‘Tarihim, şerefim, her şeyim...’

Koleksiyoncular, çok saygı duyduğum insanlardır. İnsanlığın birikimi onlar sayesinde yok olmadan gelecek nesillere aktarılır. Koleksiyonculuğu sadece bir biriktirme iştihası olarak görenler yanılırlar. Unutmamak gerekir ki müzeler, koleksiyonlardan doğdu.

Her nesnenin koleksiyonu yapılabilir. En sıradan nesnelerin bile biriktirilip tasnif edildiği takdirde, kültür ve medeniyet tarihine ciddi katkılarda bulunan bir değer haline geldiği görülecektir. Zaman içinde çoğalan nesnelerin tasnifi ve korunması bilgi, emek, sabır, itina ve tabii maddi imkân gerektirir. Araştırma heyecanı taşımayanlar iyi koleksiyoncu olamazlar. Her gerçek koleksiyoncu, aynı zamanda ciddi bir araştırmacıdır; işe bilgisiz başlasa bile, zamanla biriktirdiği nesnenin seçkin, hatta belki de tek uzmanı hâline gelir. Haluk Perk, bunlardan biri... Onun merakı bayrak... Eşi Özlem Berk’le birlikte “bayrak” temalı nefis bir koleksiyon vücuda getirmiş. Bu koleksiyondan seçme parçalar, şu sıralarda Zeytinburnu Kültür ve sanat Merkezi’nde sergileniyor.

Küratörlüğünü M. Lütfi Şen’in yaptığı, nefis bir katalogla da taçlandırılan serginin başlığı şöyle: “15 Temmuz’a Saygı: Hâkimiyet-i Milliye Timsali Bayrak”

***

M. Lütfi Şen, sergi kataloğu için yazdığı kısa metinde, milletimizin 15 Temmuz’da dünya tarihinde benzeri görülmemiş, bir kahramanlıkla kendi hâkimiyetine sahip çıktığını, hainler tarafından gasp edilen ağır silahların, tankların ve uçakların karşısına sadece ellerindeki ay yıldızlı bayraklarıyla çıktığını hatırlattıktan sonra şöyle diyor:

“Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde kültür sezonu, 15 Temmuz’da canlarını mallarını vatanı için hiçe sayan şehitlerimize ve gazilerimize saygı ve şükranımızın ifadesi olarak ‘Hâkimiyet-i Milliye Timsali Bayrak’ sergisi ile açılıyor. Proje kapsamında ay yıldızın Osmanlı İmparatorluğu’ndan Cumhuriyet’e devlet eliyle ve sivil olarak kullandığı alanları araştırdık. Resmi anlamda okul şahadetnamesinden (diploma) nüfus cüzdanına değişik alan ve zaman örneklerinden bir özet hazırladık. Sivil kullanıma gelince bu konunun sınırının olmadığını gördük. Aslında bu durum bize ay yıldızın niçin millet ve devletin bekasının yegâne temsilcisi olduğunu da anlatmış oldu. Öyle ki milletimiz tarih boyunca dokunduğu her şeye, yazdığı her kâğıda, işlediği her materyale ve dolayısıyla gönlüne ay yıldızı kazımış. Sergide tarihin farklı dönemlerine ait çeyiz sandığından at gözlüğüne, defter cildinden kolye malzemesine, Kur’an muhafazasından sabun kalıbına kadar, aklınıza gelebilecek hemen hemen her şeyin ay yıldızla bezenmiş örneklerine rastladık.”

***

Evet, bayrak bir timsaldir; bayrağa sahip çıkmak, onun temsil ettiği değerlere sahip çıkmak anlamına gelir. Nedir bu değerler? Arif Nihat Asya “Bayrak” şiirinde “Tarihim, şerefim, şiirim, her şeyim” diyor. Her şey... Bizi biz yapan bütün değerler bayrağımızla temsil edilmektedir. Eğer arkasında bu değerler yoksa, bayrak nihayet bir bez parçasıdır ve uğrunda ölmeye değmez!

