaşamın oluşmasının uzaydan gelen kimyasalların dünyada halihazırda bulunan kimyasallarla birleşmesi sonucu oluştuğu düşünülüyor.
