İstanbul Boğazı'nın Kireçburnu sahilinden çekilen ve sosyal medyada infial yaratan görüntüler, denetimsiz endüstriyel balıkçılığın ekolojik yıkımı ne denli bir boyuta taşıdığını bir kez daha gözler önüne serdi. Onlarca gırgır teknesinin Boğaz'ın göç yolunu adeta bir duvar gibi örerek kapattığı anları kaydeden bir vatandaşın, "Kendi ellerimizle bindiğimiz dalı kesiyoruz!" feryadı, çevre örgütlerinin ve doğa savunucularının yıllardır yaptığı uyarıların ne kadar acı bir gerçeğe dönüştüğünü kanıtladı.
BOĞAZ'DA GÖÇE GEÇİT YOK: GÖRÜNTÜLER TEPKİ TOPLADI
Paylaşılan videoda, Kireçburnu açıklarında konuşlanan çok sayıda gırgır teknesinin denize ağlarını sererek Karadeniz ile Marmara arasındaki balık geçişini tamamen engellediği görülüyor. Görüntüleri çeken vatandaş, manzarayı şu sözlerle anlatıyor:
"Sahildeyiz ve her tarafımız Kireçburnu'nda gırgırlarla dolu. Buradan balık geçecek de göçüne devam edecek, Marmara'ya inecek ya da tam tersi Karadeniz'e çıkacak... İmkansız! Kendi ellerimizle kendi bindiğimiz dalı maalesef görüyorsunuz, kesiyoruz."
Bu görüntüler, Boğaz'ın sadece bir su yolu değil, aynı zamanda nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan balık türleri için kritik bir biyolojik koridor olduğunu unutan bir zihniyetin ürünü olarak yorumlandı.
KUZEY ORMANLARI SAVUNMASI: "MARMARA ÖLÜYOR, ONLAR HANÇERLİYOR"
Görüntüleri gündeme taşıyan Kuzey Ormanları Savunması ise yaptığı açıklamada çok daha sert ifadelere yer verdi. Açıklamada, bu durumun rant odaklı bir ekolojik yıkım olduğu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
"Dünyadaki sayılı biyolojik koridorlardan biri olan Boğaziçi’ni de kapana çevirip, kalan son beş balık türünün de soyunu kırıyorlar. Marmara Denizi ölüyor ama hala hançerliyorlar. Rant odakları servet yığsın diye bir yaşam döngümüzü daha yıkıyorlar."
UZMANLAR YILLARDIR UYARIYOR
Bilim insanları ve çevre aktivistleri, yıllardır İstanbul Boğazı ve Marmara Denizi'nde sürdürülen denetimsiz ve yıkıcı balıkçılık faaliyetlerine karşı uyarılarda bulunuyor. Özellikle gırgır teknelerinin Boğaz gibi dar ve hassas bir ekosistemde bu denli yoğun faaliyet göstermesinin, balık popülasyonlarının üreme ve göç döngülerine geri dönülmez zararlar verdiği biliniyor.
Sosyal medyada yayılan bu son görüntüler sonrası, vatandaşlar Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sahil Güvenlik Komutanlığı'nı göreve çağırarak, Türkiye'nin denizlerindeki bu "yağmaya" son verilmesi ve denetimlerin acilen artırılması talebinde bulundu.
