Derbi gibi maç

Trabzonspor, stadı tıklım tıklım dolduran coşkulu taraftarı ile kağıt üzerindeki üstünlüğünü skora yansıtmak için çıkmıştı sahaya. Gerçekten de üç puanı daha çok isteyen, oyunu kuran takımdı Bordo- Mavililer. İki santrforu da sakatlandığı için daha çok savunmada kalan Galatasaray, kontrataklarla gole ulaşmayı planlıyordu.

Ev sahibi takım, kontrollü ancak baskılı bir oynadı ilk yarıda. Yusuf ve Nwakaeme ile kanatlardan gelmek istedi ancak Galatasaray dersine iyi çalışmıştı. Kanatları iyi kapadı ve Trabzonspor’un oyunu açmasına izin vermedi. Sosa da markajdan kurtulmakta zorlanınca topu santrforları Sörloth ile buluşturmakta zorlandılar.

Galatasaray’da savunmanın merkezinde Donk vardı. Dörtlü defans bloğunun önündeki Nzonzi ile ‘Galatasaray duvarı‘ beşli bir yapıya dönüşüyordu. Lemina geniş bir alanda oynuyor, özellikle Nwakaeme’nin baskısını kırmak için Mariano’nun yardımına gidiyordu. Bu başarılı savunma kurgusu etkili Trabzonspor hücum hattını durdurmayı başardı. Galatasaray Trabzonspor’u ilk yarıda durdurmayı başarmıştı ancak topu 3. bölgeye taşımakta zorlanıyordu. Ömer’in dinamizmine Feghouli ve Belhanda’nın eşlik edememesi bunda en önemli etkendi.

Beraberliğe bağlanmış gibi görünen maçın kilidi ikinci yarının hemen başında açıldı. Trabzonspor bu kilidi duran top ustası Sosa’nın arka direğe nefis ortası ve klasik santrfor modelinin son örneklerinden Sörloth’un kafa vuruşu ile açtı. Bu gol maçın seyrini de değiştirdi. İkinci yarıda Lemina- Jimmy Durmaz değişikliği ile başlayan Fatih Terim, golün hemen ardından Feghouli- Seri değişikliğine gitti. Galatasaray’daki bu iki değişiklik ve Trabzonspor’un golü bulduktan sonra savunma anlayışına dönmesi topun kontrolünü konuk takıma döndürdü. Sarı- Kırmızılılar, yedikleri golden sonra oyunu Trabzonspor yarı alanına yığdı ama bu göreceli baskı son dakikada kadar gol sesi getirmekten uzaktı.

Ünal Karaman, Trabzonspor’un bu geriye yaslanmasına ve oyunun Galatasaray doğru akmasına 65. dakikada müdahale etti. Hosseini- Ekuban değişikliği ev sahibi takımın bu baskıyı hafifletmesini sağladı. Galatasaray, Ekuban ile kendi kalesinden baskı oluşturmaya başlayan Trabzonspor forvetine rağmen beraberlik için bastırmaya devam etti. Fatih Terim gole ulaşmak için Adem Büyük’ün yanına Donk’u göndererek cesur bir hamlede bulundu. Galatasaray’ın bu iştahlı oyunu, Falcao ya da Andone sahada olsaydı, Nagatomo’nun 90. dakikadaki golünü kadar beklemez, skoru değiştirebilecek golü daha erken üretebilirdi.

Buna karşın Trabzonspor ise ileri çıkan Galatasaray savunmasında boşluklar buldu ama Sörloth ile iki net pozisyonu harcadı. Bu vuruşlardan biri gol olsa maç başka yere giderdi. Trabzonspor dün skoru koruyamadı ama maçta Bordo- Mavililer için bir ders de vardı. Topu rakibe teslim etmenin ve bu kadar uzun süre skoru korumaya çalışmanın bedeli olabileceğini öğrendi.

YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum