Viyana Filarmoni’yi yerinde izlemeyi çok isterdim

Keşke bir gün hepimiz gecenin dibinde kırmızının, mavinin, yeşilin önünde durup birden “40. Senfoni”nin dalgalı deniziyle hayallerimize yelken açmayı deneyebilsek. Biliyorum, belki müziğin o coşkulu ırmağı birçoğumuzun içine hiç uğramayacak, kimbilir belki de uğrayacak ama biz o sesi hiç duyamayacağız. Bu yüzden yitip giden zamanların ardından ne kadar ağıt yaksak da nafile... Çünkü giden gitmiş, gelecek olanı karşılamak için ömrümüzün yetip yetmeyeceğini bilmiyoruz, belki yarın, belki de hiçbir zaman...

Hızla akıp giden her yılın ardından ya yapamadıklarımız için hayıflanırız, ya da yeni yıla dair taze umutlar, yeni hayaller biriktiririz. Ama matematiksel olarak hayatımızdan bir yılın daha eksildiğini gördükçe hüzünlerimizle baş başa kalırız. Galiba böyle anlarda acıları hafifletmenin, hüzünleri dindirmenin en güzel yolu müziğin o muhteşem limanlarına sığınmak...

***

Başkalarını bilemem ama benim için müzik, hayatın en değerli renklerinden birisi. Bu yüzden de, artık bir ritüel haline gelen Viyana Filarmoni’nin 1 Ocak konseriyle yeni yılı karşılamak bana iyi geliyor.

Viyana Filarmoni Orkestrasının geleneksel yılbaşı konserini bizzat Viyana’da izlemeyi çok isterdim ama böyle bir şansım hiç olmadı. Her yıl genellikle ya TRT müzikten canlı olarak ya da sonradan Youtube üzerinden dinlemeye çalışıyorum. Bu sene konserin tamamını izleyemedim ama, önümüzdeki günlerde özel bir Viyana filarmoni gecesiyle kendime ait bir zamana yolculuk yapmayı düşünüyorum.

Bilindiği gibi dünyanın en iyi üç orkestrasından biri olarak görülen Viyana Filarmoni 1941 yılından bu yana yeni yıl konseriyle müzikseverlere muhteşem anlar yaşatıyor. Yeni yıl konserleri vermeye başladığı ilk günden bu yana dünyaca ünlü şeflerle birlikte sahne alan Viyana Filarmoni’nin bu seneki şefi Christian Thielemann oldu.

1842’de kurulan Viyana Filarmoni Orkestrası, başlangıcında Haydn, Mozart, Beethoven gibi kentte yaşayan ve beste yapan büyük müzisyenlerin eserlerini icra etmek için kurulmuştu. Dünyaca ünlü bu saygın orkestra, özellikle de İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra gerçekleştirdiği düzenli yeni yıl konserleriyle de bu alanda müstesna bir şöhrete sahip.

Sezon boyunca konserlerini başta Viyana’nın en önemli salonlarından biri olan müzikseverin hem de dünyanın değişik kentlerinden veren orkestranın yeni yıl konserinin biletleri bir yıl öncesinden satışa çıkıyor ve birkaç saat içinde tükeniyor. Ayrıca, konseri izlemek için sadece bilet almanız yeterli değil, biraz da şanslı biri olmanız gerekiyor.

Geleneksel yeni yıl konserine ilk kez şeflik yapan Christian Thielemann yönetimindeki orkestra, Carl Michael Ziehrer, Josef Strauss, Josef Hellmesberger, Johann Strauss ve Eduard Strauss’un bestelerini çaldı. Yeni yıl konserinde bu sene Mozart’ın operalarının yanısıra bale sanatçılarının dansları da yer aldı.

***

Ağırlıklı olarak Strauss ailesinin yetenekli müzisyenlerine ait vals ve polkaları seslendiren Viyana Filarmoni Orkestrası her 1 Ocak konserinin sonunda Mavi Tuna ve Radetzky Marşı’nı çalıyor. Aslında klasik müzik konserlerinin ruhuyla pek örtüşmese de seyircinin bilhassa Radetzky Marşı’nda alkışla tempo tutması neredeyse artık bir gelenek haline gelmiş bulunuyor.

Edebiyat ve müziğin hayat çizgilerinin hep birbirine paralel ilerlediğini düşünürüm. Çağlar içinde edebiyatla ve müzik sesi, ritmi, dansı, uyumu hep değiş tokuş ettiler ve sürekli birbirinden feyz aldılar. İnanıyorum ki bir şiirin dizelerinde, bir romanın, hikayenin satırlarında ilerlerken Viyana Filarmoni’nin yeni yıl konserini dinlemek bu dünyanın en estetik zevklerinden birisidir.

YORUMLAR (95)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
95 Yorum