Avrupa Birliği’nin temel özgürlüklerinden biri olan serbest dolaşım hakkı, Schengen sistemi üzerindeki baskılar nedeniyle giderek zayıflıyor. Polonya’nın Almanya ve Litvanya ile olan kara sınırlarında 7 Temmuz’dan itibaren yeniden kontrol uygulamasına başlayacağını açıklamasıyla birlikte, geçici sınır denetimi uygulayan Schengen ülkelerinin sayısı 12’ye yükseldi.
Polonya Başbakanı Donald Tusk, Almanya’nın düzensiz göçmen geçişlerini engelleme politikalarının ardından bu adımın zorunlu hale geldiğini belirterek, “Amaç, kontrolsüz göçü sınırlamak. Almanya göçmen girişlerini reddediyor, bu da bölgede gerginliğe neden oluyor” dedi.
Avrupa Komisyonu Sözcüsü Markus Lammert, Polonya’dan henüz resmi bildirim alınmadığını ancak gelişmeleri yakından takip ettiklerini bildirdi. Komisyon kurallarına göre, Schengen içi sınır kontrolleri yalnızca olağanüstü durumlarda ve geçici sürelerle uygulanabiliyor.
Ancak halihazırda Almanya, Fransa, Avusturya, Hollanda, Danimarka gibi birçok ülke bu istisnai uygulamayı sürdürüyor. Polonya’nın da katılımıyla bu sayı 12’ye ulaştı. Avrupa Parlamentosu’nda ise bu eğilim büyük endişeyle karşılanıyor.
DWTürkçe'nin haberine göre, Alman Sosyal Demokrat Parti (SPD) Milletvekili Birgit Sippel, Almanya'nın sınır kontrolleri başlatmasının zincirleme etki yarattığını vurgulayarak, “Schengen sistemi içten içe çöküyor. Bu sadece ekonomik bir tehdit değil, Avrupa vatandaşlarının birliğe olan inancını da sarsıyor” değerlendirmesinde bulundu.
Avrupa’nın bütünleşmesini simgeleyen Schengen sistemi, giderek daha fazla ülkenin güvenlik ve göç gerekçeleriyle sınırlarını yeniden kapatması nedeniyle tarihi bir kırılma noktasına sürükleniyor.
