Ayasofya ve Kariye'de riskli müdahale yok

Ayasofya ve Kariye'de riskli müdahale yok

UNESCO’dan gelen Ayasofya ve Kariye uyarısı, camiye dönüştürülen mekanların Dünya Mirası Listesi’nden çıkarılma riskini akıllara getirdi. Konuyu KARAR’a değerlendiren Prof. Dr. Zeynep Ahunbay: “UNESCO Dünya Mirası Listesi’nden çıkarılma için tarihi eserin bakımsız kalması ya da kötü yönetilmesi, uygun olmayan müdahaleler yapılmış olması gerekiyor. Bu anlamda Ayasofya ve Kariye’de büyük müdahale yok.”

Saliha Sultan

Bakanlar Kurulu kararıyla 1934’te cami statüsü müzeye dönüştürülen, 1985’te UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne İstanbul’un tarihi alanlarından biri olarak kaydolan Ayasofya, Danıştay’ın müze kararını iptal etmesinin ardından Cumhurbaşkanlığı Kararı ile 24 Temmuz 2020’de camii olarak ibadete açıldı.

Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan ülkelerin gözü bu hafta Çin’de yıllık toplantısını gerçekleştiren UNESCO Dünya Mirası Komitesi’nin aldığı kararlara çevrildi. Fuzhou kentinde gerçekleşen oturumlardan çıkan kararlarda ilk olarak İngiltere’nin Liverpool şehrini yeni inşa edilen binaların Victoria rıhtımlarının cazibesine zarar verdiği gerekçesiyle listeden çıkarıldı.

Komite, 1985 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne 4 ana bölüm olarak dahil ettiği İstanbul’da camiye çevrilen Ayasofya ve Kariye’deki değişiklikleri bildirmesi için Türkiye’ye de 1 Şubat’a kadar süre verdiğini açıkladı. Müze statüsünde listeye kaydolan Ayasofya’nın camiye çevrilmesinin etkileri konusunda ‘derin endişe’ duyduğunu belirten Komite, Türkiye’nin Ayasofya ve Kariye’yi camiye çevirme niyeti hakkında Komite’ye bilgi vermemesi ve diyalog kurmamasından da derin üzüntü duyduğunu ifade etti.

Ayasofya ve Kariye’deki değişikliklerin, bu varlıkların Üstün Evrensel Değeri üzerinde potansiyel etkileri olabileceği uyarısı yapan Komite ayrıca Türkiye’yi bu tür varlıklar üzerinde önemli değişiklikler yapmadan önce uluslararası diyalog ve iş birliğine çağırdı.

UNESCO TEMSİLCİSİ UYGULAMALARI BEĞENMİŞTİ:

UNESCO’nun Türkiye kararının ardından KARAR okurları için görüştüğüm Uluslararası Anıtlar ve Sitler Konseyi (ICOMOS) 2. Başkanı Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, öncelikle geçmişte İstanbul’da Haliç Köprüsü ve Avrasya tüneli yapılırken yapılan yanlışlıkları UNESCO’ya bildirdiklerini, UNESCO’dan gelen uzmanların ‘iyileştirici’ önerileriyle yanlışlıkların düzeltildiğini hatırlattı. Ahunbay, Çin’deki toplantıda Ayasofya ve Kariye için rapor istendiğini aktardığımda ise “Hayret!” ifadesini kullandı.

2019’da ICOMOS olarak Ayasofya ve Kariye’nin müze olarak kalması için uyarılar yaptıklarını, UNESCO bünyesindeki Dünya Doğal ve Kültürel Miras Merkezi’ne de camiye çevrilme projesinin durdurulması için itiraz mektubu gönderdiklerini kaydetti. Ayasofya ve Kariye’nin camiye dönüştürülme kararlarının ardından UNESCO Temsilcisi Boşnak Münir Boşnaki’nin Türkiye’ye geldiğini ve incelemelerde bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Ahunbay “Boşnaki geldiğinde Ayasofya açılmıştı, Kariye’de de perdeler yapılıyordu. O sırada kendisiyle görüştük. ‘Dikkatli çalışmalar yapılıyor’ demişti. Hatta Boşnaki perdeleri beğenmişti mesela, hassas işleyen perdeler demişti” bilgilerini aktardı.

