691 bin kişi hâlâ konteyner kentte!
Ne geçmiş ne gelecek büküldü zaman fırtına vurdu defneleri
Kas katı elimde onca sızı, sırtımda dağların ahı serde virane eller
Kapatın kör kuyuları yerinde durmaz gölgem kaçar gider
Toprak ters düz, tarifsiz bir yara unutamam ılgınları, Şepker Çayı’nı
Karanlıkta hayal kuramam, kıvranır dururum, saramam yuvasızları, sökemem kökünden zalimleri
******
691 bin kişi hâlâ konteyner kentte yaşıyor. 691 bin kişi… Çok büyük rakam…
Depremin üzerinden iki yıl geçmiş. Ve hâlâ 691 bin canımız konteynerde.Yazması bile zor. O koşullarda yaşaması nasıl kolay olsun?
Gidelim kara kışın en soğuğunu da yazın en sıcağını da kardeşlerimizle konteynerde geçirelim desem kim gelir?
Söyleyim kimse gelmez.
Gösteriş var desem anında gelinir.
Büyük bir ihale daveti yapsam uçarak gelinir.
Makam, mevki desem cümle bitmeden gelinir.
A8 desem hemen gelinir.
Peki, garipleri kim görecek? Nasılsa garipler yalnız, bir başına.
Unutmadık çadır satanları, unutmadık deprem döneminde kurumların tel tel döküldüğünü. Unutmadık koordinasyon sorununu.
Ki son yangın faciasında da gördük kurumların tel tel döküldüğünü.
Unutmadık kardeşlerimiz için altın değerindeki zaman diliminde sosyal medyanın yavaşlatılmasını.
Unutmadık GSM firmalarının çökmesini.
Öte yandan sorumluların gerekli şekilde yargılanmadığı da ortada…
Gelinen bu noktada merkezi yönetim ya da yerel yönetim ayrımı yapmadan şunlarıözellikle sormak isterim:
Bu büyük faciadan sonra ülke genelinde bina stokunun iyileştirilmesiyle ilgili nasıl bir çalışma izlendi?
Riskli yapıların tahliye ve onarım çalışmaları sürecinde ne durumdayız?
Bir anlamda kentleri depreme dirençli hale getirme konusunda ne durumdayız?
Ve özellikle halkın deprem konusunda bilinçlendirilmesi hususunda ne durumdayız?
Diğer taraftan depremden etkilenen şehirlerde üretimin, ticaretin hareketlendirilmesi için neler yapıldı?
Deprem sürecinde tel tel dökülen kurumlar ile ilgili “reorganizasyon” işlemi yapıldı mı? Bu kurumların denetimleri eksiksiz bir şekilde yapılıyor mu?
Depremde her türlü sınıfta kalan GSM firmaları afet acil durum planlarını gerektiği şekilde hazırladı mı? Bu konuda bu firmaların denetimleri yapılıyor mu?
Nihayetinde cevap bekleyen soru çok. Umarım yukarı katlarda da bu sorular soruluyordur…














