Geleneksel tarım yöntemleri yerini akıllı ve otonom sistemlere bırakıyor. Küresel gıda güvenliği ve sürdürülebilirlik hedefleri doğrultusunda, tarımda yapay zeka, robotik ve veri analizi gibi teknolojilerin kullanımı kaçınılmaz hale geldi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, bu ihtiyaca yanıt vererek geleceğin tarım mühendislerini yetiştirecek devrim niteliğinde bir bölüm açtı.
HASSAS TARIM VE TARIMSAL ROBOTLAR BÖLÜMÜ NEDİR?
"Hassas Tarım ve Tarımsal Robotlar" bölümü, öğrencilerine yapay zeka, veri analitiği, drone teknolojisi, tarımsal sensör sistemleri ve tarımsal robotlar gibi dijital tarım odaklı kapsamlı bir eğitim programı sunacak. Bu program, teorik bilgiyi uygulamalı eğitimlerle birleştirerek, tarım sektörüne nitelikli ve donanımlı mühendisler kazandırmayı amaçlıyor. Bu sayede, tarımda "dijital devrim" olarak nitelenen dönüşüm süreci hız kazanacak.
"ÖLÇ, ANALİZ ET, UYGULA": AKILLI TARIMIN YENİ PARADİGMASI
Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Zeynep Ünal, bölümün vizyonunu ve hedeflerini detaylandırdı. Ünal, hassas tarımın bir yönetim konsepti olduğunu ve özünde cihazlarla ölçümler yaparak doğru yerde, doğru uygulamaları yapmayı hedeflediğini belirtti. "Gelişen teknolojilerle beraber hassas tarım konsepti, akıllı tarım konseptine evrildi. Bir takım dijital teknolojiler kullanarak daha etkili, daha hızlı, daha verimli bir şekilde üretim sürecini yönetmeyi sağlıyoruz" dedi.
Doç. Dr. Ünal, akıllı tarımın geleneksel hassas tarımdan farkını şu örnekle açıkladı: "Daha önce hassas tarımda bir tarlaya doğru zamanda gübre vermeye çalışırdık. Akıllı tarımda ise verileri toplayarak, analiz ederek hangi zamanda daha verimli olabilir, hangi tarla için daha uygun olur gibi ölçümlerle karar veriyoruz. Dijital tarımda yapay zeka, uzaktan algılama gibi teknolojilerle daha akıllı ve otonom sistemler geliştiriyoruz. Bu sistemler, kendi kendini yönetebilen yapılar haline geliyor."
İNSAN GÜCÜNÜ DESTEKLEYEN TEKNOLOJİ: DAHA AZ GİRDİ, DAHA YÜKSEK VERİM
Yeni sistemin insan faktörünü ortadan kaldırmadığını, aksine insanı desteklemeyi hedeflediğini vurgulayan Ünal, "Artık emek, teknolojiden daha pahalı hale geldi. Bu nedenle bu teknolojilerle daha uygun fiyatlı gıda üretimi mümkün oluyor. İnsan hataları ya da bilinçsiz kullanımlar da bu sistemlerle azalıyor. Ölçüm yapılarak daha az girdiyle yüksek verim elde edilebiliyor. Aynı zamanda çevreye verilen zarar da azalıyor çünkü daha az ilaç ya da gübre kullanılıyor" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin bu teknolojilere geçiş isteğinin diğer ülkelere göre daha fazla olduğunu ancak eğitim konusunda eksikler bulunduğunu belirten Ünal, bu nedenle yeni bölümler açma hedefiyle ilerlediklerini söyledi. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, bu yeni lisans programıyla uzmanlar yetiştirerek çiftçileri daha bilinçli hale getirmeyi ve sürece daha kolay adapte etmeyi amaçlıyor. Ayrıca, bu alanda iki yıllık ön lisans programları açma çalışmalarının da devam ettiği belirtildi.