Bayrak deyince hemen herkesin aklına Arif Nihat Asya’nın milli bayramların vazgeçilmezi olan “Bayrak” şiiri gelir. Bu şiirin hoş bir yazılış hikâyesi vardır: Arif Nihat’ın Adana Erkek Lisesi’ndeki edebiyat öğretmenliği sırasında, Milli Eğitim Müdürlüğü’nden, şehrin tarihî bayrağı kurtuluş gününde Saat Kulesi’yle Ulucami’nin minaresi arasına çekilirken günün “anlam ve önem”ine uygun bir şiir okunması yolunda yazılı bir emir gelir. Bunun üzerine talebelerinden birkaçını az bilinen bir bayrak şiiri bulmaları için görevlendiren Arif Nihat, istediği gibi bir şiir gelmeyince oturup “Bayrak” şiirini yazar ve bu şiir ilk defa 5 Ocak günü okunur. Garip bir tecelli; aziz şairin ölüm günü de 5 Ocak’tır, 5 Ocak 1975...

Millî duygularımızın taşıp köpürdüğü ilk gençlik yıllarımızda Arif Nihat Asya’nın “Bayrak” ve “Bir Bayrak Rüzgâr Bekliyor” isimli şiirlerini okur ve dinlerken çok heyecanlanırdık. Yanlış hatırlamıyorsam Münif Fehim imzasını taşıyan “Türk Bayrağının Doğuşu” tablosu da göğsümüzü gurur ve heyecanla kabartırdı. Geceleyin bir savaş meydanı, şehitlerin küçük bir göl haline gelmiş kanları ve gökteki ay yıldızın bu kan gölüne akseden görüntüsü... Çok hoş bir yorum, ama sadece bir yorum...

Bugünkü bayrağımızın unsurları, yani al renk, beyaz hilal ve yıldız, ayrı ayrı çok eskilere uzanır. Ancak üzerinde beyaz ay-yıldız bulunan al bayrak, 19. yüzyıl başlarında kullanılmaya başlanmış ve Osmanlı’dan Cumhuriyet Türkiye’sine intikal etmiştir. Bayrağımızın bugünkü şekli, 29 Mayıs 1936 tarihinde TBMM’de kabul edilen 2994 sayılı Türk Bayrağı Kanunu’yla belirlendi.

***

Osmanlı devrinde kullanılan bayraklar hakkında Topkapı Sarayı ve Deniz Müzelerindeki bayraklar ve yazma albümler birinci dereceden kaynaklardır. Miralay Ali Bey tarafından bu kaynaklardan faydalanılarak yazılan ilk önemli makale Tarih-i Osmani Encümeni Mecmuası’nın 46, 47 ve 48. sayılarında yayımlamıştı: “Sancağımız ve Ay Yıldız Nakşı”. Merhum A. Süheyl Ünver’in de 1929 yılında Şehremaneti Mecmuası’nın 63-64. sayılarında çıkan ve ayrıbasımı da yapılan “Türk Bayrağı” konulu bir makalesi vardır.

Rıza Nur l’Historie du Croissant, Revue de Turcologie (1933) adlı eserinde meseleyi daha geniş bir biçimde ele alır. Fevzi Kurtoğlu’nun Türk Bayrağı ve Ay Yıldız (1938) isimli eseri ise, Köprülü tarafından eleştirilmişse de, bayrağımız hakkındaki ilk önemli ve kapsamlı araştırmadır. İslâm Ansiklopedisi’nin Fransızca baskısında Jean Deny’nin, Türkçe baskısında da Fuat Köprülü’nün “Bayrak” maddeleri ise hâlâ aşılamamış önemli araştırmalardır.

***

Süheyl Ünver’in söz konusu makalesinde hoş bir ayrıntıya rastlamıştım. Bayrağımızdaki yıldız, Zühre (Venüs, Çobanyıldızı) imiş ve İlm-i Nücum’da hilalle yıldızın buluşması hayır ve saadete işaret sayılırmış. Bu kutlu buluşmanın ebediyete kadar devam devam etmesini diliyorum. Büyük Âkif’in dediği gibi,

O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak!

NOT. “15 Temmuz’a Saygı: Hâkimiyet-i Milliye Timsali Bayrak” sergisi Zeytinburnu kültür ve Sanat Merkezi’nde 15 Kasım’a açık.

YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.