Kimse bu gerçeğin üstünü örtmeye uğraşmasın...

Bugün Kurban Bayramı’nın 3. günü.

Bir bayram daha geçip gidiyor. Bayram var ama huzur yok, bayram var ama barış yok…

Huzur ve barış demişken biliyor musunuz dünyanın en huzurlu ve barışçıl ülkesi İzlanda imiş.

Küresel Barış Endeksinde geçen yılda İzlanda ilk sırayı almış. Listenin sonunda ise mutluluk endeksinde de sonuncu olan Afganistan yer alıyor.

Türkiye 163 ülke arasında 147. sırada, Avrupa ülkeleri arasında ise sonuncu.

Özetle huzurlu/barışçıl ülkelerde Afganistan dünyanın, Türkiye Avrupa bölgesinin sonuncusu.

Huzursuz ülkeler vesselam.

İzlandalılar kadar kendimizi koruyup kollamayı neden başaramıyoruz dersiniz?

Bu arada İzlanda’nın demokrasi endeksinde 3. sırada yer aldığını da hatırlatayım.

Aslında son seçimde demokrasi için biz milyonlar da birleştik.

Demokrasi için değişim isteyen bizler kazandık ama siyasetin muhalefet kanadı bunu iktidara taşıyamadı.

Değişim ve demokrasi için birleşen milyonların iktidar olmasını sağlayamadı.

Diyeceksiniz ki biz nasıl kazandık?

Lütfen siz de YSK sayfasını açın bakın, elinize kâğıt kalemi alıp bir toplayın.

Cumhur ittifakına dahil olan ve siyasetin iktidar kanadında olan partilerin toplam oyları 25 milyon 927 bin 688

14 Mayıs 2023’de kullanılan geçerli oy sayısı 52 milyon 628 bin 182.

Aradaki fark 26 milyon 700 bin 494.

Demek ki 26 milyon 700 bin 494 kişi iktidara oy vermemiş.

İktidar partilerine oy veren 25 milyon 927 bin 688 kişi bir yanda, Cumhur ittifakına oy vermeyen 26 milyon 700 bin 494 kişi diğer yanda.

Bir de ilk turda sandığa gitmeyen 8 milyon 312 bin 351 kişiyi de ekleyin bakın rakam ne oluyor 35 milyon 12 bin 845 kişi.

Bu ne demek?

25 milyon 927 bin 688 kişinin oy verdiği Cumhur ittifakını, 35 milyon 12 bin 845 kişi desteklemiyor demek.

Türkiye’yi yöneten AK Parti’ye oy verenlere bakın bir de lütfen.

18 milyon 586 bin 137 kişi.

Bir de gelin Cumhurbaşkanı seçimine bakalım…

Recep Tayyip Erdoğan 26 milyon 690 bin 529 kişiden oy almış.

Kemal Kılıçdaroğlu’na 24 milyon 728 bin 027 kişi oy vermiş.

2. turda sandığa gitmeyenlerin sayısı 10 milyon 858 bin 175.

Bu durumda, 26 milyon 690 bin 529 kişiden oy alan Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermeyen kişi sayısı 37 milyon 548 bin 704

Sonuç olarak;

Cumhur ittifakına oy vermeyen 35 milyon 12 bin 845 kişi,

Recep Tayyip Erdoğan’a oy vermeyen 37 milyon 548 bin 704 kişi var.

Özetle, Cumhur İttifakı ve Erdoğan’a oy vermeyenler çoğunlukta…

İktidar bloğu doğal olarak bu gerçeğin üzerini örtüyor ve iktidarda olmanın avantajını kullanıyor.

Bu anlaşılır bir şey ama muhalefete ne demeli?

Muhalefet bunun davullarını çalmaktan çok uzak…

Çünkü bu ülkenin çoğunlukta olan milyonlarca insanının demokrasi ve değişim isteğine cevap vermeyen/veremeyen muhalefet partileri kendi siyasi pozisyonları ve iç hesaplaşmaları ile meşgul.

Muhalefet partilerinin bugün de hala bu değerli çoğunluğun anlamının farkında olmadığını görüyor ve izliyoruz.

Halbuki yukardaki tabloyu daha özenli ve çok hızlı değerlendirmek lazım gelmez mi?

Değişim ve demokrasi taraftarı çoğunluğun beklentisini hızlıca giderecek bir silkinme içine girmek gerekmez mi?

Halbuki ‘’değişim’’ lafı “sen git, ben geleyim” çekişmesine döndü.

Muhalefet partilerindeki başrol oyuncuları kendilerinden geçtikleri bu çekişme ile meşgul iken umutlar beslemiş, inanmış milyonların kendilerini nasıl izlediklerini de önemsemiyorlar anlaşılan.

Ülkenin değişim isteyen çoğunluğu oluşturan seçmeni, ülkeyi demokratikleşme vaadine inandıkları muhalefetin, parti içi demokrasiyi istemediklerini çok net görüyor.

Çok ‘’değerli’’ muhalefet, iktidara oy vermeyen milyonlar en az sizler kadar değerli. O milyonlar isterse sizi iktidar yapacak güce sahip. Nedir derdiniz? Sizi iktidar yapacak milyonları siyasete tümden küstürmek mi?

12 Eylül rejiminin çürümüş oligarşik yapısının, demokratik bir siyaset yenilenmesiyle sona erdirilmesi bir zorunluluk.

Kimse bu gerçeğin üstünü örtmeye uğraşmasın.

Umudu, samimi bir demokratik değişimi, demokrasi talebini hedefe yerleştirerek yeniden yerel iktidara yürümek zamanı şimdi… Kişilerden önce zihniyetlerin ve örgütlenme modellerinin değişim zamanı…

Anlamsız iç kavgaların zamanı değil.

Tüm okurlara huzurlu bir Türkiye inşa edecek bir siyaset kurumuna kavuşmak dileğiyle iyi bayramlar…

YORUMLAR (34)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
34 Yorum