Cezayir menekşesi ve özgürlüğün yükselen sesi

Dünyanın bütün coğrafyalarındaki bütün şarkılar, benim şarkılarım… Kimisinde hüzün, kimisinde coşku, kimisinde ise acılar var. Her birini dinlerken yüreğimin kapılarını sonuna dek açıyor ve onlarla birlikte yeni yolculuklara çıkıyorum. Ve bu bayramda o güzel sesli kadın Souad Massi’nin “Dep” (kalbi kırık) şarkısıyla bütün kalplere selam veriyorum…

Souad Massi dokunaklı sesi, sadeliği, güzelliği ve şarkılarıyla bir dünya yıldızı olduğunu kanıtlamış bir sanatçı. Arapça, Fransızca, İngilizce ve Berberice şarkılar yazıp söyleyen, gitarı ve şarkı yazarı kimliğiyle Cezayir’de rock ile başladığı kariyerine tangolar, Flamenko dokunuşları ve Afrika müziklerine kadar birbirinden farklı türleri birleştirerek devam eden Massi, “ghir enta”, “Deb” gibi bütün dünyada milyonların dilinden düşmeyen şarkılar üretti.

Geleneksel müzikleri, folk ve rock ile buluşturduğu özgün tarzıyla dünya müziği arenasında en önemli şarkı yazarı kadın şarkıcılar arasında yer alan Massi, çıkışını 2002 yılında BBC ödüllerini topladığı ve büyük ilgi gördüğü “Raoui” (Hikayeci) albümünden beri sürdürüyor.

Politik içerikli müzikler de yaptığı için Cezayir’den ayrılmak zorunda kalan Massi Fransa’ya gitti. Ağırlıklı olarak Arapça ve Fransızca müzik yapmakla birlikte İngilizce ve Berberice şarkılar da söylüyor.

Müzik eleştirmenlerinin büyük övgüsüne mazhar olan “Deb” albümü, Massi’nin bir dünya yıldızı haline gelmesinin önemli kilometre taşlarından birisidir. Bu albüm o güne kadar Kuzey Afrika’dan çıkan en başarılı albüm olarak tarihe geçmiştir. Şiirsel aşk şarkıları, ritimleri ve yaratıcı müziksel oluşumlar ile “Deb”, ilk albümün başarısını katlayarak arttırdı. Albüm Endülüs, rai, Flâmenko, Arap ve klasik müzik harmanlaması ile dikkati çekmesinin yanı sıra, bunca farklı tarzdaki müziğin birbiriyle nasıl bütünleşebileceğinin en başarılı örneği olmuştur.

Fransa’da ciddi albüm çalışmaları yapan sanatçı 2001’in ortalarına doğru on dört özgün parçadan oluşan “Raoui” (Hikâyeci) adlı albümü raflarda yerini aldı. Massi, halk, chaâbi (Cezayir Halk Müziği), rock gibi farklı türleri bir araya getirdiği bu albümle uzun süre Fransa’da müzik listelerinin ön sıralarında yer aldı. Arapça, Berberice, Fransızca söylediği ritmik şarkıları, güzel sesi ile tüm dünyanın ilgisini çekmeyi başardı. Özellikle protest tarzı şarkıları, sanatçıya müzik dünyasında farklı bir yer kazandırdı.

Şarkılarında barışı, adaleti ve kadına şiddeti çarpıcı bir şekilde işlemesi dolayısıyla, müzik otoriteleri tarafından Joan Baez’le özdeşleştirilmiş, Kuzey Afrika’nın Tracy Chapman’ı olarak nitelendirilmiştir. Bu albüm ona 2002 yılında en prestijli dünya müziği ödüllerinden “BBC Radio 3” ödülünü ve Fransa’da altın plak ödüllünü getirdi.

İki başarılı albümden sonra “Mesk Elil” (Hanımeli) 2005 yılının sonunda piyasaya çıktı ve raflarda yerini alır almaz Avrupa Dünya Müziği listelerine birinci sıradan girdi. Paris’in şanson geleneğini, Arap müziğinin ritim ve kültürü ile birleştiren sanatçı bu albümünde Cezayir’e ve çocukluğuna olan özlemini anlattı. Yaşadığı sokakları, Cezayir’in ruhunu müziği ile yansıtan sanatçı, albümde Cezayir’de yaşananlara ülkeyi yönetenlere ağır eleştirilerde bulundu. Ülkede bitmek tükenmek bilmeyen karmaşayı, kutuplaşmayı, kadınlara yönelik baskıları, rüşveti ve düşünenlere yapılan baskıları şarkıları ile dile getirdi.

Esas itibariyle bu albüm vatan hasretine ve Cezayir’in içine düştüğü trajik duruma yakılmış bir ağıt niteliğindedir. Massi bu şarkısında şöyle diyor:

/Anne sana yalan söyledim,
öyle yapmam gerekti.
dışarıda bana bir şey yapamazlar.
güneşi özledim anne!
kafesteki bir kuş nedir ki?/

Artık bu Müslüman, şair ve müzisyen kadın, tüm dünyanın tanıdığı bir sanatçıdır. 2010 yılında Houria (Özgürlük)albümünde en popüler parçalarını toplayıp özgürlük çığlığını Fransızca, Arapça ve İngilizce söyledi. Albümü için şöyle diyor Massi: “Houria albümüyle folk ve rock müziklere en rafine halleriyle dönmek istedim. Albümde özgürlük sorunu, kadına uygulanan şiddet gibi insani konuları anlattım. Elbette ülkemin gerçekleri müziğimi doğrudan etkiliyor. Her şeyin barışçıl bir şekilde ve yumuşak bir şekilde değişip dönüşmesini diliyorum. Kadına şiddet çok üzücü, haysiyetle yaşamak için bununla mücadele etmemiz gerekiyor.”

Barışı, adaleti, ifade özgürlüğünü, ve doğanın korunmasını güzel sesi ile yüreğimize nakşeden, savaşların şarkılarla son bulacağına, dünyayı şarkılarla değiştirebileceğine inanan Souad Massi’nin şarkılarını kalbimizde hissedip birlikte söylemeye ne dersiniz…

YORUMLAR (10)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
10 Yorum