Dünya dillerinde dergi/Dünyadan dergiler geldiler!
Geçen hafta köşemizde dergiye önceden mecmua derdik dedim. Mecmua kelimesinde toplamak anlamı var. Mecelle kelimesi de dergi için kullanılmış. Onda da bütün, çok gibi bir anlam var. Ceride kelimesi ise gazete için kullanılmış.
İngilizcesi Periodical. Belli bir periyotla çıkmasından dolayı bu isim verilmiş. Bizde dergi ve gazeteler için süreli yayın kelimesinin kullanılması gibi. Bu anlamdan hareketle isimlendirme dünyanın başka dillerinde de görülüyor.
İngilizcede magazin kelimesi de dergi için kullanılıyor. Magazin kelimesinin İngilizceye Arapça mağazadan geçtiği kaynaklarda bolca zikredilir. Biz Türkiye Dergiler Birliği olarak düzenlediğimiz ‘Uluslararası Dergi Fuarı’nın İngilizcesini yazarken ilk zamanlar “magazine” kelimesini kullanıyorduk. Sonradan Nabi Avcı’nın da tavsiyesi ile periodical kelimesini kullanmamızın daha uygun olacağına kanaat getirdik. Magazinin kökenini şöyle anlatıyorlar: Arapçada saklama yeri, hazine konulan yer olarak da anlayabileceğimiz mahzen kelimesi Fransızca, Yunancaya ve Latinceye gemi deposu anlamında “magaza” olarak geçmiş. Oradan da İngilizce ve Fransızca’da dergi anlamında kullanılmaya başlanmış.
***
Asya’daki diğer Türkler dergi için hangi kelimeyi kullanmışlar diye bakacak olursak Azeriler jurnal, mecmua ve dergi kelimelerini kullanıyormuş. Başkurtlar jurnal, Kazan Türkleri jurnal, Kırgız Türkleri jurnal, Özbekler jurnalden başka ayname ve mecmua kelimelerini tercih ediyormuş. Tatarlar jurnal ve mecmua, Türkmen ve Uygurlar jurnal kelimesiyle ifade ediyormuş. Bizdeki ‘dergi’ kelimesi Azeri Türkçesine geçmiş sadece. Özbekçe’deki ‘ayname’ ilginç ve güzel bir kelime.
Name mektup anlamında kullanılmış. Mektup yazılı, yazılmış anlamına geliyor. Name Farsçanın kelimesi. İsim anlamındaki nam’dan gelme. Burhan-ı Katı’da name için “hâme vezninde. Nâm ile hâ-yı tahsisadan mürekkeptir. Mektup, ferman ve buyrultu makulesi risaleye ıtlak olunur. Unvanlarında veya ahirlerinde isim yazıldığı itibariyle. Kitap mevkiinde dahi istimal olunur. Şeh-nâme, Bâz-nâme gibi.” diyor.
Aynamedeki kuruluş mantığı ile Almanlardaki zeitschrift aynı mantık: Zeit zaman, schrift schreiben’dan geliyor yani yazmak anlamında. Tabii Farsçadaki “name”nin mektup anlamı kazanması kelimedeki “isim” anlamından hareketle oluşmuş. Birisinin ismine yazılmış. İsme özel denir ya, o hesap. Bu arada bir yazıda isme özel ibaresini görünce onu İsmet Özel diye okuyan, anlayan ve Allah Allah burada İsmet Özel’in ne işi var diye şaşıran bir ben değilimdir herhalde. Artık yaşlanmaya başlamakla mı alakalı bir yanılma biçimi midir benimki, bilemiyorum.
Yunanca’da periodiko deniyor. İtalyanca’da rivista, Arnavutça’da reviste, Fransızca’da revue, Latince’de magazine, Baskça’da aldizkari, Bengalce’de patrika, Çekçe ve Boşnakça’da casopis, Çinçe’de zazhi, Ermenice’de amsagir, Fince’de aikakauşlehti, Habeşçe’de metsiheti, Samoa dilinde tusiata, Endonezyaca’da berkala ve majalla, Nijer yahudilerinden İgboların dilinde iris, İzlandaca’da timeritie, Kürtçe’de kovar, Madagaskarın dili olan Malgaşça’da dergi “gazeti” demekmiş. Makedonca’da spisanie, Yeni Zellanda’daki Maori dilinde moheni, Moğolca’da setgüül, Seylan dilinde sangarava, Sindîlerin dilinde risale, Tay dilinde nitysar, Yoruba dilinde irohin, Lazcada svaru. Urduca’da risale, sahifa ve ceride kelimeleri kullanılıyormuş.
Burada zikretmediğim diğer dillerin çoğunda ya jurnal ya magazin ya mecelle ya risale ya da revista kelimeleri ve bu kelimelerin hafif değişmiş şekilleri kullanılıyor.
***
Bu vesile ile başkanı bulunduğum Türkiye Dergiler Birliği’nin düzenlediği ‘8. Uluslararası Dergi Fuarı’ Sirkeci Garı’nda dünyanın 23 ülkesinden 500 kadar dergi salı günü akşamına kadar sizi bekliyor olacak. Soframıza buyurun!
Pazartesi saat 18.00’de Uluslararası Dergicilik Ödülleri ödül töreni var.
Yeryüzünde dergi çıkaran tüm arkadaşlarım için temennim budur: Sofralarınız, yani dergileriniz bereketli olsun. Derginize haram bulaşmasın.