Virüsün zalimliği totalitarizmi tetikler mi?

Koronavirüs tehdidi yüzünden ülkeler sınırlarını kapatıyor, doğal olarak içeride güvenlik tedbirlerini arttırıyor, sokağa çıkma yasağı ilan ediyor ve salgına karşı olağanüstü bir mücadele yürütüyor.

Zaten rasyonalite açısından bakıldığında da başka bir seçenek görünmüyor.

Ancak esas tehlike, virüse karşı başlatılan izolasyonun zaten kırılgan bir zeminde seyreden ülkeler arasındaki ilişkilerin daha çok içine kapanmacı bir politik atmosfere sürüklenmesidir.

Şu an dünya genelinde farklı ülkeler arasındaki koordinasyon ve işbirliğinin en alt düzeyde seyrettiği dikkate alındığında, koronavirüs felaketi yüzünden duvarların yükselmesiyle birlikte uluslararası ilişkilerdeki güven bunalımının daha da derinleşmesi kaçınılmaz hale gelebilir.

Üstelik bugün, 2008 global ekonomik krizin kötü sonuçlar doğurmasına engel olan sorumlu liderler de yok artık. Özellikle Trump’ın başkan olmasıyla birlikte hem uluslararası ilişkiler, hem de demokratik sistem büyük ölçüde yara almış durumda.

Trump dünya için bir liderlik örneği gösteremediği gibi, Avrupa Birliği dahil bütün dünyadaki müttefikleriyle ilişkilerini dinamitlemeye devam ediyor. Oysa tam da şimdi, koronavirüs felaketine karşı bütün dünyanın ortak bir dayanışma ruhuna ihtiyaç bulunmaktadır. Eğer bu salgın herhangi bir ülkede yükselişe geçerse hepimizi tehdit eden küresel bir felakete dönüşebilir.

Uzun vadeli bakıldığında, bu olağanüstü halin toplumlar açısından nasıl sonuçlar üreteceğini kestirmek ne yazık ki mümkün değil. Zira salgın şartlarının zorunlu hale getirdiği “gözetim hali”nin, salgın geçtikten sonra da kalıcı bir denetim mekanizmasına dönüşme ihtimali bulunmaktadır. Demokratik değerlerin geleceği açısından bunun en ürkütücü tarafı, son yıllarda başta Trump olmak üzere bütün popülist liderler nezdinde adeta tehlikeli bir virüs gibi görülen “özgürlük düşüncesi”nin diğer makul demokratik ülkeler tarafından da gözetim altına alınma riskidir.

“Homo Deus” ve “Sapiens” gibi önemli kitapların yazarı İsrailli tarihçi Yuval Noah Harari geçtiğimiz günlerde CNN ile gerçekleştirdiği bir röportajda, koronavirüs ve gelecekte oluşturabileceği muhtemel risklerle ilgili önemli tespitlerde bulunuyor: “Şu anki salgındaki tehditlerden biri, gözetim konusundaki ekstrem ölçütlerin haklı gösterilebilecek olması. Özellikle de biyometrik gözetim kapsamında olanların. Ortadaki acil durum ve gelecek muhtemel vaka tehditlerini önlemek sebebiyle bu tarz bir gözetim anlayışı şart koşuluyor ve insanların biyometrik sinyalleri düzenli olarak gözetim altında tutuluyor. Bu acil durum hali sona erdiğinde, bu geniş kapsamlı gözetimlerden elde edilen veriler halihazırda depolanmış olacak ve bu da yakın zamanda ekstra totaliter rejimlerin ortaya çıkmalarına sebep olabilir.”

Elbette böyle bir tehlike var, ayrıca koronanın “öldüren cazibesi”yle karşılaşmamış olsaydık bile dünyanın her zaman totaliter bir belaya maruz kalma ihtimali hep vardı. Bu çerçeveden bakıldığında, koronavirüsün böyle bir tehlikeyi tetikleme ihtimalini de göz ardı etmemek gerekiyor.

Ancak her şeye rağmen, geçmişte dünyanın başına bela olan dinsel, faşist ya da komünist diktatörlerin kanlı tecrübelerine sahip insanlık hafızası yeniden totaliter rejimlere dönüşe asla izin vermeyecektir.

Evet kapitalizmin küresel ölçekte eşitsizlikler yarattığını biliyoruz. Dahası, burnu büyük liberal iktidar elitlerinin toplumların alt katlarındaki sessiz yığınlara duyarsızlaşması ve insanlığın utanç fotoğrafı haline dönüşen “ötekileştirici” politikalara bel bağlamaları yüzünden demokratik değerlerin kan kaybettiği de bir gerçek. Ama bütün bu karamsar tabloya rağmen, demokrasi hala özgürlükleri el üstünde tutan bir hukuk geleneğine sahip tek sistem. Dolayısıyla demokrasi otokratlara feda edilemeyecek kadar değerli ve de önemli...

YORUMLAR (32)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
32 Yorum