İstanbul'da meydana gelen 4.1 büyüklüğündeki deprem sonrası Prof. Dr. Osman Bektaş’tan dikkat çeken uyarı: “1766’daki büyük depremin segmenti zorlanıyor ancak olası bir deprem 7’den küçük olacak.” İşte bilimsel gerekçeleriyle Marmara’daki deprem riski…
İstanbul'da bu sabah yaşanan 4.1 büyüklüğündeki deprem, büyük Marmara depremi endişelerini bir kez daha gündeme taşıdı. Depremin ardından uzmanlardan peş peşe açıklamalar gelirken, Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş'tan dikkat çekici bir analiz geldi. Bektaş, sarsıntının 1766'daki büyük depremi oluşturan fay segmentini zorladığını ancak olası bir depremin neden 7'den küçük olacağını bilimsel gerekçelerle açıkladı.
Marmara Denizi, Kumburgaz açıklarında bu sabah saat 07:18'de meydana gelen ve İstanbul'da hissedilen 4.1 büyüklüğündeki deprem, uzmanların da gündemindeydi. Depremin ardından sosyal medya hesabından bir değerlendirme yapan deneyimli Jeoloji Mühendisi Prof. Dr. Osman Bektaş, sarsıntının anlamı ve gelecekteki potansiyel risklere dair önemli bilgiler paylaştı.
Prof. Dr. Bektaş, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:
"M 4,1 İLE SÜRÜNEN MARMARA 1766 M 7,2 depremini oluşturan Çekmece- Adalar- Gebze segmentini zorluyor! Ancak olası bir deprem 7 den küçük olmalıdır."
PEKİ, NEDEN 7'DEN KÜÇÜK OLMALI? İŞTE BEKTAŞ'IN 3 NEDENİ:
Prof. Dr. Osman Bektaş, bu önemli tespitinin ardından neden olası bir depremin 7 büyüklüğünden küçük olması gerektiğini bilimsel çalışmalara atıfta bulunarak 3 maddeyle açıkladı:
Adalar 1963 M 6,4 Depremi: Bektaş, Baştürk ve diğerlerinin 2016'daki çalışmasına referans vererek, Adalar segmentinde 1963 yılında meydana gelen 6.4 büyüklüğündeki depremin, bölgedeki enerjinin bir kısmını boşaltmış olabileceğine işaret etti.
Denizaltındaki Adalar Kırığı: Armijo ve diğerlerinin 2005'teki araştırmasına göre, denizaltında 20-30 km uzunluğunda bir Adalar kırığının varlığı, bu segmentin tek başına çok büyük bir deprem üretme potansiyelini sınırlayabilir.
Adalar Fayının Zayıflığı ve Sığ Kilitlenmesi: Pınar ve diğerlerinin 2016'daki çalışmasına göre, Adalar Fayı'nın sürtünme direncinin düşük, yani "zayıf" bir fay olması ve enerjisini sığ bir derinlikte (yaklaşık 3 km) kilitlemesi, büyük bir enerji birikimine izin vermeyebilir.
BEKTAŞ'TAN GELECEK TAHMİNİ: M5 VE M6+ DEPREMLER DEVAM EDECEK!
Bu bilimsel verilere dayanarak bir sonuç değerlendirmesi yapan Prof. Dr. Osman Bektaş, Marmara'daki fay hattının gelecekteki davranışlarına dair şu öngörüde bulundu:
"Sonuç: Sürüklenen Merkezi Marmara Fayı birkaç yıl arayla M 5 ve yaklaşık 25 yıl arayla M 6 + büyüklüğünde deprem üretmeye devam edecektir."
Bu analiz, Marmara'da büyük bir yıkıcı deprem beklentisi içinde olanlar için farklı bir perspektif sunarken, bölgenin sismik aktivitesinin periyodik olarak orta büyüklükte depremlerle devam edeceğine işaret ediyor. Prof. Dr. Bektaş'ın bu yorumu, deprem araştırmalarındaki farklı görüşleri ve bilimsel tartışmaların devam ettiğini bir kez daha gözler önüne seriyor.
Uzmanların bu tür detaylı analizleri, kamuoyunun deprem gerçeğini daha iyi anlamasına ve olası senaryolara karşı bilinçlenmesine katkı sağlıyor. Ancak unutulmamalıdır ki, deprem bir doğa olayıdır ve her zaman hazırlıklı olmak esastır.