Prof. Dr. Ahunbay, “Peki UNESCO Komitesi sizce neden şu an böyle bir rapor istedi?” soruma ise şu yanıtı verdi: “Demek ki değişmiş fikirler. UNESCO bir görevli gönderiyor, inceliyor ama tabii ki başka görüşler de var. Komite değişik ülkelerin temsilcilerinden oluşuyor. Ayasofya ve Kariye’nin camiye çevrilmesi Ortodoks dünyası için çok büyük değişiklik, müze olan iki mekanı serbestçe dolaşırken perdelerle falan karşılaşmak istemiyorlar. Cumhuriyet döneminde müze olmuş dünya mirası bunlar. Şimdi namaz saatlerinde kapanması durumu, iç mekandaki yeni kalabalıklar, ayakkabılık, halılar gibi şeyler var. Burada da mekanın mimarisini algılamaktan çok yeni kullanıma uyarlanmasından doğan bir sıkıntılı durum ortaya çıkıyor. Bu durumu bu kadar önemli dünya miraslarına fazlalıktan müdahale diye düşündüklerini tahmin ediyorum.”

‘İŞLEVE DEĞİL RESTORASYONA BAKILIR’

Prof. Dr. Ahunbay “Ayasofya ve Kariye’de yapılan değişiklikler İstanbul’un UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki konumunu tehlikeyi sokar mı?” sorumu ise şu görüşleriyle yanıtladı: “Şu anda Ayasofya’da yapılanlar büyük bir ek değil ama girişte ayakkabılıklar var, yer döşemesi kapanmış durumda ve perdeler asılı. Mekanın serbest algılanmasını etkileyen müdahaleler var, şahsen benim hoşuma gitmiyor güzel bir uygulama yapılmamış. Bir de bahçesinde daha önce müze büroları olarak kullanılan bina şu an tuvalete dönüştürüldü. Bir ara şantiye binasıydı daha önce, şantiyeden sonra asistanlar için büro yapılmıştı, sadece bir bölümü tuvaletti. Şu an abdest alma yeri ve tuvalete dönüştürülmüş durumda. Ama UNESCO’da iptaller böyle işlev değişikliklerinden değil de daha çok restorasyon sorunları nedeniyle olur.” Prof. Dr. Ahunbay, örnek olarak UNESCO’nun Almanya’nın Dresden kentindeki Elbe Vadisi’ni üzerine yapılan çelik köprü nedeniyle 2009’da Dünya Mirası listesinden çıkardığını hatırlattı. Prof. Dr. Ahunbay “UNESCO Dünya Mirası Listesi’nden çıkarılma için tarihi eserin bakımsız kalması ya da kötü yönetilmesi, uygun olmayana müdahaleler yapılmış olması gerekiyor. Bu anlamda Ayasofya ve Kariye’de büyük müdahale yok ama bu tür mücevher yapılarda yapılan değişiklikler de tepkilere neden oluyor tabii.” Prof. Dr. Ahunbay, Liverpool’un listeden çıkarılmadan önce çok uyarı aldığının altını çizdi. Yeni gelişmelerin ardından İstanbul’daki kültürel varlıkların UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde kalıp kalmayacağını Türkiye’nin 1 Şubat 2022’e kadar UNESCO’ya sunacağı rapor, ardından Komite’nin yeni yıllık toplantısındaki değerlendirmesi belirleyecek.

‘UNESCO’NUN GÖZLEM VE RAPORLARI ÇELİŞKİLİ’

Dışişleri Bakanlığı, UNESCO’nun kararına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada “Ayasofya ve Kariye Türkiye Cumhuriyeti’nin mülküdür ve tarihi, kültürel ve dini değerler bakımından titizlikle korunmaktadır” denildi. Ayrıca “Her iki anıtsal yapıda devam etmekte olan restorasyon ve diğer düzenlemeler UNESCO standartları bakımından olumsuz bir etki yaratmamakta, bilakis 2019, 2020 ve 2021’de düzenlenen UNESCO Misyonlarında görüldüğü üzere, Ayasofya ve Kariye’nin orijinalliğinin ve bütünlüğünün korunması amaçlamaktadır” ifadelerine yer verildi.

“Halen ülkemizin gözlemci olduğu Dünya Miras Komitesi’nde kararda, Danışma Misyonu raporları ve sahadaki durumla çelişen ifadeler bulunduğu hayretle görülmüştür” denilen açıklamada “Türkiye, mevcut uygulamalar, sahadaki durum ve Danışma Misyonu raporlarıyla uyumsuz; önyargılı, taraflı ve siyasi saiklerle kaleme alındığı anlaşılan UNESCO Dünya Miras Komitesi’nin İstanbul’un tarihi alanlarına yönelik kararının konuyla ilgili maddelerini reddetmektedir” denildi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN