İbrahim Turhan: Akıl, bilgi ve liyakat olursa ekonomik mucizeye gerek yok!

Gelecek Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Ekonomist İbrahim Turhan, Ortak Akıl'da Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu'nun konuğu oldu. Pandemi döneminde kredilerin işe yaramadığını belirten Turhan, ekonomi yönetimi için 'Yönetim; her şeyden önceden akılcı olmak zorundadır. Bilgiye sahip olmalı ve liyakata dayanarak personel istihdam etmeli. Stratejik planlama aklı ile karar vermelidir. Bunlar olursa mucizeye ihtiyaç yok' dedi. 'Ekonomi nereye gidiyor?' sorusuna da cevap veren Turhan 'Açıkçası, kısa dönemde çok vahim bir tablo beklemiyorum. Bunun nedeni; Türkiye zaten içine kapanmış durumda. Hatta üçüncü çeyrekte büyümenin güçlü olacağını düşünüyorum' ifadelerini kullandı.

Gelecek Partisi Kurucular Kurulu Üyesi Ekonomist İbrahim Turhan, Ortak Akıl'da Taha Akyol ve Mustafa Karaalioğlu'nun konuğu oldu.

Pandemi döneminde kredilerin işe yaramadığını belirten Turhan, ekonomi yönetimi için "Yönetim; her şeyden önceden akılcı olmak zorundadır. Bilgiye sahip olmalı ve liyakata dayanarak personel istihdam etmeli. Stratejik planlama aklı ile karar vermelidir. Bunlar olursa mucizeye ihtiyaç yok "dedi.

'Ekonomi nereye gidiyor?' sorusuna da Turhan "Açıkçası, kısa dönemde çok vahim bir tablo beklemiyorum. Bunun nedeni; Türkiye zaten içine kapanmış durumda. Hatta üçüncü çeyrekte büyümenin güçlü olacağını düşünüyorum" cevabını verdi.

Turhan'ın açıklamaları şöyle:

"Farkındaysanız, yaptırım için kaynağımız kalmadı. Fakat Türkiye, her dönem sermaye sıkıntısı çekmiştir. Türkiye, ne kadar ithalat yaparsa o kadar sermaye üretir. Peki, bu kötü bir şey midir? 2018 ve 2019'dan sonra ekonomi değil; siyaset ve zihniyet krizi yaşamaya başladık.

2016'ın Ekim ayında ciddi bir kırılma yaşadık. MHP, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni destekleyeceğini açıkladı. O tarihten itibaren Türkiye'de birçok şey değişti. Merkez Bankası'na yönelik baskılar arttı. Bürokraside liyakatla ilgili sorunlar yaşandı.

Türkiye, şu an 3 ciddi sıkıntıya sahip. Birincisi; kararlarımızı akla değil, kanaatlere göre alıyoruz. İkincisi; komple teorileri ile kurumsallaşan bir yapı. Üçüncüsü stratejik planlama...Uzun dönemli, akli planların yerine anlık refleksler devreye giriyor. Yönetim; her şeyden önceden akılcı olmak zorundadır. Bilgiye sahip olmalı ve liyaykata dayanarak personel istihdam etmeli. Stratejik planlama aklı ile karar vermelidir. Bunlar olursa mucizeye ihtiyaç yok.

Zamanında Türk lirasını değerli hale getirdik. Hatta AB üyesi Bulgaristan dahil sınır komşularımız Türk lirasını değerli bir araç olduğuna ikna oldu.Eskiden Türkiye'nin ekonomik verilerinden şüphe edilmezdi. Rusya ya da Yunanistan için denmişti ama ülkemizle ilgili böyle bir sorun yaşanmamıştı. Tabii yine de verilerde herhangi bir değişiklik yapılmadığına inanmak istiyorum.

İslam ekonomisinden bahsetmek istiyorsak; önce ilkelerden bahsetmeliyiz. İslam diyor ki; hepiniz kardeşsiniz, dünyada barış içinde yaşayın. İşin bütün özü; bu ilkeye dayanır. İslam ekonomisi de bu ilkeden hareket eder. İslam ekonomisinden anladığım şu: Bütün paydaşlara adaletle davranıldığı, bütün işlemlerin şeffaf olduğu ve avantajlı grupların hesap verdiği... Yani adil bir düzen anlayışı.

Açıkçası, kısa dönemde çok vahim bir tablo beklemiyorum. Bunun nedeni; Türkiye zaten içine kapanmış durumda. Hatta üçüncü çeyrekte büyümenin güçlü olacağını düşünüyorum."