Dolarda sınır mı var?
Merkez Bankası dolar 14,0 lira sınırına yaklaştığında iki kez doğrudan satış yoluyla müdahale etti.
İYİ Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, “Kaba bir hesapla dolar 13,56 lira olursa Merkez Bankası aktif-pasif hesapları sıfırlanıyor ve üzerindeki bir kur seviyesinde özkaynaklar eksiye düşüyor” diyor.
Acaba 14,0 lira sınırı bu yüzden mi?
Bu sınır sadece doğrudan müdahale yolu ile yapılmıyor. Asıl müdahale sözlü şekilde yapılmaktadır.
Mesela son faiz indirim kararı metninde de ‘faiz indiriminde sınırlı alan kaldığı’ ilan edildi. Daha da önemlisi ‘Merkez Bankası tarafından henüz yalanlanmayan’ habere göre, Kavcıoğlu’nun yabancı yatırımcılara 16 Aralık toplantısında faiz indirmeme olasılığının arttığı söylemiş.
Acaba neden?
Cumhurbaşkanı Erdoğan meydanlarda “Ortada Nas! var; bu faiz inecek” söylemine ısrarla devam ederken, Merkez Bankası Başkanı Kavcıoğlu başka bir kulvardan gitmeye başladı.
***
Dün Merkez Bankası Reel Efektif Döviz Kur Endeksini açıkladı. 94 krizinde kur patlaması ile endeks 67,28’e kadar düşüş göstermişti. 2001 krizinde yazarkasa atılması sonrası 75,01’i görmüştük.
Şu anda Reel Efektif Döviz Kur Endeksi 54,33 seviyesinde.
Bu ne anlama geliyor? : TL yakın tarihte hiç bu kadar değersiz olmamıştı.
TL’yi bu kadar değersiz kılmak aynı zamanda yönetim kalitesinin de göstergesi sayılabilir. BU nedenle tarihte AK Parti kadar TL’yi değersiz kılan bir yönetim olmadı.
Acaba bu sınır mı doları 14.0’de baraj yaptırdı?
Henüz bilemiyoruz ama söylemlerin çok farklılaştığını görebiliyoruz.
***
Piyasalar belirsizliği sevmez...
GERÇEK ENFLASYON
Dün sabah Cem Oyvat sosyla medya hesabında paylaştı. TL ile işlem yapılan KKTC’de enflasyon 4 yıl içinde yüzde 116 artış gösterirken bizde bu artış yüzde 86’da kalmış.
2018 yılına kadar çok yakın seyreden enflasyon son 4 yılda ayrışmış. Ya da şöyle izah edelim: Türkiye’de enflasyon daha az olmuş ama KKTC’de daha çok olmuş.
Hatırlarsanız 30 Ekim günü “Sevinç değil imdat çığlığı” başlıklı yazımda enflasyon hesabına bir örnek vermiştim. Ekim 2017-Ekim 2021 arası tüketim ağırlığı yüzde 77,04 olan ilk 103 ürünün fiyat değişime bakmıştım.
Son 4 yılda bu ilk 103 ürünün fiyatı yüzde 108,4 artış gösterirken TÜİK bu dört yılın enflasyonunu yüzde 82,4 açıklamıştı.
İlginç olan ne biliyor musunuz? KKTC enflasyon farkı ile ilk 103 üründeki fiyat artışının enflasyon farkı çok yakın.
Daha açık izah edelim: Bu hesaplar gösteriyor ki, ülkemizde enflasyon verisinde yüzde 30 civarında mevcut fiyatlar düzeyinde bir eksiklik var.
Bakın burada mevcut fiyat düzeyi derken TÜİK fiyatlarını baz alıyoruz.
Aslında orada da ciddi sorun daha var. Mesela İBB İstanbul’da kira fiyatlarının yüzde 71 arttığını açıkladı. Benzer düzeyler BETAM verilerinde de yer alıyor.
Fiyat oynamalarını da hesaba kattığımızda ortada açıklanan enflasyon ile hissedilen enflasyon farkı çok daha fazla oluyor.
Bir başka söylemle: Enflasyon eksik mi açıklanıyor?
Peki, bu uğraşımız toplum açısından ne anlama geliyor? Hemen söyleyelim: Maaşlar resmi enflasyon çerçevesinde belirleniyor.
Ya da şöyle söyleyelim: Maaşınıza sahip çıkın... Enflasyon hesabı üzerinden maaşınızın bir kısmını kaybediyorsunuz.
Acaba bu duruma Nas ne diyor?