Aydın’ın Bozdağ ilçesi Alamut Mahallesi sakinleri, bu yıl Kurban Bayramı’nı ekonomik sıkıntıların gölgesinde buruk karşıladı. Bayramın manevi coşkusu mahallede hissedilse de, geçim derdi ve yükselen fiyatlar birçok ailenin bayram sevincini gölgeledi. Artan maliyetler ve düşük alım gücü nedeniyle kurbanlık hayvan pazarları sessiz kalırken, mahalle sakinleri bayramın artık eski tadında olmadığını belirtti.
Mahalle halkı, artan maliyetler, düşen alım gücü ve yetersiz maaşlar nedeniyle bayramda kurban kesmenin zorlaştığını, hatta imkânsız hale geldiğini söylüyor. Mikrofon uzatılan birçok kişi, ekonomik darboğazın kendilerini ne denli etkilediğini anlattı.
"ESKİDEN ÜRETTİĞİMİZ HER ŞEYİ KARŞILIYORDU, ŞİMDİ NE ÜRETİM NE DE KAZANÇ VAR"
Mahalle sakinlerinden Veysel Gürlek, yaşanan ekonomik zorlukları şu sözlerle anlattı:
"Bugünkü kurban, eskisi gibi değil. Alan var, alamayan var. Her şey maddi duruma bağlı. Ekonomi çok kötü. Sattığın, aldığını karşılamıyor. Ürettiğini satamıyorsun. Eskiden ürettiklerimizle her şeyi fazlasıyla karşılıyorduk. Şimdi ise giderler daha fazla, kazanç yok."
"KURBANLIĞIMIZI ANCAK BÜYÜKLERİMİZİN DESTEĞİYLE ALABİLDİK"
Mehmet Yetkin ise bayramın maddi zorluklarla geçtiğini belirterek, "Kurbanlığımızı zar zor aldık. Biraz büyüklerimizin desteğiyle, biraz da kendi çabamızla. Ekonomiden memnun değilim, her şey çok pahalı. Hükümetin halkı daha çok düşünmesini isterim," dedi.
"KÜÇÜKBAŞ HAYVANCILIK BİTTİ, BÜTÇELER SIFIR"
İnan Erşan da hayvancılığın bitme noktasına geldiğini söyleyerek yaşanan krizin boyutunu şu sözlerle anlattı:
"Bayram çok kötü geçiyor. Türkiye genelinde insanların yüzde 80’i kurban alamadı. Hayvan pazarları bomboş. Küçükbaş hayvancılık bitti, büyükbaş da kalmadı. Nakliye masrafları çok yüksek. Her şey durmuş durumda. Biz parasızlıktan kırılıyoruz. Verdikleri 10 bin TL ile kuzular 22-23 bin lira olmuş. Çoluk çocuk ne yiyecek?"
"BİR YIL ÖNCEDEN KUZU ALIP BESLİYORUM"
Hasan Kömür ise geçim sıkıntısını aşmak için farklı yöntemler denediğini belirtti:
"Geçinemiyoruz ama ek iş yapıyoruz. Hem emekliyim hem çiftçiyim. Kurbanı kesebilmek için bir yıl önceden küçük kuzu alıp besliyorum. Şu an 20 bin TL’den aşağı kurbanlık yok. Evimiz kira olsaydı geçinemezdik. 14.500 TL maaş alıyorum."
"KURBAN KESEMEDİK, ÇÜNKÜ VERESİYE KURBAN OLMAZ"
Alamut’un eski muhtarlarından Hasan Öztürk ise ekonomik şartların emeklileri sürüklediği zorluğu şöyle dile getirdi:
"Bu vatan için yıllarımızı verdik ama karşılığında darbe yedik. Emekliyi mahvettiler. Emekli sadece karnını doyurabiliyor. Torunlarıma bir kuruş veremedim. Kurban kesmedim çünkü veresiye kurban kesilmez. Paramız yetmedi. Emekli ikramiyesi en az bir maaş kadar olmalıydı. Eski bayramlar bitti, şimdi herkes torunlarına harçlık veremez hale geldi."
"TORUNLARA PARA BİLE VEREMEDİK"
Ali Ateş de ekonomik tablonun yürek burkan yönüne değinerek, "Bu maaşlarla çoğumuz kurban kesemedik. Torunlarımıza vereceğimiz parayı mutfaktan kısmak zorunda kaldık. Gönlümüz daha çok vermek isterdi ama yetmiyor." dedi.
"KURBANI VERESİYE KESTİM"
Hüseyin Kömür ise köyde yaşamanın tek avantajının kira derdi olmaması olduğunu söyleyerek, “Ev kiramız olsaydı geçinemezdik. Kurbanı veresiye kestim. Ne desek boş. Söylüyoruz ama dinleyen yok,” diyerek yaşadığı çaresizliği ifade etti.
"BU İŞ BÖYLE GİTMEZ"
Emekli Mehmet Dikici de hükümete çağrıda bulunarak, “Emeklilerin aldığı maaşlar çok düşük. Hükümetin bu halkın durumunu görmesi lazım. Fakirden alıp zengine vererek bu iş yürümez. Kurbanı biriktirdiğimiz parayla kestik ama hiçbir şey kâr etmiyor” ifadelerini kullandı.
