Kimler nasıl ve ne zaman aydınlandı?

Çok farklı baktığımız belli. Kutuplaşma aynı zamanda Türkiye’nin geleceğine yönelik bakışımızı da çok farklı kılıyor.

Kimine göre asrın lideri ile tam bağımsız Türkiye yolunda hızla ilerliyoruz, kimine göre ise tam tersi yolda hızla yıkıma sürükleniyoruz.

Saymakla bitmeyecek zıt noktalar var. Ama biz genel bakışa göre bir sınıflamaya gideceğiz. Bunu da TÜİK’in ‘Yaşam Memnuniyeti Anketi’ üzerinden vereceğiz.

Türkiye genelinde genel mutluluk düzeyi 2003 yılında %59,6 iken bu oran 2022 yılında %49,7’ye gerilemiş oldu. Mutsuzluk oranı ise %7,3’ten %15,9’a çıkmış durumda.

Genel olarak 2003 yılına göre durum daha kötü... Hem mutluluk hem de mutsuzluk oranları bunu veriyor.

Ama detayda çok daha karmaşık gelişmeler yaşanıyor. Asıl analiz edilmesi gereken yerler de burası. O zaman başlayalım...

***

2004-2017 yılları arasında basit ortalama ile 18-44 yaş grubunun mutluluk düzeyi %59,5’te iken 45+ yaş üstü grubun mutluluk düzeyi %58,0’de seyretmiş.

Birbirine çok yakın değil mi?

Ama 2018-2022 yıllarında 18-44 yaş grubunun mutluluk düzeyi %49,4’e düşerken 45+ yaş üstü grubun mutluluk düzeyi %52,6’ya düşüyor.

Burada iki temel nokta var: 1-Son 4 yıl öncesi gençler ileri yaş grubundan az da olsa daha mutluydular; şimdi ise daha az mutlular.2- Son 4 yılda genç nüfusun mutluluk düzeyinde çok hızlı düşüş yaşanırken 45+ yaş grubunda bu düşüş çok daha sınırlı (Gençlerde -10,0 puanlık düşüş olurken ileri yaş grubunda sadece -5,4 puanlık düşüş oluyor)

Şimdi ilk sorumuzu soralım: Siz hangi gruptasınız? İleri yaş grubunun daha az etkilendiği bu sorunlar yumağında sizlerin durumu nedir?

Not: Mutsuzum diyenlerde de benzer gelişme var: 2004-2017 yıllarında mutsuzum diyen gençlerin oranı %10,6 iken bu oran son 4 yılda %14,3’e çıkıyor. Oysa 45+ yaş grubunda mutsuzum diyenlerin oranı %13,0’den sadece %14,4’e çıkmış.

***

Gelelim eğitim kısmına...

Lise ve altı eğitimli iseniz mutluluk oranınız 2004-2017 yıllarında ortalama %58,1... Ama üniversite mezunu iseniz AK Parti’nin bu yıllarında çok daha olumlu bir havadasınız... Çünkü 2004-2017 yıllarında üniversite mezunlarının mutluluk oranı %63,5...

Başkanlık öncesine kadar lise ve altı eğitimlilerden çok daha mutlu bir üniversiteli kesim var. (Kırılma 2012’de başlıyor ama)

Ama son 4 yıl... İşler adeta ters yüz oluyor.

2017 yılına kadar %58,1 olan lise ve altı eğitimli kesimin mutluluk düzeyi %51,0’e geriliyor... Ortada -7,1 puanlık bir kayıp var.

Oysa üniversite mezunu iseniz Başkanlık Sisteminin gelmesi ile mutluluk düzeyiniz %63,5’ten %49,7’ye dramatik bir düşüş yaşamış oluyor. Üniversite mezunlarında mutluluk oranı kaybı -13,8 puan.

Çok feci hayal kırıklığı yaşamış ve adeta şok olmuşsunuz. Oysa daha 4 yıl önce lise ve altı eğitimlilerden çok daha pozitif bakıyorsunuz ama yaşadığınız şok ile onların da altında bir mutluluk düzeyine gerilediniz.

Şimdi tekrar soralım: Siz kimsiniz? Siz hangi gruptasınız? Üst eğitim grubunun yaşadığı bir şok mu yaşadınız yoksa alt eğitim grupları gibi sorunları fazla takmıyor musunuz?

Üst eğitim grubunda iseniz mutsuzluk oranınız da 4,7 puan artarak %13,1’e çıkmış demektir. Oysa lise ve altı eğitim grubunda son 4 yılda mutsuzluk oranı artışı sadece 2,7 puanda kalmış.

KİM GÖRÜYOR?

Ortada bir görme-aydınlanma sorunu olduğu belli. Mesela ileri yaş grubunun gördüğü şeyleri genç nüfus nasıl göremiyor. Ya da üst eğitim kesiminin göremediği büyük uçuşu alt eğitim grubu nasıl görebiliyor?

Mesela 2018’den beri yaşadığımız büyük ekonomik buhran işsizlik olarak daha çok alt eğitim grubunu vururken neden ve nasıl oluyor da üst eğitim grubu daha çok mutsuzluğa akıp gidiyor.

Bunu doğum oranlarından da görüyoruz: Lise ve altı eğitimlilerde çocuk sayısı hızla düşerken üniversite mezunlarında tam tersi çocuk sayısı artıyor. Yani alt eğitim grubu çocuk bile yapamaz noktaya geliyor ama mutluluğundan çok şey kaybetmiyor... Oysa üst eğitim grubu hem iş kaybetmiyor hem de çocuk sayısını artırıyor ama mutluluk kaybı daha yüksek.

EK: 2017 yılında ülkemizde 1.299.417 bebek doğumunun 1.010.538’i lise ve altı eğitimlilerden. Oysa 2021 yılında bebek sayısı 1.079.842’ye düşerken (-219.577) lise ve altı eğitimlilerde bebek sayısı 767.603 oluyor (-242.935). Lise ve altı eğitimlilerde bebek sayısı genel düşüşten daha fazla çünkü aynı yıllarda üniversite mezunlarında bebek sayısı 288.881’den 312.239’a yükseliyor. Lise ve altı eğitimlilerde bebek sayısı %24,0 gerilerken üniversite mezunlarında bebek sayısı aynı dönemde %8,1 artış gösteriyor.

SONUÇ:

2004-2012 yıllarına kadar üst eğitim grubunun gördüğü ve alt eğitim grubunun göremediği şey neydi de şimdi tam tersine üst eğitim grubunun alaşağı gittiği yolda alt eğitim grubunun gördüğü büyük mücadele ne olabilir?

AK Parti’nin 2004-2012 yılları arasında en mutlu olan üst eğitim grubu ne oldu da özellikle Başkanlık Sistemi ile adeta büyük şok yaşıyor? Ve buna karşılık alt eğitim ve ileri yaş grubu nasıl bir aydınlanma görüyor?

Bu soruların cevabını bulduğumuzda sanırım daha iyi bir Türkiye için realiteye de ulamış olacağız...

screenshot-14.jpgscreenshot-13.jpg

YORUMLAR (55)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
55 Yorum