Türkiye'nin 1980 öncesi siyasetinin önemli gençlik ve siyasi hareketlerinden olan Akıncılar Hareketi, yaptığı açıklamada İsveç’in başkenti Stockholm’de Türkiye Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakılmasına tepki gösterdi. Açıklamada, "İsveç polisinin koruması altında gerçekleştirilen bu saldırı, biz Allah’a, Resul’lerine ve Kitabına iman etmiş Müslümanlar açısından; bardağı taşırdığı gibi, İslam ve Müslümanlara açılmış bir savaşın da açık ilanı niteliğindedir." denildi.
Aşırı sağcı politikacı Rasmus Paludan, dün Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Türkiye'nin tüm uyarılarına rağmen provokatif eylemini gerçekleştirdi ve Kuran-ı Kerim yaktı. Paludan’ın eylemi sırasında İsveç polisinin güvenlik önlemleri aldığı ve müdahale etmediği görüldü.
Akıncılar Hareketi ise, Stockholm’de Türkiye Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakılması hakkında yaptığı basın açıklamasında, "İsveç polisinin koruması altında gerçekleştirilen bu saldırı, biz Allah’a, Resul’lerine ve Kitabına iman etmiş Müslümanlar açısından; bardağı taşırdığı gibi, İslam ve Müslümanlara açılmış bir savaşın da açık ilanı niteliğindedir." ifadeleri yer aldı.
Akıncılar Haraketi'nin konu ile ilgili basın açıklaması şöyle:
"Son zamanlarda İslam’ın değerlerine yönelik provokatör saldırılar, ardı arkası kesilmeksizin hız kazanmaya başladı.
İsveç’in başkenti Stockholm’de 21 Ocak günü “Rasmus Paluden” isimli bir “pislik” - Ey iman edenler müşrikler ancak bir pisliktir. Tevbe Suresi 28. Ayet – Müslüman kardeşlerimizin yoğun olduğu ve yine Türkiye büyükelçiliğinin çok yakınlarında; İsveç polisinin koruması altında mukaddesimiz ve emanetçisi olduğumuz Kur’an-ı Kerim’i yakarak yeni bir saldırı gerçekleştirdi.
Bu eylemin Müslüman kardeşlerimizin yoğunlukta olduğu ve Türk büyükelçiliğine yakın bir bölgede gerçekleştirilmesi, yapılan bu alçakça saldırının asli hedef ve amacını açıkça göstermektedir.
Rasmus Paluden isimli bu pislik, ırkçı söylemleri ve İslam düşmanlığı ile bilinmektedir.
İsveç polisinin koruması altında gerçekleştirilen bu saldırı, biz Allah’a, Resul’lerine ve Kitabına iman etmiş Müslümanlar açısından; bardağı taşırdığı gibi, İslam ve Müslümanlara açılmış bir savaşın da açık ilanı niteliğindedir.
Tam bu noktada, tüm dünyada farklı coğrafyalarda yaşamakta olan Müslümanlar olarak ya bu sonu gelmeyen saldırı ve hakaretleri görmezden gelip zillete düşeceğiz ya da her türlü bedeli ödemeye hazır olarak izzetli bir duruş sergileyeceğiz.
Akıncılar Hareketi olarak bizler Rabbimizin Kitab-ı Kerim’inin ihtiramını koruma noktasında her türlü bedeli ödemeye hazır olduğumuzu; Rasmus Paluden gibi pislikleri ve onun gibilerin iplerini ellerinde tutan kuklacıları da pek iyi tanıdığımızı, yeri ve zamanı geldiğinde ise İslam’ın değerlerine uzanan habis ve pis ellerini kökünden kesip atacağımızı alenen ilan ediyoruz..
Allah’a düşmanlıklarını açıkça ilan edenler bilsinler ki provokasyonlarını boşa çıkartarak, onların istediği zamanda değil, beklemedikleri bir zamanda yaptıklarının hesabını soracak feraset ve iradeye pek tabi sahibiz... Akıncılar Hareketi olarak İslam’ın değerlerine karşı açılan bu savaşı, düşünce ve fikir özgürlüğü çerçevesine sokulmak istenmesini de şiddetle ve yine açıkça reddediyoruz...
Ülkemizi yöneten siyasi iradeyi bu olay karşısında gösterdikleri tepki ve duyarlılıktan dolayı da ayrıca tebrik ediyor, İsveç hükümetinin bu alçak saldırının ortağı ve hatta asıl faili olduğu gerçeğinden yola çıkarak; tüm İslam Aleminden özür dileyene dek büyükelçilik ve konsolosluklarının kapatılmasını talep ediyoruz…
Son olarak; Türkiye genelindeki konuya duyarlı tüm STK ve çevrelere de bir çağrıda bulunmak istiyoruz. Her türlü ayrılıklarımızı bir tarafa bırakarak, Ümmet ve Vahdet bilincimizin gereği, değerlerimize yapılacak bu ve nevi habis saldırılar karşısında ortak tavır ve güç oluşturmanın zorunluluğuna inanıyoruz…
Küçük gruplar halinde konsolosluk ve elçilikler önünde yapılacak basın açıklamaları yerine değerlerimize yapılan saldırıların karşılığı olarak “İslami Değerleri Koruma Platformu“ adı altında ve gerektiğinde milyonları harekete geçirecek bir platform kurulmasını teklif ediyoruz…
“Rabbine and olsun ki muhakkak surette onları şeytanlarla birlikte mahşerde toplayacağız, sonra onları diz üstü çökmüş vaziyette cehennemin çevresinde hazır bulunduracağız.” Meryem Suresi, 68. Ayet
“Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar halbuki kafirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.” Saff Suresi, 8. Ayet
Küfür, şirk, isyan, tuğyan ve zulüm var oldukça biz de var olacağız…
“MÜSLÜMANLAR BİRLEŞİN”
