Aslan’ın nefesi yetmedi
Süper Lig’in iki devi, Galatasaray ve Fenerbahçe, tarihinin belki de en pahalı ve derin kadrolarıyla bu kez Kadıköy'de kozlarını paylaştı. Futbolseverlerin beklentisi, iki takımın toplam değerinin ligin neredeyse yarısını oluşturduğu bu tablonun sahaya yansıyacağı, yüksek tempolu ve bol pozisyonlu bir derbiydi.
Ancak sonuç, beklentilerin aksine, Okan Buruk’un taktiksel dehasının ve disiplinli Galatasaray oyununun Fenerbahçe'nin hoca değişikliğine rağmen çaresiz kaldığı bir "Buruk kazancı" oldu.
Maç öncesinde Galatasaray'da yaşanan sakatlıklar, Okan Buruk'un nasıl bir ilk 11 sahaya süreceği konusunda büyük bir merak yaratmıştı. Tecrübeli teknik adam, sakatlıktan yeni çıkan Osimhen ve Lemina'yı risk alarak ilk 11'e dahil etti.
Ancak Buruk’un esas sürprizi ve taktiksel hamlesi, Lemina’yı stopere çekip, normalde stoper olan Davinson Sánchez’i sağ beke kaydırmasıydı. Bu hamlenin ardında, Fenerbahçe’nin sol kanattaki süratli oyuncusu Kerem Aktürkoğlu'nu daha seri ve güçlü olan Davinson ile kilitleme planı yatıyordu. Rakip cephede ise Tedesco, formsuzluğuna rağmen En-Nesyri’yi santrfor pozisyonunda görevlendirdi.
Maçın ilk 45 dakikası, iki takımın da kontrollü ve tedbiri elden bırakmayan oyunuyla geçti. Yüksek tempodan ve kalite akışından uzak, adeta satranç hamlelerini andıran bir mücadele vardı. İlk yarının vasat oyununu renklendiren tek an, iptal edilen gol dışında, Sane'nin estetik golüydü. Başlattığı atakta topu tekrar alıp iki Fenerbahçeli oyuncuyu ustalıkla geçerek yaptığı vuruş, ilk yarının en şık ve belirleyici anı oldu. Sane’nin aldığı darbede yere yıkılmak yerine ayakta kalmayı tercih etmesi, golün oluşmasındaki en kritik faktör olarak öne çıktı.
Fenerbahçe, kağıt üzerindeki 4-1-4-1 dizilimine rağmen, Skriniar'ın elle oynaması nedeniyle iptal edilen gol dışında, Galatasaray kalesinde herhangi bir baskı kurmayı veya net pozisyon üretmeyi başaramadı.
İkinci yarıya girildiğinde, elindeki en iyi 11’i sahaya süren ve kulübede etkili hamle oyuncusu kalmayan Okan Buruk, skor avantajını korumayı ve oyunun temposunu düşürerek maçı "soğutmayı" tercih etti.
Galatasaray'ın bu disiplinli savunma hattı, Buruk'un taktiklerinin meyvesini veriyordu:
Lemina, merkezden gelen tüm atakları kesen bir set görevi görüyordu.
Artık hamle yapma ve takımının kaderini değiştirme sırası Tedesco’daydı. 63. dakikada beklenen değişiklik geldi: Sahada etkisiz kalan Kerem ve En-Nesyri kenara alınırken, Talisca ve Duran oyuna dahil oldu.
Ancak bu değişiklikler dahi Fenerbahçe’yi oyunun içine sokmaya yetmedi. Galatasaray, boş alan bırakmama stratejisiyle rakibinin pas yollarını tıkadı, topa sahip olduğu anlarda ise hızla ileri çıkarak Fenerbahçe savunmacılarının atağa çıkmasını engelleyici bir tehdit oluşturdu.
Okan Buruk, 75. dakikada yorulan ve henüz tam olarak sakatlıktan çıkmamış olan İlkay Gündoğan’ın yerine genç yetenek Arda Ünyay’ı sahaya sürerek orta sahayı yeniden şekillendirdi. Bu değişiklik ile Lemina, Torreira'nın yanına çekilirken, Sara forvet arkası pozisyonuna kaydı.
Kalan süreyi de mükemmel bir kontrolle geçiren ve Fenerbahçe’ye neredeyse hiç pozisyon şansı tanımayan Galatasaray, uzatmalarda bir gol yedi. Şampiyonluk yarışı ise kaldığı yerden devam edecek.
