Yunus etkisi
Son haftalarda kazanma alışkanlığından uzaklaşan Galatasaray için Antalyaspor deplasmanı, üç futbolcusunu Afrika Kupası’na göndereceği kritik viraj öncesi 'tam kadro' ile çıkılan son sınavdı. Okan Buruk’un öğrencileri, sahadan 4-1’lik görkemli bir skorla ayrılarak hem kritik üç puanı hanesine yazdırdı hem de moral depoladı.
Sarı-Kırmızılılar için bu karşılaşmanın belki de en önemli geri dönüşü, sakatlığını atlatan Yunus Akgün oldu. Okan Buruk’un risk alarak ilk onbire monte ettiği Yunus’un varlığı, takımın pas trafiği kalitesini anında yükseltti ve olgun gol ataklarının sayısını artırdı. Maçın 65. dakikasına kadar sahada kalan genç yıldız, yaptığı iki şık asistle skor katkılarına kaldığı yerden devam etti ve neden takımın kilit oyuncularından biri olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Maçın hemen başında, Antalyaspor savunmasının dengesiz yakalandığı bir pozisyonda, tecrübeli forvet Sane’nin şık vuruşu filelerle buluştu ve ev sahibi ekibin moralini daha ilk dakikalarda yerle bir etti. Bu erken golün şokunu atlatamadan, kısa süre sonra Sallai’nin ustaca bitirdiği gol geldi ve Galatasaray maçı erkenden koparma sinyallerini verdi.
Antalyaspor’un ilk kaleyi bulan isabetli şutu için 22. dakikayı beklemesi, ev sahibi ekibin hücumdaki zayıflığını gözler önüne serdi. Rakibin bu derece etkisiz kalması, ironik bir şekilde Galatasaray’ı da olumsuz etkiledi. Sarı-Kırmızılıların temposu farkın da rahatlığıyla birlikte hissedilir şekilde düştü. 30. dakikadan ilk yarının son düdüğüne kadar, sahada seyir zevki oldukça düşük, temposuz bir futbol ortaya çıktı. Galatasaray, skoru korumanın rahatlığıyla pas yapmayı tercih ederken, Antalyaspor ise organize hücum etmekte zorlandı.
İkinci yarıya Galatasaray, adeta kaldığı yerden başladı. Geçen haftanın tartışmalı penaltı pozisyonuna benzer bir durumda hakem bu kez de 'devam' kararı verdi. Ancak Yunus'la başlayan hızlı ve akıcı atakta, ilk yarıda girdiği 3 net pozisyonu cömertçe harcayan Osimhen sahneye çıktı. Nijeryalı golcü, bu kez öylesine şık ve estetik bir dokunuşla topu ağlara gönderdi ki, skoru 3-0'a getirerek rakibin son umutlarını da bitirdi ve ilk yarıdaki tüm 'beceriksizliklerini' unutturmayı başardı.
Erol Bulut yönetimindeki Antalyaspor, maça başlarken ana planını uzun toplarla Galatasaray savunmasının arkasına sarkmak üzerine kurmuştu. Ancak bu plan, organize G.Saray defansı karşısında beklenen sonucu vermedi. Antalyaspor, sadece çoklu adamla, yoğun baskı kurabildiği anlarda tehlike yaratabildi. Nitekim tek golleri de böyle bir anda, duran top organizasyonundan geldi. Korner atışında Osimhen'in talihsiz ters vuruşu, arka direkte bomboş kalan Antalyasporlu oyuncuya altın tepside bir fırsat sundu ve topa rahatça dokunarak skoru 3-1'e getirdi. İlginç bir detay ise, diğer forvet Icardi'nin ofsaytı bozarak bu gole istemeden de olsa 'katkıda bulunması' oldu.
Golün ardından Antalyaspor, oyuna daha çok ağırlık koydu ve pes etmediğini gösterdi. Özellikle orta saha merkezinde kazandıkları toplarla art arda gol pozisyonları buldular. Kırmızı-Beyazlılar, bu dakikalarda maça tutunma adına önemli bir direnç gösterdi ancak bir türlü ikinci golü bulamadılar.
Maçın son çeyreği, teknik direktör Okan Buruk’un yaptığı oyuncu değişiklikleriyle birlikte Galatasaray’ın oyun temposunda belirgin bir düşüşe sahne oldu. Saha içinde yapılan rotasyonlar ve bazı as oyuncuların oyundan alınmasıyla, Sarı-Kırmızılılar üç golü yeterli görüp skoru koruma moduna geçti.
Özellikle maçın son 15 dakikasında, tempo düşse de, son dakikada gelen golle beraber Sarı-Kırmızılılar maça nokta koydu. Kalan dakikalarda önemli bir tehlike yaşamayan Aslan, son hücumda Sane'nin başlattığı atakta Alman futbolcunun şık asistini değerlendiren Icardi'nin golüyle sahadan 4-1 galip ayrıldı. Bu gol, hem Icardi'nin moral bulması açısından önemliydi hem de maçın skorunu belirleyerek Galatasaray'ın hanesine +3 averaj daha yazdırdı.
Antalyaspor deplasmanından net bir skorla ayrılan Aslan, ligdeki iddiasını sürdürdü ve Afrika Kupası öncesi kritik bir nefes almış oldu. Bu galibiyet, hem takımın moralini yükseltti hem de liderlik yarışı için önemli bir mesaj verdi. Galatasaray, artık gözünü önündeki zorlu fikstüre çevirmiş durumda.
